skinnyfabs - happy
*
"Ben bir kulüp odasına uğrayıp gelsem? Dün orada tişörtümü unutmuşum da."
"Tamam, git sen."
Okuldaydık, beden dersindeydik ve hazır aklıma gelmişken gidip tişörtümü almak istemiştim. Bugün okuldan sonra kulüp yoktu, o yüzden şimdi alıp öğleden sonra da direkt eve gidebilirdim.
Hoca herkesi serbest bıraktıktan sonra hızla kulüp odasına doğru gittim. Herkeste buranın anahtarı vardı, bana da vermişlerdi. Anahtarı deliğe sokarken kapının kilitli olmadığını fark ettim, şaşırmıştım çünkü okul saatleri içinde buraya kimse girmezdi.
İçeri girmeden yavaşça kafamı kapıdan sokarken karşımda okul kıyafetleriyle yere oturmuş Baekhyun'u görmeyi beklemiyordum. Kulağında kulaklık vardı, gözleri kapalıydı ve gözlükleri vardı. Gözlük kullandığını bilmiyordum.
"Baekhyun?" dedim beni duymayacağını bilerek, sadece şaşkınlıktan böyle bir tepki vermiştim. Odaya tamamen girince bir süre gözleri kapalı halde yerde oturan kızıl saçlı çocuğu izledim, dersi vardı, ders saatinde burada ne yaptığını anlamadım.
Ona doğru birkaç adım attım, o kadar kendinden geçmiş bir şekildeydi ki, etrafında dolanışımı hissetmiyordu bile. Yavaşça yanına eğildim ve yavaşça koluna dokundum. "Baekhyun?"
Dokunuşumla yerinden sıçradı, yavaşça gözlerini açtıktan sonra yüzüme şaşkınca baktı. Kulağındaki kulaklığı çekip çıkardı, toparlanmaya çalışıyordu ama ben çoktan görmüştüm.
Gözleri kıpkırmızıydı.
"Ne işin var burada?" dedim, bir sorun vardı, mutsuz olduğu belliydi, saçma bir şekilde ben de bunu hissediyordum.
"Yok bir şey." dedi sakin bir ses tonuyla. Duyabileceğim en kısık tonda konuşuyordu ilk defa. "Neden buradasın, neden sınıfta değilsin?"
Kafasını iki yana salladı. "Önemli bir şey değil, sadece derse girmek istemedim." Yalan söylüyordu.
"Emin misin?" İnanmayarak söylediğimde kaşları çatıldı. "Bir şey yok, gerçekten. Sadece gider misin?" Gözleri kızarıktı ve yavaş yavaş yüzü de kızarmaya başlıyordu, yine de onu zorlayacak değildim. Yerimden kalktım ve dolabıma yönelip tişörtümü aldım. Onu daha fazla sinirlendirmemek adına bir şey demeden kapıya yaklaşırken Baekhyun'dan gelen hıçkırıkla duraksadım.
Baekhyun ağlıyordu.
"Baekhyun?" dedim yeniden yanına yaklaşırken, bu sefer tam karşısına oturdum. "Ne oldu?"
Cevap vermedi, birkaç dakika boyunca ağladı. Ben de bir şey demeden bekledim, bana git demediği için odadan çıkmadım, onunla konuşmak istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
stardust // chanbaek
Fanficelimdeki topu henüz karşımdaki çocuğa atmamışken, gözlerimi gözlerinden çekmemişken, diğer kulüpler hakkında hiçbir şey bilmezken ve en önemlisi ben toptan korkan salağın tekiyken. bu yaptığım en cesurca şey olabilirdi. "ben voleybol kulübüne üye o...