just far away

13 2 0
                                    

Kökler kelimenin tam anlamıyla toprak ve canlı arasında oluşmuş temeldir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kökler kelimenin tam anlamıyla toprak ve canlı arasında oluşmuş temeldir. Ağaçlar, bitkiler toprağa kök salmıştır. Bağları metrelerce uzunlukta olur. İnsanlarda toprağa kök salan canlıların başında gelir. İnsanların yaratılış teorilerinden biri onların topraktan gelme olduğunu söyler. Ağaçlar gibi toprağa kenetlenmeseler de içlerinde yaşarlar. Topraktan gelme ve toprağa gidecek olduklarını benimserler. Üstinsan ise bunları bilerek toprağa hep bir adım yakındır. Toprağı içinde taşır, kalbine vaad eder. Kalbine ve beynine işlemiş olan toprak onları yanında ister, çağırır. Üstinsan ise toprağa itaat eder ve sonuna yaklaşır. Ölümüne. Çünkü ölüm üst insanın eksik yanıdır ve ölüdüğünde her şey tamamlanacaktır.

Hayatımın her evresinde ölüme yakın olmak beni korkutmadı. Şikayet edebileceğim bir yaşantım yoktu ama beynime işlenmiş düşünceler eksikliğimin ölüm olduğunu söylüyordu. Bunu tekrarlıyor, bir sonraki girişime kadar asla susmuyorlardı.

On birinci girişimimden sonra bunu tekrarlaması bıraktım. Her intihar girişimi sonucu aynı bitiyordu. Gözlerimi bembeyaz bir odaya açıyordum. Abimin başımda beklediğini, gözlerinde oluşmuş acıyı görüyordum. Onun gözlerinde oluşan acı asla azalmıyor her girişimde artıyordu. Sonrası birkaç ay akıl hastanesi, rehabilitasyon ve evime dönüyordum. Abim

On dört yaşımdan yirmili yaşlarımın başına gelene kadar süren bu dönem aklımın sustuğundan değil abime daha fazla acı çektirmemek için uzun süreliğine ara verilmişti. Depresyon sürecini atlatamadığım için ve Ankara beni boğduğu için abim Umut ve sevgilisi Maya ile birlikte İstanbul'a uçuyorduk.

Umut hayatını zor da olsa kazanmıştı. Tamamen kendi çabalarıyla ayakta durup aileden uzakta hem beni hem kendini büyüterek çok büyük fedakarlıklar yaptı. Yaşadığım süreçler içerisinde bile her şeye rağmen beni ayakta tutan oydu. İki yaşımda beni kokan bezlerinden, beş yaşımda kabuslarımdan, on dördümde ilk başarısız girişimimden, yirmi birimde ise Ankara'dan beni çekip çıkardı. Bunları yaparken ise benden sadece sekiz yaş büyüktü.

Çocukluğundan beri her şeye göğüs gerdi. Her ne yaşamış olsakta birbirimize bağlanmıştık. Karanlığa gömülmek beni hiçbir zaman korkurtmamıştı, doğru. Ama Umut'suzluğa kucak açmak beni her anımda bir adım geriye çekerdi. Ve çekti de. Şu an hayatta olmamı Umut'a borçluyum. Bunu her ne kadar istemesem bile beni ayakta tutan kişiydi. Bunca zaman sırtına attığı yüklerin hesabını bana sormadı. Hem de suçlusu ben olmama rağmen bunu yapmadı. Umut fedakar biri, ben ise onu sonuna kadar sınayan bencilin tekiyim.

Ailemizden gelmeyen manevi destek yerine yollanan paralar bizi idare etti. Bizden farklı bir hayat sürmek istediklerinde abim on sekiz yaşındaydı. Üniversite'de ödev yaparak para artırıyordu. Yazılım bölümünden mezun oldu. Sonrasında gerçek paralar kazanmaya başladı. Varlıklı ailenin sadece gelen varlığı vardı elimizde. Umut hepsini değerlendirdi. Gurur yapacak hali yoktu. Kuramadıkları yuvanın cezasını parayla ödüyorlardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 28, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

acıyı öldür, acıyı yaşat.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin