By sunfcherry
Seijun okula uzun bir süre sonrasında yeniden gitmeye başlamıştı. Ama arkadaşı Chiasa onunla hiç konuşmamış hatta yüzüne bile bakmamıştı. Bu bir hafta boyunca sürmüştü. Seijun en sonunda arkadaşını bir sokağın köşesinde durdurup ona kendisiyle neden konuşmadığını istemeden onu üzecek bir şey yapıp yapmadığını sordu. Chiasa ise başını aşağıya doğru eğmiş bir şekilde cevap verdi ,
"Babam senin çetelerle olan tüm ilgini öğrendi. O yüzden seninle konuşmamı artık istemiyor. Eğer konuşursam seni yasa dışı işler yaptığına dair polise şikayet edecekmiş."
Seijun donup kalmıştı. Yasa dışı işler mi ? Evet , çetelerin kavgalardan dolayı polislerle başı derde girdiği doğru ama tüm çeteler özellikle Toman yasa dışı işler yapmıyordu. Örneğin uyuşturucu satışı yapmıyordu... Ama Seijun , Chiasa'nın babasına hak veriyordu. Her ne kadar işin içinde yasa dışı gerektiren bir şey olmasada ortada kızını tehlikeye sokacak şeyler vardı. O yüzden az da olsa hak veriyordu bu duruma. Seijun'un yapabileceği hir şeyi yoktu. Seijun , arkadaşına tek bir soru sordu ,
"Bunu nasıl öğrendi ?"
Chiasa ise "Seijun sen Tenjiku çetesi tarafından darp edildiğinde haberlere çıktın. Kamera görüntülerinde ne darp edenlerin ne de senin yüzün gözükmüyordu. Sadece karşı tarafın üzerinde Tenjikuluların giydiği üniforma ve senin Toman üniforman görünüyordu. Babam , senin babana olanları ve babandan sonra olanların bir kısmını biliyordu zaten. Ve ben senin olduğun haberi gördüğümde şok oldum , donup kaldım. Ağzımdan tek bir şey çıktı , o da senin adın." dedi.
Seijun , derin bir nefes aldı. Hâlâ Seijun'un kafasını karıştıran şeyler vardı, mesela yüzü gözükmediği halde Chiasa onu nasıl tanıdı? Bunu ona sorduğunda şöyle cevap verdi ,
"İlk başta sadece bir tahmindi. Ama sen telefonları açmadığında tahminim doğrulanmaya başlamıştı. Senin adını ortaya attığımda bir şekilde babama sadece benzetmiş olabileceğimi söyledim. Ama babam öfkelenmeye başlamıştı , sonuçta durumu bilmiyordu. Onu oyaladığımı düşündü en sonunda seni kendisi aradı , o anda da telefonu Mikey açtı. Mikey üstü kapalı her şeyi anlattı ama bu durumu açıklamaya yetmişti."
Şimdi her şey kafasına daha çok oturdu. Tanrım ! Seijun , asıl simdi kendini yalnız hissetti. Daha doğrusu artık gerçekten yalnız olduğunun kanısına vardı. Hem Chiasa'nın hem kendisinin başı yanmaması için Chiasa ile görüşmeyecekti. Bu sebeple tekvando kursuna da gidemeyecekti. Tanrım ! Seijun işte şimdi yanmıştı!
En azından durumun böyle olduğunu düşünüyordu. Bunları düşünürken arkasında Toman olduğunu unutuyordu. Belki de hâlâ fark edememişti...
__________
Seijun eve gitmiş koltuğa kendini bırakmıştı. Son olanları düşünüyordu. Şimdi ne halt edeceğini ? Bir şekilde okula gidemediği zamanda açılan eksikleri tamamlardı , sorun bu değildi. Dövüşmeyi öğrenemezse ne halt edeceğiydi , asıl sorun buydu.
Seijun düşünmeyi bıraktı ve ağzından tek bir söz çıktı ,
"Hay böyle işin !"
Seijun telefonunun kilit ekranına baktı. Kilit ekranında saat ve gün yazıyordu. Saat 20.00 idi , gün ise perşembeyi gösteriyordu. Seijun koltuğa kafasını yasladı sanki unuttuğu bir şey vardı. Bunu düşünürken bir anda hatırladı.
Dün Valhalla , Chikusko ve Toman arasında gerçekleşen kavga vardı. Ve Seijun unutmuştu bu sebeple telefonu eline tekrardan aldı. Toman'dan birini aramalıydı. Hep Baji'yi arıyordu , bu sebeple ayıp olacağını düşünüp Takemichi'yi aradı.
Takemichi'nin telefonu açması biraz uzun sürdü ama en sonunda telefonu açtı. Seijun dün ki kavgayı sordu , ciddi yaralanan var mı diye sordu. Takemichi ise olmadığını kendisinin tam bıçaklanacakken Hakkai sayesinde ucuz kurtulduğunu söyledi. Sonrasında ise yutkundu ardından devam etti ,
"Seijun-Chan... Bir kişi maalesef sert bir dayaktan kurtulamadı. Yani o kişinin etrafını on kişi sarınca kurtulması zor oldu."
Seijun daha da korkmaya başladı. Belki de o kişiyi tanımıyordu , neden endişelenmişti ki ? Belki de bu endişesi Toman'a olan bağlılığını gösterir. Seijun , bahsettiği kişinin kim olduğunu sordu.
"O kişi Baji-san."
Seijun bu sözü yutkunurken duymuştu. Tükürüğü boğazında takılı kaldı. Şu ana kadar hayattan birçok şey beklemiyordu ve beklemediği şeylerin hepsini yaşamıştı genç kız. Seijun , Baji'nin durumunu sordu. Takemichi ise yoğun bakımda olmamasına rağmen baygın bir şekilde yattığını söyledi. Hayati riski yokmuş ama kimse Baji'nin bu duruma düşeceğini aklına getirmemişti.
Sonuçta o Baji Keisuke idi. Sinirlenince önüne geleni döven Baji Keisuke. Kolay kolay dayak yemeyen Baji Keisuke.
Seijun , Takemichi'ye hâlâ hastanede olup olmadığını sordu. Takemichi ise hâlâ hastanede olduklarını söylediğinde hemen konum atmasını istedi.
____________
Seiji best ship !!
Destek amaclı vote ve yorum atmayı unutmayın ♡
Bu arada aranızda Chiasa ile Mitsuya'yı shipleyenler var. Ben onlara hiç bu gözle bakmamıştım. Ama madem shipleyen var , onlara bir ship adı bulalım. Chisuya olabilir. Mitiasa veya Chiasya olabilir... Aklınıza başka bir ad geldiyse belirtin >>>>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wabi-Sabi | Baji Keisuke
FanfictionBabası artık olanların gidişatına dayanamadı ve intihar etti. Kızına veda için tek bir satırdan oluşan küçük bir not bırakmıştı. "Çalışıp büyük adam ol Seijun ve bunu kimseye yedirme." Seijun bu notu gözlerinden yaşlar akarken okumuştu şimdi ise içi...