Hot & Cold✅️(SaTzu)🔥❄️(gxg)TAMAMLANDI

7. Bölüm

Günaydınlar sevgili okurlar.🥰

Mutlu Pazarlar. 🙏

İyi okumalar dilerim.💚

***

Konuşmalarının üzerinden yarım saat geçmeden sözleşme hazırlanmıştı. Sana sözleşmeyi imzaladığında Tzuyu (çuvi) rahat bir nefes verdi.

Sözleşmede Sana'nın bilmediği bir şey vardı. Tzuyu sağlık sigortasını ikisi içinde başlatacaktı ama bunu Sana'ya söylemek istemedi çünkü kızın itiraz edeceğini biliyordu.

İş çıkışında Sana'nın beklemesini istedi Tzuyu, bu yüzden 5'e kadar dışarı çıkıp halletmesi gereken bazı işleri halletti ve geri döndü. Döndüğünde onunla ve Cheonsa(Çonsa) ile toplantı odasının önünde buluştu.

Tzuyu, Sana ve Cheonsa'ya eliyle işaret edip toplantı odasının yanındaki camdan mekana doğru takip etmelerini sağladı. Dikdörtgen ve küçük bir odaydı, kapının girişinde karşılıklı iki sandalye vardı ortalarında ise minik bir sehpa, hemen sandalyelerin arkasında bir masa, üzerinde bir laptop, masanın da arkasında odadaki tek duvarın önünde boydan kısa ama eni uzun kitaplığa benzer bir dolap vardı. Üzerine herhangi bir şey koyulabilecek şekilde boştu. Masanın altında kenarda küçük bir sehpa daha vardı orada da küçük bir yazıcı bulunuyordu.

Henüz odanın içine girmemişlerdi dışarıdan içini incelediler bir süre. Kapının dışında, sabit camın üzerinde bir isim etiketi asılıydı.

-Mütercim-

MİNATOZAKİ Sana

(Not: Mütercim, tercüman kelimesi kadar yaygın bir kullanıma sahip değildir ancak tercüman anlamına gelir. Bildiğim kadarıyla yeminli tercümanın bir alt kademesi gibi bir şey. Tercüman yazmak çok sıradan geleceği için bu kelimeyi kullanmak istedim.)

Sana adını gördüğünde heyecanlanmıştı Tzuyu'ye döndü.

"Be-benim odam mı?"

Tzuyu başını salladı sadece.

"Yeminli tercüman değilsin sanırım cv de öyle bir şey yazmıyor ama eğer öyleysen değiştirebiliriz."

"Ha-hayır henüz yeminli tercüman değilim doğru yazmışsınız, isim etiketinin hiçbir önemi yok. Bana bir çalışma alanı sağladığınız için teşekkür ederim." Sana Tzuyu'nin önünde eğilmişti. Tzuyu hemen kızın omzundan tutup onu kaldırdı.

"Hayır teşekkür edilecek bir şey değil bu, zaten olması gereken bir şey."

Sana kızın gözlerine dikkatle baktı.

"Ama sizin bunları bizzat yapmış olmanız ve bir sekreterin bana odamı göstermesi yerine sizin göstermeniz teşekkür edilecek bir şey ve şaşırtıcı..."

Sana konuşurken aydınlanma yaşıyor gibiydi. Tzuyu'nin neden bu kadar çok şeyi bizzat yaptığını anlayamıyordu. Ne değişmişti, gerçekten onun tercümanlığına ihtiyacı olmalıydı, ona kaybedilmemesi gereken bir şeymiş gibi davranıyordu.

Tzuyu ise kızdan böyle bir cümle beklemiyordu, o yüzden gözlerini hafifçe açtı ancak kendini hemen toparlamıştı.

"Şaşırtıcımı? Ah beni tanımıyorsun, çalışanlarımla her zaman ilgilenmişimdir. Her neyse artık evi gösterebilirim eşyalarını hemen toplayabilir misin?"

"He-hemen mi taşınacağız?" dedi Sana şaşkınlıkla.

Bir süredir şaşırtıcı şekilde sessiz duran Cheonsa ilk kez konuştu.