merhaba bu sefer beni üzdünüz, yok size mutlu giriş falan!! (lafım meclisten dışarı, bahsettiğim kitleden değilseniz alınmayın)
bu bölümlerin okunma, oy ve yorum dengesizliği aklımı uçurdu arkadaşlar babanızın hayrına bölüm yazmıyoruz burada? ghost okuyucu olup heves kıracaksanız gerçekten mekanınız burası değil haberiniz olsun. fice hiçbir destekte bulunmayıp gelip yeni bölüm nerede diye hesap sormayın, gerçekten yoruyorsunuz adamı uğraşmam ben sizinle
sookai'nin hikâyesinde uenoyama & mafuyu benzerlikleri görebilirsiniz, bizzat ilham aldım <3
♧Yazarın dilinden,
Genç oğlan dudaklarının arasına yerleştiği sigarayı yakacak gücü kendisinde bulamıyordu. Parmaklarının arasından sürtünmelerle tutuşacak kıvılcımı harmanlamak, ateşi sıfırdan bulmak kadar zordu gözünde. Dişlerini birbirine bastırıyor, çene hatlarının anbean belirginleşmesine vesile oluyordu. Yüzünü yalayıp geçen rüzgâr, saçlarını uçuşturdu ve derin bir nefesi içerisine çekti.
Bazı şeyleri yaşamaya gücünüz yetebilirdi ve bazılarına da gücünüzün yetebileceğini anca yaşadıktan sonra anlayabilirdiniz. O kendisini hep güçsüz olarak görmüştü. Dışarıya yansıttığı benliği ile iç dünyasındaki kişi, aynaların bile yanlış çarpıtacağı bir karmaşaydı. Kimse güçsüz doğmazdı ama o güçsüz büyümüştü. Bir çocukken fark etmişti içindeki eksiklikleri. Yetersiz hissediyordu, ruhundaki birkaç parça annesinin rahminde yok olmuşçasına kayıptı. Rol yapmaya başladı, insanların onu olduğu gibi tanımasındansa, tanıdığı gibi olmayı tercih etti.
Gitarla tanıştığında henüz on yedi yaşındaydı. Okulunun verdiği konserde üst sınıfların sahne alışı içinde birkaç kıpırtı uyandırmış ve hayatında ilk defa bir şey için isteğinin kavrulduğunu hissetmişti. Ona dokunmak, parmağında tıpkı büyüklerinin parmaklarında olduğu gibi basık çizgiler belirsin istiyordu. Ve başardı. Ailesinden ilk defa bir şey istedi, anlayışlı ebeveynleri sonunda oğullarının bir şeye uğraş gösterecek olmasının sevinci ile ona ilk gitarını aldı. Nasıl çalması hakkında bir fikri yoktu ya da nereden başlamalıydı hiç bilmiyordu. Sadece ilk defa gözleri alev kırmızısı gitarıyla ilk defa kesiştiğinde hiç parlamadığı kadar parladı ve onu hissetmenin tutkusuyla yapabileceği en absürd şeyi yaptı.
Okul grubunun baş gitaristi Choi Soobin'den yardım istedi. Namı fazla etik olmayan, hatta aksine gittiği sürece canına bile kıyabilecek bu çocuğun yanına giderken aklında dolaşan tek düşünce; gitar çalmaktı. Doğru düzgün düşünme yetkisi bile yoktu o an. Ailesi istese kolayca onu bir kursa yazdırabilirdi hatta daha iyi eğitimler almasına bile vesile olabilirdi ama hayır, bunlar genç çocuğun ruhunu besleyemiyordu. Onu sahnede gördüğü anda içinde oluşan kelebekleri anca o yaşatabilirdi. Evet, böyle düşünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mayıs sineği
FanficBen; gölgede kalmaya mahrum, kendi kurumuş yapraklarına mezarlık yapan bir saksının içindeki yeşermeyi bekleyen çiçektim ve güneş anca Hwang altında olduğu zaman açardı. [ hyunlix, yeongyu ] slow update! 01.12.2021, by jerome.