𝙎𝙢𝙞𝙡𝙚 ⚡︎ JiLix ⚡︎

15

Jisung kanalı değiştirip başını koltuğa yasladı. Buraya getirilmesinin ardından 5 hafta geçmişti ve Jisung bu evi de sahiplenmeye başlamıştı. Felix artık üst katlara da çıkmasına izin veriyordu, çünkü kendisi bazen eve gelemiyordu ve Jisung'un da aç kalmasını istemiyordu. Kendisi evde yokken mutfağa gidebilir, aç kalmazdı. Aslında başta sadece yemek yemek için yukarı çıkmasını söylese de sonradan vazgeçmiş, her yere gidebileceğini söylemişti.

Tabi ayağına karşılık..

Her ihtimale karşı önlemini almış, Jisung'un ayak bileğini fazla olmasa da incitmişti. Jisung arasıra yürümekte zorlansa da işlerini halledebiliyordu. Neyse ki şimdi nerdeyse iyileşmişti.

Jisung'un bulduğu bir şey ise alt katta ki odadan başka yatak odası olmamasıydı. Felix oturma odasında koltukta yatıyordu çoğunlukla, bazen de eve gelmiyordu.

Jisung televizyondan karşısına çıkan çizgifilmi izlerken kapı zili çalmıştı. İlk, yerinde ne yapacağını bilmez şekilde etrafına bakındı. Daha sonra seke seke kapıya gitti ve ekrandan gelen kişiye baktı. Felix'in sarışın arkadaşı gelmişti. Açmalı mıydı? Açmamalı mıydı?
O kararsızca düşünürken zil tekrar çalmıştı.

E zaten Felix kapıyı kilitleyip gitmişti, nasıl açacaktı? Hem gecenin bir vaktinde kim gelirdi ki?!

Jisung, sarışının gideceğini düşünüp tekrar seke seke oturma odasına döndü ve koltuğa oturup çizgi filmini izlemeye devam etti. Çizgifilm hoşuna gitmişti. Son 1 haftadır bunu izliyordu, alışkanlık olmuştur artık.

Kapı zili çalınca ofladı.

"Açmıyorsak evde değilizdir aptal!"

Başını iki yana salladı.

"Ben evde olabilir ama kapıyı açamam."

Göz devirip izlemeye devam etti. Arasıra kendini heyecandan kasıp ayağını acıtıyordu. Üstelik zil çalmayı da bırakmıştı. Çizgifilm bitince başka kanal açıp izlemeye başladı. Birkaç kanal daha değiştiğinde haber kanalına denk geldi. Saat sabah dörttü.Dışarıdan haber almak istiyordu. Birkaç öylesine haberden sonra bir soygun haberi çıktı.

'Gece saat 2 civarlarında monopoly bankasında büyük bir soygun gerçekleşti. Polisler bankanın etrafını sarmışken suçlulular kaçma girişiminde bulunsa da iki kişi tutuklandı. Polis amirlerine göre içeride birkaç suçlu daha vardı. Ekipler bankanın içerisinde ki sivilleri kurtarmak için çabalarken büyük bir patlama oluştu. 4 polis ağır yaralandı, bankanın içerisinde bulunanlardan 10 ölü, 8 ağır yaralı vardı. İçlerinden birkaçı çalışandı.'

Ekranda patlama olan yeri gösterirken Jisung aldığı elmasını ısırıyordu. Ekrana ölülerin fotoğrafları gösterilmeye başlayınca tam değişecekti ki tanıdık suratla ağzı kocaman açıldı.

"Ciddi misin?! Bu, bu nasıl- bu şaka olmalı! Daha bu sabah yanımdaydı!"

Gözleri kapalı bir şekilde başını iki yana sallarken gözlerinin önüne ekranda ki Felix'in fotoğrafı geldi. Daha bu sabah yanında olan kişi şimdi yoktu.

"Şaka mı?"

Jisung başını tavana kaldırarak kahkaha attı.

"Ondan kurtuldum mu?! Önce buradan çıkmak için bir yol bulmalıyım!"

Heyecanla ayağa kalktığında incinmiş ayağını unutmuş ve üstüne basmıştı. Koltuğa düşerken küfrediyordu.

"Hay ben böyle işin içine sıçayım."

Kahkaha atarak başını geriye yatırdı.

"Çok mu sevindin?"

Jisung'un gülüşü solarken Felix onun önüne geçmiş, gülümsemişti. İşte o kadar zaman sonra Jisung iliklerine kadar korktuğunu hissetti. Felix elini Jisung'un bacağında gezdiriken gözlerine bakıyordu. Jisung ise donduğundan gözlerini çekemiyordu.