Göğüslerini yastık olarak kullanırsa
Heeseung
"Y/N, bir süre saçlarımla oynar mısın?" Çenenin hemen altından bir fısıltı geldi ve Heeseung'un dinlendiğini görmek için aşağıya baktın.
"Sen göğüslerime yatmadan saçınla oynayabileceğimi biliyorsun," diye hatırlatmaya çalıştın ama Heeseung hiç dinlemiyordu, sana bu kadar yakın uzanabilmenin tadını çıkarıyordu.
Başını salladın, elini saçlarının ön tutamları arasında döndürmeye başladın. "Sana karşı yattığımda her zaman rahatım."
"Sanırım ne kadar uzun bir gün geçirdiğini bildiğim için kalmana izin vereceğim," diye yanıtladın, ağzının köşeleri hızla geniş bir gülümsemeye dönüşürken izledin.
Heeseung soğukkanlılığını korumak için elinden gelenin en iyisini yaptı, "Benimle ilgilenmen iyi oldu."
"İyi," diye alay ettin ona cevap olarak, "ama bir dahaki sefere göğüslerimin üzerine yatmana izin verdiğim uzun bir gününde karşılığında kesinlikle bana bir şey yapabilirsin, kafan bu saçlarla ağır."
"Benden ne istersen, bunu telafi edeceğime söz veriyorum."
"Sonunda pişman olabilirsin."
Jay
"Hayır lütfen, göğüslerime uzanmaktan çekinme," diye alaycı bir şekilde konuştun, Jay mutlu bir şekilde bunu yaparken kendini rahat ettirdi.
"Pekala, eğer ısrar ediyorsan," diye alay etti sana cevap olarak, yüzünde olabildiğince geniş bir gülümsemeyle gözlerini karşılamak için başını çevirerek, "Eğer istersen bütün gece burada yatarım."
Başını hemen salladın, nazikçe Jay'in beline dokundun, "Bütün gece burada yatmana izin vermeme kesinlikle imkan yok."
"Ağır olduğumu mu söylüyorsun?" Jay sana şüpheli bir bakış atarak şaka yapmaya devam etti, "Eğer kiloluysam, seni rahatsız etmek için bütün gece burada yatabilirim."
Elin bir kez daha beline gitti, "Bahse girerim seni benden daha fazla rahatsız edebilirim."
"Bu bir meydan okuma mı?" Jay, göğsüne değmesi için hafifçe yuvarlanarak sordu, "Kimin daha sinir bozucu olabileceğini görmek için bana meydan okumak istiyorsan, çok tehlikeli bir oyun oynuyorsun."
"Sen orada yatarken ne yapabileceğimi bilemezsin."
"Eğer durum buysa, oyun devam ediyor."
Jake
"Sakıncası var mı?" Telefonunla arana bir kafa geldiğinde güldün, ekrana görüşünü mükemmel bir şekilde engelledi.
"Sadece gelip merhaba diyeceğimi düşündüm," Jake masumca gülümsedi, göğüslerinin ortasında kendini güzel ve rahat hissettirdi, "Bugün seninle fazla zaman geçiremedim."
Kaşların çatıldı, çeneni başının üstüne dayadın, "burada yatmak yerine yanıma uzanıp merhaba diyebilirdin."
Jake, "Bu o kadar eğlenceli olmazdı," dedi, "Memelerine ne kadar düşkün olduğumu ve onların da ne kadar iyi yastık yaptıklarını biliyorsun, daha önce hiç bu kadar rahat bir şey görmemiştim."
"Bundan daha rahat yerler düşünebilirim" yorumuna başını salladı.
"Hareket etmiyorum," dedi, tam olarak neyi ima ettiğini bilerek, "Seninle biraz zaman geçirmek istiyorum Y/N ve göğüslerinin üzerinde dinlenmek de tam olarak bunu yapacağım yer."
