MEDYA: bölüm fotoğrafı
👶İYİ OKUMALAR👶
KARAN ACAR'IN ANLATIMIYLA
Omzumda hissettiğim ağırlık ile başımı yana çevirdim. alisa başını omzuma yaslamış uyuyakalmıştı. Onu görmem ile bedenim kaskatı kesilmişti. Yıllar sonra ilk defa kızım yanımdaydı, eskiden olduğu gibi yine yanımda uyuyordu
Kendimi büyük bir rüyada gibi hissediyordum ama bu rüyadan uyanmak istemiyordum.
Uraz'ın verdiği haber ile hızlı bir şekilde onların yaşadığı yeri bulmuş ve evlerine gitmiştim. Kızımın evde olduğunu bilseydim öyle davranmazdım. Kızımın beni yıllar sonra öyle görmesini istemiyordum.
Kızımla göz göze geldiğim o ilk anda gözlerinde gördüğüm korku kendimden nefret etmeme neden oldu ama benim elimi tutup benimle gelmesi kalbimin içinde bir şeyler oluşturmuştu.
Hastanede hemşire benim kanımı alırken başka yerlere baktığında korktuğunu fark etmiştim. Hemşire onun kanını alacakken sadece ona bakmıştım ve daha fazla dayanamayıp elini tutmuştum. Bir şey demesini beklerken sadece bana bakmıştı ama gözleri bana bir şeyler anlatmış gibiydi
En sonunda eve geldiğimizde onu uyandırmamaya çalışarak kucağıma aldım. Arabadan inip eve ilerledim kapı açıldığında uraz merakla koşarak yanımıza geldi. Önce bana baktı ardından kucağımda uyuyan meleğime baktı.
"gelmiş" dedi fısıldayan bir sesle başımı evet anlamında sallayıp içeriye ilerledim. Merdivenlerden çıkıp kendi odama girdiğimde alisa'yı kendi yatağıma yatırdım. Yorganı yavaşça üzerine örtüp kenara çöktüm.
Çok tatlı uyuyordu. Aynı küçüklüğünde ki gibiydi yanına yatıp ona sarılarak uyumayı o kadar çok istiyordum ki, ama olmazdı
İstemsizce yerimden kalkıp sessiz adımlarla odadan çıktım. uraz kapının volta atıp duruyordu. Beni görünce hızla yanıma geldi "abi iyi misin?" kollarından kurtulup yavaş adımlarla alisa'nın yıllar önce lara ile özenerek hazırladığımız benim bozmaya kıyamadığım odasına girdim. Kapıyı arkamdan kapattım kilidini çevirdim. uraz'ın kapının önünde olduğunu biliyordum ama şuan onunla konuşmak istemiyordum. Kimseyle konuşmak istemiyordum. Odanın içinde gözlerimi gezdirdim. Kenarda bir sürü resim vardı. kızım tam 3 yıl bu odada yaşamıştı ardından onu da benden ayırmışlardı
...
Odanın kapısının açılması ile başımı şaşkınlıkla oraya çevirdim. bu odaya kimse girmezdi. Dolu gözlerimden dolayı kimin olduğunu anlayamamıştım. Gelen kişi tam yanıma geldiğinde görüşüm netleşti. Alisa gelmişti. benim gibi yere oturdu başını aynı benim gibi duvara yasladı
Bana bakmıyordu ama yanımda olduğunu bilmek bile beni rahatlatmıştı
"niye uyandın" dedim yumuşak bir sesle, konuşmam ile bana döndü gözlerime uzun uzun baktıktan sonra lara'ma çok benzeyen dudaklarını hafif araladı
"seni duydum" dediği an kendimden öyle bir utandım ki, insanların benim ağlamamı görmesinden nefret ediyordum. "çoğu gece ağladığımda yalnızdım, seninde yalnız olmanı istemedim" dedi konuşmaya devam ederek. Onun sözleri ise kalbimde koca bir boşluk oluşturmuştu.
Benim kızım her ağladığında tek başına mı kalmıştı. onlar kızımı benden ayırmışlardı peki niye hiç sevmemişlerdi. Alisa'nın bakışları yeniden duvarla buluştuğunda uzun uzun oraya baktı. "beni geri götürecek misin?" dedi yeniden bana dönerek bakışlarında gördüğüm ifade boğazımda bir yumru oluşmasına neden oldu.
Benim kızım geri dönmekten korkuyordu. O evde benim kızıma ne yaptılarsa hepsinin burnundan getirecektim. "gitmek istemediğin bir yere gitmeyeceksin" dedim sakin tutmaya çalıştığım bir sesle
Başını hafif bir şekilde aşağı yukarı sallarken bakışları etrafta gezindi. "burası kimin? Senin bebeğin mi var" dediğinde bende odaya baktım. Dudaklarım istemsizce kenara kıvrılmıştı "vardı, ama onu benden aldılar" dedim ona bakarak
Şaşkın bakışları beni buldu "nasıl yani bu oda" cümleleri toparlayamamıştı. Kafamı evet anlamında salladığımda yerinden kalktı. Odanın içinde dolaşırken o kadar tatlı görünüyordu ki, küçük bir çocuk gibiydi
"teyzemler bana sürekli senin beni sevmediği anlatıp dururlardı, ben doğduktan çok kısa süre sonrada ölmüşsünüz zaten" dediğinde ikimizinde gözleri dolmuştu. kızıma yalan söylemişti. Ben kendi kızımı nasıl sevmezdim o benim bir tanemdi.
Ayağa kalkıp yanına adımladım. "yalan söylediler sana, yemin ederim ki seni çok sevdim ben" dediğimde yeniden bana döndü. Bana inanmak istediğini gördüm ama emin olamıyordu. Benim gibiydi insanlara çok çabuk güvenmiyordu.
"seni sevmesem odanı yıllarca tutar mıydım?" birazda olsa bana inanmıştı sanırım, yine de emin olamıyordu. Elini komodine uzattı ve küçükken sürekli elinde etrafı gezdiği oyuncağını eline aldı. "en sevdiğin oyuncağındı" dediğimde oyuncakla birlikte bana döndü. "hatırlıyorsun" başımı evet anlamında salladım. Ben onu hiçbir zaman unutmamıştım ki
"sen gerçekten beni seviyorsun" dediğinde başımı salladım. Gözünden yaşlar akmaya başladı "sarılsam olur mu?" sesi öyle çok titriyordu ki içim sızladı. Başımı evet anlamında salladıktan sonra kollarımı açtım. Hızla yanıma gelip bana sarıldı. Kokusu eskisi gibiydi. Eskiden olduğu gibi kollarımdaydı, eskiden olduğu gibi mis kokulumdu. Kollarını boynuma dolamıştı başı ise boynuma yaslı ağlıyordu. "ağlama güzelim, geçti bebeğim artık hep birlikteyiz" başını yavaşça sallayıp bana daha çok sokuldu. "baba" içim yandı, nefesim kesildi. "baba bırakma beni" boynundan öptüm. "asla seni bir daha asla bırakmam"
Öyle de oldu, kızımı bir daha asla yalnız bırakmadım. O beni hayata döndürdü ben ise ona eski kötü günlerini unutturdum şimdi ise harika bir hayatımız var. Kızım okulunu bitirip yanımda işe bile girdi, ve ne kadar istemesem de hayatında 1 aydır bir ilişkisi vardı, ne kısa zamanda benimle de tanıştıracaktı
❤SON❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alisa-TAMAMLANDI-
Chick-Lit13 yıl olmuştu kızını görmeyeli, onu öldü sanalı... karısının ölümün ardından bir de kızının ölümü ile yaşamaya çalışan Karan Acar bir gün evine gelen bir adam sayesinde tüm gerçekleri öğreniyor. peki ya kızı, kızı onu ve bu hayatı kabul edecek mi? ...