Fake Boyfriend - Jikook

1. Bölüm "Çözülmesi gereken sorun."

Yorum sınırı: 80

Jimin sarı saçlarına şekil verdi. Normalde düz kullandığı saçlarını bugün dalgalandırmıştı ve açıkcası bu hoşuna da gitmişti. Aynadaki görüntüsüne karşı gülümsedi. Kapı çalındığında hemen odasından çıktı ve kapıyı açan annesinin arkasından gidip gördüğü bedenle gülümsedi.

Lisa sarı saçlarıyla kendisine bakarken annesinin yanağına öpücük bıraktı. "Görüşürüz anne!" Üniversite öğrencisi olmasına rağmen annesine her zaman bağlı bir çocuktu Jimin.

Evden çıktıklarında Lisa onun saçlarına yüzüne yansıyan beğeniyle baktı. "Taehyung bu saçına bayılacak!" Hoş Taehyung, Jimin'in yaptığı her şeye bayılırdı.

İkili beş dakika kadar yürüdükten sonra Taehyung'un evinin önüne gelmiş ve enerjik bir şekilde kapıyı bir sürü kez çalmışlardı. Çok beklemeden kapı açıldığında oldukça şık hazırlanmış bir Taehyung karşıladı onları.

Kahverengi saçları özenle düzleştirilmiş sanki bilerek yapılmış gibi alnına büyük bir uyumla dağılmıştı. Taehyung iki arkadaşında göz gezdirdi ve gözleri Jimin'i bulunca kocaman gülümsedi.

Yıllardır düz saç kullanan arkadaşının yeni yaptığı saç modeli hoşuna giderken beğenisini saklamaya gerek duymadı. "Tanrım damatlığımı giymeliydim. Buradan direkt nikah dairesine gidip evlenmeliyiz Jimin!" Hepsi onun bu dediğine güldüğünde Jimin yerinde olan keyfiyle "O da yarına kalsın hayatım." Dediğinde hep beraber durağa yürümeye başladılar.

Durakta otobüs beklemeye başladıklarında Taehyung aklına doluşan düşüncelerle arkadaşlarına baktı. "Sizce bu sene de bize rahat vermeyecek mi?" Jimin kimden bahsettiğini anladığında gülen yüzü soldu.

Tüm yaz kaçtığı gerçek yeniden başında belirmişti bir kara bulut misali. Yüzünde bıkkın bir ifade oluştu. "Geçen üç sene de olduğu gibi muhtemelen yeniden aynı şeyler olacak." Jimin konuştuktan sonra Lisa bardağın dolu tarafını göstermek ister bir şekilde "En azından seneye üniversite bitiyor ve ondan tamamen kurtuluyoruz." Jimin ve Taehyung başını salladı ve geçen birkaç dakikanın sonunda otobüs nihayet geldi.

Bahsettikleri kişi Min Yoongi dışında biri değildi. Üniversitenin ikinci yılından beri Jimin'i takıntı haline getirmişti. Kendisine göre bu bir aşktı ama üçlü kesinlikle bunun aşk olmadığına bir takıntı olduğuna inanıyordu. Jimin'in bütün çabalarına rağmen Yoongi asla uslanmamış hatta git gide daha kötü bir hale ulaşmıştı tavırları. Jimin ne yapacağını gerçekten bilmiyordu.

Sırf Yoongi yüzünden okul hayatı cehenneme dönmüştü. Okulda Yoongi'yi seven kız ve erkeklerin karışık olduğu kitle kendisinden nefret ediyor ve bunu her fırsatta belli etmekten de çekinmiyorlardı. Bu kadar nefrete maruz kalmak ise Jimin'in gerçekten hoşuna gitmiyor her ne kadar önemsemiyor gibi gözükse de tek kaldığında gözlerinin dolmasını engelleyemiyordu.

Okula geldiklerinde içinden senenin iyi geçmesi için dualarını etmeye başlamıştı ki karşısına geçen bedenle duaları baştan geri çevrilmişti. "Selam sarışın. Tüm yaz neredeydin tanrı aşkına?" Yoongi yeniden yüzsüz bir şekilde yanına geldiğinde Jimin yumruklarını sıktı.

Eğer şiddete karşı biri olmasaydı onu şuracıkta tüm okulun önünde dövebilirdi. Yine de sinirini içinde sakladı. Yoongi gülümseyerek ona bakarken ona zıt bir şekilde ifadesiz bir şekilde baktı yüzüne.

"Konuşmayacak mısın?" Yoongi Jimin konuşmadığında onun konuşmasını sağlamaya çalıştı. Jimin ise konuşmuyor bir umut gider diye bekliyordu ki Taehyung daha fazla dayanamamış ve arkadaşının kolundan tuttuğu gibi arkasına çekmişti. Şimdi Jimin'in bedeni Taehyung'un bedeni sayesinde örtülmüştü.