Eddie Munson | Stranger Things Kurgu

Öpücük

Eddie bugün hastaneden çıkıcaktı. Yere düştüğü için bacağı kırılmıştı. Ona en sevdiği grubun kasetini aldım hediye olarak. Daha henüz sevgili değildik. Bana çıkma teklifi etmesini beklemiştim ama etmedi. Sadece yakınlaşmamız o günkü öpücüktü. Gerçekten güzeldi. Ama sanki o öpücük hiç yaşanmamış gibi davranıyorduk. O gün ona aşık olduğumu kesinlikle fark etmiştim. Bana verdiği tişörtü giydim ve evden çıktım.

Hastaneye gelmiştim. Odasına girdim yavaşca. Ben gelince birden uyandı. "Hoşgeldin Jess!" Dedi gülümseyerek. "Hoşbuldum. Sana hediye aldım." Dedim ve elimdeki poşeti ona verdim. Poşeti açınca aşırı sevindi. Direkt bana sarıldı. Ben de ona. O sırada içeriye Steve girdi. "Hadi bakalım Eddie bey. Gidiyoruz. Lanet olsun ki yine bebek bakıcısı benim." Dedi. Güldüm. Eddie'yi kaldırdık ve arabaya bindik. Eddie'nin yanına oturdum. Yine sürekli bana bakıyordu.

Eddie'nin evine gelmiştik. Kapıyı Max açtı ve birden Eddie'ye sarıldı. Eddie "Oha yavaş kızım bi dur boğulcam!!" dedi. Max Eddie'yi bıraktı ve güldü. İçeriye geçtik.

Vecna gittiğine göre artık rahattık. Eddie'nin odasında Eddie ve ben oturuyorduk. Onunla ilgileniyordum. Jason'un o günkü konuşması aklıma takılmıştı. Eddie'ye "Eddie sana birşey sorucam. Jason o gün seni Chirssy'le gördüklerini söyledi ya? Ne yapıyordunuz?" Dedim. Eddie ilk başta tedirgin oldu. "Şey önemli birşey değil ya" dedi. Lafı değiştirmeye çalışıyordu. Ben de "Eddie söyler misin artık!!?" dedim. Eddie "Jess. Söyleyemem." Dedi. Kırılmıştım. Çantamı aldım ve hızla kapıya yöneldim. Eddie arkamdan seslendi "Jess bekle!!" Dedi ama evden çıktım. Benden ne saklıyor olabilirdi ki?? Chrissyle sevgili miydi yoksa?? Aklımda bu sorularla yürürken yanımda bir araba durdu. Bu Jason'dı. "Selam Jess." Dedi. "Jason defol" dedim. Jason "Tamam hemen kızma be güzelim." Dedi. Derin bir nefes aldım ve yerdeki taşı elime aldım. Arabasına doğru tutarak "Defoluyor musun yoksa yardımcı olayım mı?" Dedim. Jason "İyi tamam be gidiyorum" diyip hızla uzaklaştı. Steve'i aradım ve gelip beni aldı.
"Bir sorun mu var?" Dedi Steve yolda. "Evet." Dedim. "Ne yaptı o ucube??" Dedi sinirle. "Eddie'ye ucube demeyi keser misin?? Eddie ile Chrissy olayını sordum ona. Neden Chrissy ile birlikte olduğunu. Bana söyleyemedi. Tedirgin olmuştu. Sence Chrissyle mi sevgili??" Dedim. Steve "Bakıyorum da Eddie için çok meraklısın. Merak etme. Chrissy ile aralarında birşey yoktur. O ucube yine uyuşturucu satıyordur o kıza." Dedi. "Ne!?? Uyuşturucu mu???" Dedim. Çok şaşırmıştım. "GÜNAYDİN JESS HANIM" dedi Steve gülerek. Demek bu yüzden bana söylemek istemedi. Kendimi suçlu hissettim.

Ertesi gün okul günüydü. Banyoya gittim ve işlerimi hallettim. Steve ve salak kız arkadaşı Marry'nin inlemelerini duymazdan gelmeye çalışarak hazırlandım. Steve ve sevgilisi sonunda aşağıya inmişti. Steve günaydın amaçlı bana sarıldı ama çok kötü kokuyordu. "Keşke duş alsaydın işinizden sonra." Dedim. Steve de güldü. Okul için yola çıktık. Bugün Eddie'den özür diliyecektim. Cesaretimi anca öğle yemeğinde toplayabildim. Eddie'yi ayağa kaldırdım. "Evet?" Dedi. "Eddie ben gerçekten çok cok özür dilerim birden çıkıp gittiğim için!! Olayın aslını sonradan öğrendim ve çok üzgün-" derken birden dudaklarıyla lafımı kesti. Ellerini belime koyup beni kendine çekip dudaklarıma yapışmıştı. Şaşkındım ama ben de onu öpmeye devam ettim. Ben onun saçlarını okşuyordum o da hellfire tişörtümün altından ellerini sokup belimi. Uzun öpüşmemizin sırasında herkes "Ooooowww" diyordu. Dudaklarımızı ayırdık. Steve birden ayağa kalktı ve Eddie'ye doğru koşmaya başladı. "HEY UCUBE!! KIZ KARDEŞİMİ NASIL ÖPERSİN HERKESİN İÇİNDE!!??" dedi ve Eddie'yi kovalamaya başladı. Eddie kaçıyordu. Bu halleri çok komikti. Eddie masaya çıktı ve Steve'e dil çıkarıp parmaklarını başına koydu. Herkes gülüyordu. O sırada Mrs. Clark geldi. "HARRİNGTON VE MUNSON!! USLU DURUN YAKMİYİM CANINIZI!!!" dedi bağırarak. İkisi de durdu. Eddie gülerek yanıma geldi. Steve "Dua et okuldayız Munson!" Dedi. Eddie'ye gülümsüyordum. O da bana.

Ertesi gün hafta sonuydu ve bu gece Sadie'lerdeydim. Aslında Eddie için gidiyordum yalan değil. Steve ilk başta izin vermedi ben de kızarak "Heyy!!? Sen sevgilinle sevişirken ben sorun çıkartmıyorum, ben sevgilimle öpüşünce mi sorun oluyor?? Eddie'yi rahat bırak yoksa ben Marry'yi bırakmam." Dedim. Kısa ve net konuşmuştum. Bence anlamıştı. Birşey demedi. Beni Sadie'lere bıraktı. Arabadan inerken "Çok fazla sevişmeyin lütfen bu yaşta dayı olamıcam. Seni seviyorumm!" Dedi. Gülümsedim ve "Tamam az sevişiriz :D Ben de seni seviyorum" dedim. Arabadan indim ve kapıyı çaldım. Açan Eddie'ydi. Tanrım yine üzerinde tişörtü yoktu ve dar siyah pantolonuylaydı. Dudağıma uzun bir öpücük kondurdu ve "Selam sevgilim" dedi. İçeriye geçerken "Sevgilin olduğumu kabul ediyorsun yani:D" dedim sırıtarak. Bana yaklaştı ve ellerini tişörtümden içeriye soktu. "Heralde kızım." Dedi. Daha da ileriye gidiyordu ki Max geldi. Hemen ayrıldık. Eddie kızgın bir şekilde "Sürekli içine sıç zaten anın Max" dedi. İkimiz de güldük Max'le.