31. bölüm

410 19 1
                                    

'1 yıl sonra leyadan'
Tam tamına o iğrenç günün ardından bir yıl geçmişti kendimizi yavaştan toparlamaya başlamıştık 1 yildir ne dışarıya ciktik nede doğru düzgün yemek yedik. Yagiz arada çıkıp evin ihtiyaçlarını aliyordu. 1 yıl boyunca okulada gitmemiştik ve hala Ecrin ile Berati bulamadılar.

Yağız'ın israrlari sonucunda bugun ilk kez dışarıya çıkacaktık hic istemiyordum dışarı cikmayi cunku bu sokaklarda tuana ve caganla çok anımız vardı... Ruya abla , deniz, ulku,  Yagiz ve ben dışarıda çıkmıştık yürüyorduk boş boş...

"Tamam ya artık şöyle ölü gibi olmayın. Tamam arkadaşlarımız öldü... Ama onlar İçin ayakta durmamız lazım. Tuana ve Çagan şu halimizi görseler bize çok kizarlardi yapmayın lütfen kendinize gelin artik"

Yagiz haklıydı hemde çok haklı... Ama daha kendisi bile kendini toparlayamamisti ki konuşurken sesi titriyordu Aglamamak için kendiyle savaşıyordu adeta..

"Haklısın Yagiz.. Kendimizi toparlamamız lazım cocuklar hayattan koptuk resmen. Şuan parka gidip eğleniyoruz tamammi herseyi bi kac dakikaligina unutucaksiniz"
"Ama rüya abla öyle demekle olmuyor ki"
"Bak leyacim sen daha yeni yeni iyileştin tekrardan o şekilde olmanı istemiyorum hic birinizin uzulmesini istemiyorum siz bana çocuklarımdan emanetsiniz"

Böyle konusa konusa parka gelmiştik dönme dolaba takıldı gözüm en son tuana ile bindiğimizde yukarıda kalmıştık ve cok korkmuştu. Gozlerimi gökyüzüne diktim yoksa aglayacaktim... Yagiz gelip elini omzuma koydu oda donme dolaba bakıyordu.

"Leya "

Desi sesi titreyerek ve devam etti

"Hatırladın mı ... Siz orda kalmıştınız çağan çok korkmuştu tuanaya bisey olacak diye"

Bu sefer o gözlerini gökyüzüne çevirdi gözleri dolmustu ağlayacaktı nerdeyse

"Yagiz ben dayanamıyorum çok özledim onları..."

Ve dayanamayıp ağladım digerleride yanimiza geldi hepsi bana sarıldı bende onlara sarıldım

" leyacim üzme kendini lütfen ... Hadi gelin çarpışan arabalara binelim"

Ruya ablayı onaylayıp çarpışan arabalara bindik ama kimseye çarpmak istemiyordum . arkadan gelen tanıdık sesle hızlıca oraya döndüm sanki tuananin sesini duymuştum efe diye seslenmisti. Ama kimse yoktu arkamda.. Arabadan inip etrafa goz gezdirdim yemin ederim duymuştum. Bu sefer hayal değildi gerçekten duydum. etrafı gezdim ama hic kimse yoktu sanırım yine gaipten sesler duyuyorum. Bizimkilerin yanina gitmek için oraya döndüğüm de yagizi görmem bir oldu

" ne yapiyosun burda leya gelsene"
"Ee şey ben okuldan birisini görmüş gibi oldum da o yüzden buraya geldim"
" boşver şimdi okuldakileri falan gel hadi "

Arkama baka baka gidiyordum ...

Akşam olunca eve gitmek için yola düştük.. Yine tuananin sesini duymuştum. Arkamı döndüm ama bu sefer yagizlarda arkasını dönmüştü

" sizde mi duydunuz"

Dedim gözlerimi bizimkilerin uzerinde gezdirerek deniz hizla kafasını salladı

" evet tuananin sesiydi o"

Ruya abla o tarafa doğru gitmeye basladi bizde peşinden gidiyorduk. Yaklaşık yarim saat kadar etrafta gezdik ama kimse yoktu. Hepimiz deliriyorduk sanırım
Ülkü benim içimi okumuş gibi konuştu

" deliriyoruz sanırım"
"Ulku haklı kafaya çok taktigimizdan oluyor"

Hepimiz yagizi onayladık ama deniz çok düşünceli gibiydi

"Ne oldu deniz neden öylesin"
"Hadi deliriyoruz diyelim. Hepimizin ayni anda o sesi duyması imkansiz"

Haklıydı. Biseyler oluyordu yoksa yasiyolar miydi? Ama yasasalar gelirlerdi ...
Ayrıca hepimizin gözleri önünde gömüldüler... Kendimizi kandırıyoruz.

"Yada birisi bize oyun oynuyor"
" kim"
" bilmem yakında çıkar kokusu hadi eve gidelim"

Eve gelmiştik gelir gelmez odama çıktım ve yatağa yatıp bugun ki olanları düşünmeye basladim.

Kavuşamadigim.. [ÇağTu]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin