KAYISI. (Uzun bir süre boyunca askıda.)

7

Eve vardığımızda annem bizi bekliyordu. Eli kalbinin üstündeydi ve göğsü hızlıca kalkıp iniyordu. Koşarak yanına gittim. ''Annem neyin var?''

''Neredesiniz siz ya?'' dedi ağlayarak. ''Ben senin için endişelenmekten bıktım Buğra. Ece'yi de kendine uydurma.''

''Anneciğim, sakin olur musun? Biz saatin bu kadar geç olacağını düşünmedik.'' İzel'le ayrıldıktan sonra koruya gitmiştik. Ece San Diego'yu bana anlatmıştı. İzel'in anne ve babasına ne olduğunu hatırlayınca sarsıldım. İkisi de sağlamca sarhoş olup denize atlamışlardı. Maddi sıkıntı çekiyorlarmış. İzel ve Yiğit umurlarında değilmiş o günlerde.

''Hande Teyze, biraz dertleşmeye ihtiyacım vardı. Sağ olsun, Buğra koruya götürdü.''

''Tamam.'' Annem sakinleşmeye çalışır gibiydi. ''Bir daha olmasın, olursa da haber verin.'' Annenizim ben sizin.''

''Canım annem,'' Dedi Ece, annemin boynuna sarılırken. ''Söyleriz.'' Ece, merdivenleri çıktı ve odama girdi.

''Buğra, oğlum.'' Yüzümü ellerinin arasına aldı. ''Neyin var?''

''Bir şeyim yok annem.'' Yanaklarını öptüm. ''Neden ki?''

''Aşık mı oldun sen?'' Meydan okurcasına bakıyordu. ''Oy benim oğlum.''

''Yok öyle bir şey.''

''Yalan konuşma, kim o kız?'' Israrcıydı. ''Ece.''

Şimdi bitmiştim.

Ece anneme İzel'i anlatacaktı.

Annem İzel'le tanışıp ona aşık olduğumu söyleyecekti.

İzel'de benden uzaklaşacaktı.

Bir daha onu göremeyecektim.

''Hande Teyze?'' Dedi anında yanımızda biterken. ''Bir şey mi oldu?''

''Kime aşık bu çocuk?'' Dedi gözlerini kısarak.

''E, İ-'' Ağzını elimle kapattım.

''Hakkımı helal etmem.''

''Yavaş.''

''Çek elini.'' Sıkıntıyla elimi çektim. ''Kimi yavrum?''

''İzel'i.'' İzel derken pis pis sırıtıyordu. Sen göreceksin der gibi baktım. Korkup kıvırması gerekiyordu ama hala pis pis sırıtıyordu.

''Kahretsin.'' Diye mırıldandım. Ece duymuş gibi daha çok sırıttı.

''O kızı yemeğe getirin.''

''Anne hayır.'' Uzunca bakıştılar. ''Manyaklar.''

''Hadi ben kaçar.'' Dedi Ece merdivenlere doğru yürürken.

''Bende yatıyorum, Buğra sende uyu.'' Ne demezsin.

Annemde odasına girince direkt Ece'nin odasına girdim.

''Ne yaptığını sanıyorsun?'' Dedi elbisesiyle vücudu kapatırken. ''Çıkmak için davetiye mi bekliyorsun?''

Gözlerimi kapattım. ''Banyoda giyin ve derhal buraya gel.''

Çabucak banyoya girdi.

''Salaksın Buğra.'' Gülümsedim. Arkamdan mırıldanıyordu.

''Pat diye dalınır mı öyle? Ahır mı burası Haydar?'' Sırıttım.

''Annene de söyleyeceğim İzel dansöz diyeceğim.'' Güldüm.

''Hatta sizin hakkınızda yaşlı bir kocakarı dedi diyeceğim.'' Kahkaha attım.