İnsanlar oradan oraya koşturuyordu. Ortalık adeta cehennem yeriydi. Anneler çocuklarını korumak için kendini siper ediyor ve son nefeslerini veriyorlardı. Çocukları da onlarla aynı sonu paylaşıyordu. Kimseye acımaları yoktu. önlerine çıkan herkesin sonu oluyorlardı. İçleri saf kötülükle doluydu. Aldıkları komut üzerine Boyun eğmeyenlerin sonu olacak diğerlerini ise köleliğe mahkum edeceklerdi. İstediklerini alana dek durmaya niyetleri yoktu. Gökyüzü siyaha boyanmış. Tüm renkler canlılığını kaybetmişti. Halk boş bir çaba içindeydi. Kalan son güçleriyle savaşmaya devam ediyorlardı. Askerlerin hepsi ölmüştü. Elçiler ortalıkta gözükmüyordu. Erkekler güçlerini sonuna kadar kullanmaktaydı. Kurtulacaklarına dair umutları vardı. Ama Umutlarına sarılmaları onları kurtaramayacaktı. Onları kurtaracak olan seçilmiş çok uzakta her şeyden habersiz yaşamına devam ediyordu. Her şey onun içinde saklıydı. O içindekini fark edene kadar ülke sonsuzluğa mahkum olacaktı. Anahtar seçilmişti. Hapsoldukları cehennemin kapısını bir tek o açabilirdi. Artık tek çare seçilmişin onları bulmasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRILMAYAN DOĞRULAR
General FictionHer şeyden habersiz kendi kurduğu küçük dünyada yaşayan Daisy çeşitli zorluklara maruz kalacaktır. Bunların bir sınav olduğunu bilmeden kurtulmaya çalışacaktır. Tam her şey güzel olacak dediği anda hiç bilmediği bir ülkenin kurtuluşu için seçilmiş...