10.00

88 10 6
                                    

Beni sevdiğini söylüyorsun ve beni sevdiğini biliyorum. 

Ama benim gibi birini nasıl sevebilirsin ki? 

Bazı insanlar sizin için oksijen görevi görürdü. Onlarsız nefes dahi alamazdınız, aldığın nefesler ise size yalnızca acı verirdi. Normalde yaşam verecek olan nefes, sizi gitgide öldürürdü. 

Bazı insanlar uyuşturucuydu. Yalnızca bir maddeye, alkole bağımlı olamazdınız. Olmuyordunuz. Bazen bazı insanlar sizin için uyuşturucu olabiliyordu işte. Gitseniz doktora, der miydi acaba? Uyuşturucu bağımlılığınız olduğunda doktorlar zor da olsa bunun tedavisini yapıyordu. Peki gitseniz doktora, bir insana olan bağımlılığınızı da anlayabilir miydi? Edebilir miydi tedavi? 

Bir insana olan bağımlılığınız uyuşturucu bağımlılığı gibi bir şeydi bence. Onsuz nefes alamamak, ölecek gibi olmak. Her defasında daha fazla istemek. Ne kadar yakın olursanız olun asla yeterli gelmemesi. 

Tanıdık geldi mi? 

Bence tam olarak buydu, hatta çok daha güçlüydü.

Bir de anılara olan bağımlılığınız vardı. Ne kadar kendime söz verirsem vereyim olmuyordu işte, asla hikayenin kazananı olamıyordum. Eskiye sıkışıp kalıyordum her seferinde. Tam çıktım diyordum ve yine geri dönüyordum. Her şey paramparça oluyordu. En çok bir arada tutmaya çalıştığım şey paramparça oluyordu hem de. 

Marketten aldığım baget ekmekleri yan koltuğa koydum ve arabayı çalıştırdım. Trisha kahvaltı yapabileceğimizi söylemişti, düşününce iyi bir fikir gibi de gelmişti. Eğer beni evden kovmazsa. 

Kovmazdı, Zayn'in bunu yapacağını düşünmüyordum ama bugün ne yapacağını asla kestiremiyordum. Onu anlayabiliyordum da sanırım. Ben onun çevresinde, ona bakan her kızı, yanından geçebilen her kızı kıskanıyordum. Öyle bir fotoğraf görseydim eğer, kafayı yerdim herhalde. 

Kırmızı ışıkta durduğumda dikiz aynasından baktım kendime, berbat bir haldeydim. Sıfır makyajla çıkmıştım, sarı saçlarım doğal olarak tenimi olduğundan da soluk gösteriyordu. Saçlarım hala daha topuzdu ve yanlardan çıkan saç tutamlarıyla birlikte elektrik çarpmış gibiydim. Bir de yağmurda sırılsıklam olmamı sayarsak... Mükemmeldim, evet. 

Ama eve gidip de üstümü değiştirecek bir vaktim yoktu. Yanında olmak istediğim tek kişi Zayn'di şuan. Ne kadar çabuk gitsem o kadar iyiydi. 

Yeşil ışık yandığında ve gaza bastığımda, radyoyu da açmıştım bir yandan. En azından gidene kadar biraz enerji toplamam gerekiyordu. Zayn'in karşısına bu düşüncelerle çıkmamam gerekiyordu, zaten modu düşüktü ve ben daha da düşürmek istemiyordum. 

Şarkının sözleri arabayı sardığında ise eşlik ediyordum. 

Eğer benim yanımdan ayrılırsan, gitmene asla izin vermem.

Zayn'in partiden çıkışı aklıma geldiğinde ise kaşlarım çatıldı. Dışarıdayken ne zaman aklıma moral bozucu bir şey gelse istemsizce bunu yapıyordum. Sanki öyle olunca düşünemeyecek gibiydim. 

Eğer beni bıraksaydın psikopat olurdum. 

Şarkının ne kadar ben olduğumu fark ettiğimde "Sende sus artık be!" diye birden bağırarak kapattım. Sessizce gitsem çok daha sakin bir yolculuk olurdu kesinlikle. 

LOVE STORY | ZAYN MALİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin