7• kahve gömlekli

274 37 59
                                    

Başka dağların eteği reyhan tutacak topraklar değil. Ihlamurların yetiştiği yerde toprak tutar ancak bu cins reyhanlar.

Umutlarımın çobanıyım diye söyleniyorsun. Neyin umudu bunlar?
Neyi biriktirdin içinde çobanı olacağın kadar?

Kavuşacak sonları varmış dedin, neymiş kavuşacak sonları?
Adını bilmem, simanı zihnimde çizemem.
Ne diye gözlerime ve zihnime bir yemeni bağlamışsın, kaçıyorsun benden?

Üç kere okumasının ardından yaslandığı yerden doğruldu. Tebessüme bulanmış dudaklarını ıslatırken yüzündeki sıyrığı unutmuştu. Mektubu diğerinin yanına koydu. Ayakları evinin yolunu karıştırır gibi oldu başta sonra yolunu buldu.

En sonunda odasına girip yatağına sırt üstü uzandığında kalbi, zihni ve dudakları huzur doluydu. Bana nasip olmaz diye içinde tuttuğu duygular dışına ilk defa vurdu vuralı mutluluğu sınırları aşmıştı. Reyhan eğer belki kendisini kabul ederse gönlüne o zaman ailesi de kabul eder düşüncesi umut sürüsünü artırdı.

Lacivert çoraplarını çıkarmadan dalıverdi zihninin derinliklerine. Üzerini örtmeden, eli gömleğinin sol cebinde dalıverdi.

Etrafına bakınıyor, içindeki korku tanıdık geliyor. Köyün meydanına benzer bir yer fakat yerler her zaman şen şakrak pazarcıların neşeli seslerinden uzak. Çöp kutularına birisinin ayağı takılmış olmalı, bir devin ayağı takılmış ve bütün çöpleri yerlere dağıtmış. Bu kadar kirlilik köyünde görmediği bir hâl.

Olabildiği kadar is kokusu doluyor burnuna. Birazdan annesinin olması gereken yerde duran kadın dikiliyor çatılı kaşlarıyla. Babasının kollarında ne kadar da rahat.

"Bu kadar rahatlık fazla." cümlesini fısıldıyor dudakları. Babası ifadesiz. Annesine ihanet etmenin bedeli onda pek görünmüyor.

Sağ eline dokunan sıcak bir el. Hızlıca çektiği eline bakıyor gözleri, sonra eline dokunan elin sahibini buluyor.

Reyhan, başında lacivert yazması olmadan karşısında duruyor. Hiç görmediği saçları dikkatini dağıtırken yanlışının farkına varamıyor.

Biraz önce çektiği eline bakıyor, kanı görmesiyle canının acısı zihnine ulaşıyor. Elini kaldırıp gerçekliği sorgulayacağı sırada Reyhan tekrar elini tutuyor. Kanı, iki eli damlalarıyla geçip; bir tuvale atıllan boya gibi zemine damlıyor.

Kan ter içinde başını kaldırdı. Dedesinin öğrettiği şekilde, sünnet olduğunu bilmeden sol tarafına üç defa tükürür gibi yaptı. Euzü besmeleyi ağzının içinden geçirdiğinde kuruyan dudaklarını yalamıştı.

Okunan ezan kulaklarına ulaştığında namaz kaçırma ihtimali kalbinin korkuyla çarpmasına neden oldu. Öğle namazını camide kıldığını anımsayıp ikindi ezanına kulak verdi. Acele abdestini alıp farza yetişmek için zihninde plan kurduğunda planını işleme geçirmek için ayaklandı.

Oturduğu yerde kaç saattir zihin kitabını satır satır, tekrar tekrar okuyordu bilemeden kıpırdandı. Kulağına dolanan ezan sesi aklına bu mektup koyan çobanın namaz kılıp kılmadığı düşüncesini kondururken ayaklandı. Ev ahâlisi tarladan birazdan yorgun argın gelecekti, yemekleri sabahtan ayarlamıştı Allah'tan. Sadece ısıtacaktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 19, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Pencereme Dolanan Ihlamur ÇiçeğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin