Liseden kız arkadaşlarınla Cafe tarzı Bir yere gelmiştin, elinizdeki kokteylleri yudumlarken herkes yılların kendilerini nasıl değiştirdiğini anlatıyordu.
Telefonuna gelen mesajla kafanı kaldırdın. Tabii ki de James yazmıştı.
James: Sebastian'ın seninle gelmesini engellemişsin. İşlerim bu durumdayken tek başına gezmen tehlikeli, bunu anlamalısın.
Cevap verirken bir yandan da kızların muhabbetini dinlemeye çalışıyordun.
:Kendimi koruyabileceğimi biliyorsun Jim.
James: Yine de konum at, eğer sana ulaşamazsam nereye geleceğimi bileyim.
Konum attıktan sonra telefonu kenara koydun. Jim'in o kadar düşmanı vardı ki, bazılarını kendisi bile tanımıyordu. Ve ona zarar veremeyeceklerini bildiklerinden, o kişilerin hedefi genellikle sen oluyordun.
Yaklaşık bir saat sonra karşında oturan arkadaşlarından biri sana baktı, daha sonra bir noktayı göstererek konuştu.
"Şu adamı tanıyor musun? Sana bakıyormuş gibi geldi."
Gerilerek arkanı döndün. James'i görünce gözlerini devirdin ama o elindeki bardaktan yudumlar aldıktan sonra sana el sallamıştı.
Telefonunu eline aldığını gördün. Saniyeler sonra bir mesaj daha geldi.
James: Yakaladın beni.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
