Elif'ten:
Hiçbir şeyi umursamayıp bana vuracak olan eli sıkarak tutuyordu. Karnına vurduğu tekmeyle yaklaşık 3 metre geriye doğru sertçe yere düştüğünde diğer 3'ü hemen zaman kaybetmeden hızla yerdekini kaldırıp arkalarına bakmadan koşmaya başladıklarında ben İskender'in de onların arkasından gideceğini anladığımda elinden tutup durmasını sağladım. Tuttuğum eli sinirden titriyordu. Ben hâlâ nefes nefese kalmış ona bakıyorken daha ne olduğunu anlamadan tuttuğum elimi kendine çekerek ona ayaklarım dolaşmış şekilde yaklaşmamı sağlayıp bana sıkıca sarılmıştı. Kendimi bugünkü yaşadıklarım arasında kaybolmuş gibi hissettiğim için onun da sarılması beni ağlatmıştı. Bu güçsüzlük veya çaresizlik değildi "ihtiyaçtı". Ona olan ihtiyacımı bir kez daha anlamıştım. Ağladıkça o bana daha sıkı sarılsa da kalbimin ağrımasını engelleyemiyordu. Beni kendinden uzaklaştırıp yüzümü ellerinin arasına aldığında yanağımın ıslaklığı elleriyle narin biçimde silse de hafif canım yanıyordu. Galiba yanağım çizilimişti. O da baş parmağını yaralı yerimin etrafında narince gezdiriyordu.
İskender: Sen beni delirtmek mi istiyorsun?
Elif: Ö-özür d-dilerim.
Hâlâ gözümdeki yaşlara engel olamıyordum. Olmuyordu. Bugünkü yaşadıklarım çok fazlaydı. Kaybetmiştik... Bu da daha kötü acıtıyordu canımı.
İskender: Şşşşh! Tamam geçti.
Kafamı boynunun altına yerleştirip elini saçlarımda gezdirerek sakinleşmemi sağlıyordu. Az da olsa beni iyi hissetiriyordu.
Elif: M-mavi ay dağıldı İskender. Herkes mahvoldu. Asya, Arda, Sinan... Ve ben de öyle..
Biraz duraksadıktan sonra tekrar yüzümü ellerinin arasına alıp beni kendi gözlerine odaklamıştı.
İskender: Kimse dağılmadı. Dağılamaz da. Bunu sana yaptıranın da cezasını bizzat kendim vereceğim.
Elif: Önemli olan şuan ben değilim diyorum. Onunla yaptığımız plan işe yaramadı.
İskender: Ne planı? Sen yoksa-...
Birden arkamızdan bağırma sesinin gelmesiyle döndüğümde Asya ve Arda'nın bize doğru koştuğunu görmüştüm. Asya'nın yüzündeki sinir ifadesinin yerinde endişe vardı.
Asya:Elif! Sen iyi misin?!
Birden bana kollarını boynuma dolayarak sarılmıştı.
Asya: Sana birkaç erkeğin bulaştığını bir kızdan öğrendim. Duyduğumda nasıl korktum haberin var mı?!
Telefon krizine rağmen benim için endişeleniyordu.
Asya: Sana diyorum Elif!
Elif: B-ben...
İskender birden Asya'nın kolundan tutup benden uzaklaştırmıştı. Hem Asya'ya hem de Arda'ya sinirle bakıyordu.
İskender: Hâlâ siz mi sorguluyorsunuz!? Sizin bu zamanda birbirinizden ayrılmamanız gerekiyorken, şuan neden böyle!?
Asya:Ben böyle olmasını istemezdim. Hepsi o pislik yüzünden oldu!
İskender: Siz de onun böyle yapmasına izin verdiniz değil mi!?
Birbirinize bağırdınız, suçladınız! Ben yanınızda olamasam bile birbirinize destek olup onları engelleyebilirdiniz!!Asya:Olmazdı!! Anlamıyor musun biz artık eskisi gibi olamayız! Hani Sinan nerede!!? Yoktur değil mi!? Hepsi eskide kaldı artık!!
Cenk: Aynen Asyacım hepsi eskide kaldı. Artık mavi Ay'ın olmayacağını anlamanız iyi olmuş.*sırıtır*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tozkoparan İskender🏹
Teen Fiction- "𝑩𝒊𝒍𝒎𝒊𝒚𝒐𝒓𝒖𝒎 𝒂𝒎𝒂 𝒃𝒆𝒏𝒊 𝒔𝒂𝒏𝒂 𝒃𝒊𝒓 ş𝒆𝒚 𝒃𝒂ğ𝒍ı𝒚𝒐𝒓. 𝑩𝒖 𝒃𝒂ğ 𝒐 𝒌𝒂𝒅𝒂𝒓 𝒈üç𝒍ü 𝒌𝒊 𝒃𝒂𝒛𝒆𝒏 ö𝒍ü𝒎ü𝒎ü 𝒃𝒊𝒍𝒆 𝒅üşü𝒏𝒎𝒆𝒚𝒆𝒄𝒆𝒌 𝒌𝒂𝒅𝒂𝒓 𝒈ö𝒛ü𝒎 𝒈ö𝒓𝒎ü𝒚𝒐𝒓. 𝑩𝒖 𝒃𝒆𝒏𝒊𝒎 𝒔𝒐𝒏 ş𝒂𝒏𝒔ı𝒎 𝒃𝒊𝒍𝒆 �...