Top: Jungkook
Bot: Jimin
—
"Ben dayanamıyorum!" En yakın arkadaşıma yüksek sesle bağırdım.
"Jimin! Peki ne yapmak istiyorsun?!.. o CEO ve sen CEO'yla çıkıyorsun yani Jiminie o meşgul!" Lisa içkisini içerken söyledi.
"Lanet olası 3 gün oldu ve 1. günden beri onu özlüyorum!"
"Ooooo biliyorum, hadi onu şaşırtalım" dedi Lisa sırıtarak.
"Onu şaşırtmak mı?? Nasıl?" Kendime bir bardak alıp şarabı içine dökmeye başladım.
"Eh, yapabileceğin bir sürü şey var. Yapay penisle kendini becerebilirsin ya da siyah iç çamaşırı giyip onu şaşırtabilirsin. Böylece seni..." dedi gülümseyerek.
Bunu asla düşünmemiştim.
"Hâlâ kullanmadığım bir tane var!" Ben ve Jungkook'un ortak dolabına doğru gittik ve bir çanta çıkarıp ona verdim.
Çantayı açtı ve içine baktı.
"Bu gerçekten şirin bir iç çamaşırı takımı! Buna bayılacak." Heyecanla ciyaklayarak bir aşağı bir yukarı zıpladım.
Belki iyi bir sürpriz olur.
Jungkook POV
Tamam. Bugün cuma. Demek ki bu hafta BİTTİ! O zaman bebeğimi görmeye gidebilirim. Onu o kadar çok özledim ki, 3 lanet olası gündür onu beceremedim ve bunun nedeni çok meşgul olmam - şu anda bok gibi hissediyorum.
"Hey kook, bu hafta sonu bir şey yapıyor musun?" Sekreterim sordu.
"Ahh Joon, şimdi sadece bebeğimi istiyorum! Onu 3 gündür sikmedim! 3 aydır sikim onda değilmiş gibi geliyor!" Dedim sinirli bir şekilde masama yaslanırken.
"Eh, Lisa orada muhtemelen Jimin'e yardım ediyordur." Kaşlarımı çattım.
"Ne demek istiyorsun?" Omuzlarını silkti.
Joon kaşını kaldırarak, "Çok meşgulsün ve keşke en azından bir gün izin alıp onunla vakit geçirebilsen" dedi.
"Bir gün izin mi? Joon, kulağa bir rüyanın gerçek olması gibi geliyor ama ben bir CEO'yum, 1 günlüğüne işimi devralacak.." etrafına baktı ve her iki kaşını da açıkça belli edecek şekilde kaldırdı.
"Sen!? Bunu benim için yapar mısın?" Ellerimi uzun, siyah, kıvırcık saçlarımdan geçirerek sordum.
"Tabii ki yaparım! Buna ihtiyacın var ve bana ihtiyacın olursa her zaman devralırım, senin en iyi arkadaşınım" dedi Joon bir elini omzuma koyarak.
"Ahhh! Teşekkürler Joon!" Ona sıkıca sarıldım ve güldü.
"Her ne zaman olursa olsun" Eşyalarımızı topladık ve binadan çıktık.
Namjoon'a hoşçakal dedim. Arabama bindim ve Lisa'yı aradım.
Lisa: merhaba kook
Ben: merhaba Liz, Jimin nasıl?
Lisa: aslında iyi... senin için yaptığı sürprize bayılacaksın
ben: sürpriz?? Ne??
Lisa: buraya gel ve kendin öğren, ben Joon ve Jin ile dışarıda olurum ama sen buraya geldiğinde çoooook...
Ben: ummm....tamam, o iyi olduğu sürece ben iyiyim- 5 dakika kaldı gelmeme
Lisa: tamam, acele et! Bebek gibi mızmızlanıyor!
Ben: ona yolda olduğumu söyle
Lisa: O çok heyecanlı- OTURR!
ben: hahahah! Seni sonra ararım Liz
Lisa: görüşürüz
ben: görüşürüz
Bebeğimi göremediğim için telefonu kapatıp iç çektim. Onu çok özlüyorum.....fiziksel olarak. Eve her girdiğimde nasıl üstüme atlayıp bana sarıldığını. Dolgun dudaklarının benimkilere nasıl tam oturduğunu...
