Hot & Cold✅️(SaTzu)🔥❄️(gxg)TAMAMLANDI

3. Bölüm

Günaydınlar mutlu pazarlar.🥰

Medya : Efendim medyada gördüğünüz Twice'ın yeni Japonca şarkısı ve bir şarkıya aşık olmak Twice'ı tanıdığımdan beri en çok yaptığım şey olabilir😍... (Şarkı Japonca çıkışlarının 5.yılını kutlamakla ilgili. Albümün adı Celebrate ve albüm içindeki diğer şarkılar  (bside'lar) henüz yayınlanmadı.)😊

Şimdi  bölümümüze geçelim umarım hoşunuza giden bir bölüm olur, hikayenin geneli çok uzun olmadığı için bazı şeyler hızlı gelişecek bu yüzden tuhaf  karşılamayın. 

Şimdi sizleri bölümle baş başa bırakıyorum. 😊

İyi okumalar dilerimm. 😊💚

***

Chou Tzuyu (Co Çuvi) asansörden indiğinde sekreteri telaşla oradan oraya yürüyordu, buz kraliçeyi gördüğünde hızla selam verip konuştu.

"Efendim toplantı çoktan başladı. Bayan Park sizi bulmamı söyledi."

Tzuyu şaşırdı.

"Ne? Ne toplantısı? Neden bana önceden haber vermiyorsun!?"

Sormasını rağmen cevap beklemeden odasına girdi ve yatak odasından, komodinde olan telefonunu aldı. Bir ton arama ve mesaj vardı. Kızlar ona nerede kaldığına dair bir sürü mesaj yollamışlardı ve iş grubundan Jihyo'nun geçen haftaki İngilizlerle bir toplantı daha olacağını mesaj attığını gördü. Hemen telefonu cebine koydu ve asansöre koştu. Toplantı odasının katına indiğinde odanın kapısından aynı anda Sana'nın çıktığını gördü. Kız ona tuhaf bir şekilde baktığında o, odaya girmek üzereydi. Kapı yarım açık olduğundan JeJiDaChae onları net şekilde görebiliyordu içeriden. Sana içeri girmek üzere olan patronunu kolundan yakaladı ve geri çekti.

"Bu haliniz ne, toplantıya bu şekilde mi gireceksiniz?" derken elini hızlıca Tzuyu'nin yüzüne doğru kaldırınca Tzuyu geriledi.

Ona vuracağını sanmıştı nedense. Sana, onun irkilmesine şaşırmış ve bir an suçlu hissetmişti ama hemen kendini toparladı. Kızın gömleğinin düğmelerini ilikledi ve gevşek kravatını düzeltti. Dünden beri üzerinde olan ve kırışmış takım elbisesi için yapacak bir şey yoktu ancak bu dokunuşlarla en azından ayrılık acısı çeken bir bankacı gibi görünmeyecekti ya da akşamdan kalma çapkın biri gibi...

"Şimdi daha iyi, makyaja gerek olmayacak kadar güzel olduğunuza şükredin yoksa bu halinizle adamları kaçırırdınız."

Sana içeri girerken Tzuyu şaşkınlığından ve kızın yüzünü o kadar yakından inceleme fırsatını 2. Kez yakaladığından biraz duraksamıştı (1.si dudaklarına bakıp iş yemeğini reddettiği gündü), birkaç saniye daha orada dikilip içeriden bir öksürük sesi duyduğunda toparlanarak toplantı odasına girdi.

Geçen seferle aynı oturma düzeninde oturmuşlardı. Toplantı devam ederken Tzuyu(Çuvi) oraya dikkatini verememişti bir türlü. Jihyo (Ciyo), herkesin duymasını umursamadan rahatça ona sordu, nasıl olsa adamlar onları anlamayacaktı.

"Neden telefonlarına bakmadın, dün sabahtan beri seni görmedik ve telaşlandık. Yine uyku ilacı mı kullandın?"

"Evet, uyumaya ihtiyacım vardı gece de kalkıp sabaha kadar çalıştım, telefon komodinde kalmış görmedim mesajlarınızı, üzgünüm."

"Önemli değil ama bizi telaşlandırmayı bırakmalısın Tzu(Çu)."

Tzuyu, Jihyo'ya başını salladı.

"Ayrıca 2 gündür yemek yemedin mi Tzu? Açlıktan bayılmaman bir mucize!"

Tzuyu, onun için endişelenen arkadaşlarına baktı ve Chaeng'e (Çeng'e) cevap verdi.