Yonca

18 1 0
                                    

Yok duramayacaktı , göğsü daralıyordu.Üstünü giyindi karanlıkta ne giydiğini bile bilmiyordu ,yerde bulduğu üzerinden çıkarttığı şeyleri giydi ve apar topar evden çıktı.Neresiydi bu adres bilmiyordu .Gecenin bu saatinde oraya nasıl ulaşırdı?. Az ilerde ki kahveye doğru koşmaya başladı, zaman kaybetmek istemiyordu .Kahvedeki çalışan bir genç buraya iki saat uzakta olduğunu arabasız gidemeyeceğini söyledi .Sabah o tarafa giden otobüslerle gidebileceğini söyledi ama yok sabahı bekleyemezdi şimdi gitmeliydi . Çaresizce kahvenin önündeki kaldırıma oturup ağlamaya başladı.Elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibiydi. yavaşca kalkıp yürümeye başladı. Son anda aklına kötü günler için biriktirdiği bir miktar para geldi .Sanki normalde çok iyi bir hayatı varmış gibi daha kötüsü için üç beş kuruş koymuştu. Saçmalıktı...
Koşarak evden parayı aldı ve taksi durağına kadar koştu .Hızlı ve telaşlı Bir sekilde durakta bekleyen şoföre adresi verdi. Yola çıkmışlardı. Eli ayağı buz kesiyordu .Hangi güç ona gecenin bir yarısında bunu yaptırıyordu? Vardıklarında günün aydınlanmasına iki saat kadar vardı .Taksiden indiğinde bahçeli müstakil bir evin önündeydi . Evin demir kapısına dolanmış hanımelinden buram buram koku geliyordu.Evin ışıkları kapalıydı ama en taraftaki sol camın perdesi hafif aralıktı ve çok cılız bir ışık vardı . Bahçenin demir kapısını açıp ışığa doğru ilerlemeye başladı .Evin bahçesinin hemen girişinde kiraz ağacına bağlanmış tekerlekten yapılmış bir salıncak vardı.Daha fazla etrafı incelemeden camın önüne kadar geldi , içerisi çok net değildi ama küçük yuvarlak bir masada Saçları arkasından yarım yamalak topuz yapılmış biri vardı. Yoncaydı bu ...
Kalbi duracak gibi oluyordu, gerçekten de oydu ,kumral saçları topuzunun kenarlarından çıkıp omzuna dökülüyordu.Sık sık yutkunuyordu , heyecandan terleyen ellerini gömleğine silip hızlıca cama vurup geriye doğru iki adım atti..
Acaba onu gördüğünde ne tepki verecekti ? Yoksa gelmesi gerekmezmiydi? Hızlı hızlı soluk alıp veriyordu. Yonca hala cama çıkmamıştı,belki de Salih'i görmüştü ama geri gitmesini istiyordu diye düşünürken kapı açılma sesi duyuldu, ardından ayağında önü açık kırmızı terliklerle ayağını sürüyerek gelen Yonca'nın ayak sesleri...
Elleri göğsünde bağlıydı ,ama Salih'i gördüğüne mutlu muydu değil miydi anlaşılmıyordu , yüzünde tedirgin bir ifade vardı. Bir süre bakıştıktan sonra
" Nasıl anladın ben olduğumu , hemen dışarı çıktın da ..." dedi. Salih ,sessizliği bozmuştu.

Yonca eve çıkan merdivenlere oturdu.
"Neden geldin , hiç tanımadığın sana yabancı bir kadının verdiği adrese ,neden geldin Salih? dedi.

Salih ağır adımlarla gidip yanına oturdu , "İlk defa yabancı bir kadınla tanışmak istiyorum,ben hayatıma giren kimseyi tanımadım, tanıyamadım, merak da etmedim ,ama beni buraya çeken bir şey vardı, merakıma yenik düştüm , karşımda duran yabancı kadını... tanımak istiyorum."
Ya sen? Sen ne diye beni buraya çağırdın ?

Okyanus EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin