29.Bölüm

310 40 24
                                    

By sunfcherry

*Üniversite dördüncü sınıf*

Bu 4 yıl boyunca herkes birbiriyle görüşmeyi ihmal etmedi. Bu durumun arada aksadığı zamanları oldu çünkü yaşları büyüdükçe yoğun olduğu zamanlar artıyordu. Ayrıca yaşları büyüdükçe artan başka bir şey de vardı. O da birbirilerine olan sevgileriydi.

Ne kadar her şey pembe gibi gözükse de tabii ki morallerini bozan durumlar oluyordu. Mikey'nin bu dönemde karamsar durumlarına geri döndüğü zamanlar oldu. Kendini uzun süre toparlayamadı ama en sonunda eskiye döndü.

Chiasa bir yetişkinin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmekte zorlanmış hatta bir dönem depresyonun eşiğinde kalmıştı. Ama şükürler olsun ki o da eskiye döndü.

Pan-chin bir işe girmişti ama ilk zamanlarda iş hayatına ayak uydurmadığı için çok fazla iş değiştirdi. Ama sonrasında Mitsuya'nın yardımıyla kendine uygun bir iş bulmuştu.

Tabii ki kötü şeyler olsa da iyi şeylerde vardı. İki yıl önce Hina ve Takemichi evlenmiş. Emma ve Draken sevgili olmuşlardı. Chiasa ile Mitsuya için herkes ümitli olsa da ikisi arasında samimi arkadaşlıktan öte bir şey yoktu.

Ve işte konu Baji ve Seijun'a gelmişti. İkisi hala sevgililerdi ama birbirlerine daha çok bağlılardı. 

___________

"Ah demek sen Baji'nin sevgilisi Seijun-Chan'sın. Çok memnun oldum." Bu sözleri diyen kişi Baji'nin annesi idi. Seijun , Baji'nin annesiyle tanışmak için onların evine gelmişti. Aslında Baji'nin annesi bu konu hakkında Baji'yi hep sıkıştırsa da Baji -utandığından olsa gerek- hep reddediyordu. 

Ama en sonunda Baji'nin annesi kurnazca bir şey yapmıştı. Baji'nin telefonundan Seijun'un numarasını alıp kendisi Seijun'u tanışmak için davet etmişti. Baji bunu duyduğunda liseli ergenler gibi ortalığı yıksa da en sonunda o da mutlu olmuştu.

"Bende çok memnun oldum efendim , davetiniz için teşekkür ederim." Seijun da Baji'nin annesine böyle cevap vermişti. Ardından Baji'nin annesi onu içeriye davet etmişti. Yemekler yiyip sohbetler etmişlerdi. Sohbet ederken konu iki gencin ilişkisine dönmüştü. 

"Siz ikiniz birlikte olduğunuzdan beri Baji beni birçok kez şaşırttı. Baji'nin üniversite okuyacağını hiç düşünmemiştim , çünkü istemiyor gibiydi. Bende kararına saygı duydum. Ama bir gün karşıma geçip 'Anne ben üniversite okuyup aşçı olacağım ardından Seijun ile evleneceğim' dediğinde şok geçirmiştim , beklemiyordum çünkü." Annesi bu sözleri söylerken tatlı ama sinsi bir gülümseme sunmuştu karşısındaki iki gence.

Bu sebeple iki gençte utandıklarından kafalarını eğmek zorunda kaldılar.  Sonrasında Seijun konuyu değiştirdi.

"Keisuke , sanırım hâlâ staj yapabilecek bir yer arıyordun. Bulabildin mi ?"

"Ah evet bulabildim." Baji olumlu bir cevap verdiği için Seijun sevinmişti. Bu sırada Baji'nin annesi mutfağa çayları yenilemek için gitmişti.

"Benim stajım da biraz zorlu geçiyor yani demek istediğim beklediğimden daha çok yoruluyorum. Ama alıştım sayılır." Seijun'da kendiyle alakalı böyle bir şey demiş oldu.

Baji ona moral verecek birkaç sözden sonra gülümseyerek  Seijun'a biraz daha yaklaştı. Sonrasında "Az önce bana neden Kei demedin ? dedi.

Seijun'un yüzü kızardı ardından cevap verdi ,

"Annenin yanında ayıp olur diye düşündüm."

Baji her zaman ki gibi otuz iki diş sırıttı. O sırada annesi odaya girdi , Baji bu sebeple eski yüz ifadesini takındı ve Seijun'dan biraz uzaklaştı.

Seijun sehpanın üzerine konulmuş içi sıcak çay ile dolu fincanı alırken Baji'nin annesine teşekkür etti. Baji'nin annesi gülümseyerek cevap verdi.

_____________

Baji saat geç olduğundan Seijun'u evine kendisi bırakıyordu. Yoldayken yine gülüşerek sohbet ediyorlardı. Bugün sohbetlerinin sonu bir türlü gelmemişti.

"Bence annem seni sevmişe benziyor , yüz ifadesinden bunu anladım. Zaten sevilmeyecek bir şey değilsin." Baji'ye aitti bu cümleler.

"Sevindim." dedi Seijun ardından "Bana 'şey' deme Kei." dedi. Sonrasında da Baji'ye omuz attı.

Baji'de Seijun'a omuz atarken ağzını yayarak tamam dedi. Bunu yaparken kıkırdamayı ihmal etmedi. Sonrasında tekrardan konuştu , 

"Annemle de tanıştığına göre artık evlenebiliriz diyorum."

Seijun'un tükürüğü beklemediği bu sözden dolayı boğazına kaçtı. Birkac defa öksürdükten sonra normal haline gelip cevap verdi.

"Hâlâ üniversite bitmiş değil Kei."

Baji kaşlarını çattı ve ofladı. Bu sırada Seijun'un evine geldiklerini fark ettiler. Seijun evine girmeden önce Baji'nin omzuna vurarak bir yandan da pişkin bir şekilde sırıtarak "Oflama canımın içi. Oflama." dedi.

Seijun tam evin içine giriyordu ki o sırada Baji onu kendisine çekti. Fazla yakındılar , birbirlerine bakınmakla yetiniyorlardı. Bu durumu farklı kılan şey Baji'nin yine otuz iki diş sırıtması , Seijun'un ise yine şaşırmış bir yüz ifadesi olmasıydı.

Baji sessizliği bozdu.

"Bekleyeceğim dedim , bekliyorum. Peki sen de bekliyor musun?"

"Bekliyorum." Hâlâ şaşkınlığını atamayan Seijun'un sesi titremişti.

____________

Maşallah diyerek başlayalım 🧿

Üzücü Haber: Sonraki bölüm final.

Şimdiden söylüyorum , sizi özleyeceğim. Beni bırakmayın 😭😭

Acaba aranızda büyük bir ümitle smut bekleyen var mı ? (Bekleyen varsa maalesef yazmayı düşünmüyorum. Çünkü okumayı sevmiyorum , bu sebeple kitaplarımda da bulundurmuyorum.)

Destek amaclı vote ve yorum atmayı unutmayın ♡

Wabi-Sabi | Baji Keisuke Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin