Duygu'dan:Ali ile telefondan zor da olsa anlaşıp ormanın girişinden buluştuk. Ben taksiyle gelmiştim o da burası kendi evine yakın mesafede olduğu için bisikletle gelmişti. Galiba onu çok endişelendirmiştim ki bisikleti hızlı sürmüş bu da onu ter içinde nefes nefese bırakmıştı. Bisikletten inmesi ile bisikletini hızla yere bırakması bir olmuş hızlı adımlarıyla bana yaklaşmıştı. Galiba biraz sinirliydi.
Ali: Kızım burada ne işimiz var bizim?!!
Duygu: Benim için çok önemli olduğunu söylemiş miydim sana!? Hem Bu kadar sinirleneceksen gelmeseydin o zaman!
Ali: Ya sen beni delirtmek mi istiyorsun!? Telefonda öyle bir konuştun ki senin için endişelendim! Sebebini bile bilmediğim bu ormanlık yere senin korkunla gelmem normal mi sence?!
Duygu: Tamam her neyse yeterli bu kadar sinirlenmen. Sakin ol.
Ali: *Ciddiyetle Duygu'ya bakıyordur*
Duygu: Ne öyle bakıyorsun? İçinden sabır mı çekiyorsun da ben bilmiyorum?
Derin bir nefes verip sanki kendini tutuyormuş gibi birden gülmeye başlamıştı. Gülmesi şuan hiç samimi değildi.
Ali: Bilerek mi yapıyorsun?? Yoksa benim ciddiyetimi göremiyor musun??
Duygu: Yoo ne alakası var?
Tekrar derin bir nefes vererek ellerini beline yerleştirip yüzüme odaklandı.
Ali: Anlaşıldı. Bu gidişle mesele çok uzayacak. Konuya girelim en iyisi. Neden geldik buraya?
Duygu: Sinan için.
Ali: Sinan mı?
Telefonumla Sinan'nın bulunduğu konumu açıp Ali'ye gösterdim.
Duygu: Sinan'ı bulmamız lazım.
Ali: *****deposu. Bu konum yaklaşık olarak ormanın merkezini gösteriyor. Ne işi var burada?
Duygu: Öğreneceğiz işte. Hadi hemen gidelim.
Ali: Duygu sen şaka felan mı yapıyorsun?? Bu ormana giremeyeceğimizi şu sarı tabeladan görüyorsun değil mi?
"Ormana çalışanlar dışındaki kişilerin girmesi yasaktır"
Duygu: Madem giremiyoruz Sinan nasıl orada??
Ali: Ne bileyim ben?! Ama tek bildiğim var ben bu ormana girmem!
Duygu: İstemiyorsun öyle mi?!
Ali: İstemiyorum ve buna sen de dahilsin!
Duygu: Son kararın mı?
Ali: Sence?!!
Bisikletini yerden hızlıca doğrultup bakışlarını yüzüme dikmişti.
Ali: Hadi eve gidiyoruz!
Duygu: Sen git!!
Ali: Duygu!!
Telefondan navigasyonu açıp ormana hızlı adımlarımla giriş yapmıştım bile. Arkamdan seslense de onu umursamadım. Benim sadece tek bir amacım vardı o da Sinan'nın ne yapmaya çalıştığını öğrenmekti. Onun bana hissettirdikleri bu belirsizlikler canımı yakıyorken, ona bu kadar yaklaşmışken benim bunlardan nasıl vazgeçmemi bekleyebilirdi ki?? İşte bu Duygu için imkansızdı...
Bana seslenmesi durunca arkamda koşar adım seslerini duymamla ona önümü döndüm.
Ali: Çok inatsın biliyorsun değil mi?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tozkoparan İskender🏹
Genç Kurgu- "𝑩𝒊𝒍𝒎𝒊𝒚𝒐𝒓𝒖𝒎 𝒂𝒎𝒂 𝒃𝒆𝒏𝒊 𝒔𝒂𝒏𝒂 𝒃𝒊𝒓 ş𝒆𝒚 𝒃𝒂ğ𝒍ı𝒚𝒐𝒓. 𝑩𝒖 𝒃𝒂ğ 𝒐 𝒌𝒂𝒅𝒂𝒓 𝒈üç𝒍ü 𝒌𝒊 𝒃𝒂𝒛𝒆𝒏 ö𝒍ü𝒎ü𝒎ü 𝒃𝒊𝒍𝒆 𝒅üşü𝒏𝒎𝒆𝒚𝒆𝒄𝒆𝒌 𝒌𝒂𝒅𝒂𝒓 𝒈ö𝒛ü𝒎 𝒈ö𝒓𝒎ü𝒚𝒐𝒓. 𝑩𝒖 𝒃𝒆𝒏𝒊𝒎 𝒔𝒐𝒏 ş𝒂𝒏𝒔ı𝒎 𝒃𝒊𝒍𝒆 �...