İlk ihanet

8 0 0
                                    

Küçüklüğümden beri annem hep bana kendinden başka kimseye güvenme derdi.Haklıydı insan en çok kime güvenirse kimi severse sonrasında üzülen ve yüzüstü bırakılan yine kendisi oluyordu.Ne zaman bu böyle yapmaz o öyle yapmaz deseniz sizi arkanızdan vurup gidiyorlardı.
Köşede bir yerde oturmuştuk evi inceliyordum.Dans eden vardı,şarkı söyleyen vardı ne ararsan vardı ama açıkçası çok karışıktı.Yanımıza tepsi ve içeceklerle görevli biri geldiğinde "içecek istermisiniz" diye sordu. Kendime göre bir içecek aldım,Ateş de almıştı. "Ben bir telefon konuşması yapacağım sen takıl kendine göre" dedi. "Tamam" dedim. Hiç tanımadığım birinin evine gelmiştim ve beni burda yalnız bırakıyordu,mükemmel.İçececiğimi içerken biri oturduğum yerde tam dibimden geçip içeceğimi üstüme döktü. Sonra da hızlıca gitti.Üstüm hep ıslanmıştı lavaboyu bulmak için evi araştırdım olduğum katta yoktu üst kata çıktım iyice ıssızlaştı.Lavaboyu bulup üstümü peçeteyle sildim tam çıktım iniyordum ki yanıma Beste geldi "aa Pamira neden bu kattasın?" "Biri üstüme içeceğimi döktü bende alt katta lavaboyu bulamayınca işte buraya geldim" "anladım ama böyle durulmaz ki havada soğuk hasta olabilirsin gel ben sana kıyafet vereyim" "yok çok teşekkür ederim" "ya olur mu öyle bir şey gel hadi" "bir daha sana nasıl geri vereceğim?" "Vermezsin olur biter" haklıydı hasta olabilirdim dediğini yapıp arkasından Besteyi takip ettim.
Ateş
Önüme bir anda güzel giyinmiş süslenmiş halle gelince baya şaşırdım ama ne kadarda şaşırsam da belli etmedim.Doğumgünü partisi ona ilk ihanetimin günü,ilk sırtından bıçaklayışım umarım bu yükün üstünden kalkarsın Pamira.
Bugün kötü bir gündü.Nasıl ihanet edecektim bilmiyorum üstelik kötü bir ihanet.
*
"Ben bir telefon konuşması yapacağım sen takıl kendine göre" birazdan yaşanılcaklar için çok özürdilerim Pamira...
Onu orda tek başına bırakmıştım,bu yabancı kötü insanların olduğu yerde..
"Alo" dedim.
"Ne zaman iş halledilir"
"Dediğiniz gibi oldu içecek üstüne dökülünce üst kata çıktı Beste kıyafet verince de kıramadı şimdi giyindi çocuk gidebilir"
Kapının önündeyim çocuk odaya girdi,kapıyı dinliyordum.. hiç bir mudahele yapma hakkım yoktu. "Naber güzellik?" "Çıkıyorum odada yalnız başına kalabilirsin" kapıdan uzaklaştım ama kapıyı kilitlemiştim,çıkamazdı... "kapıyı aç çabuk sen kimsin?" Çocuk bir şey demedi cam sesi duydum.
"Üstüme yürürsen böyle olur kimse bulaştığını bilerek yanıma geleceksin" dedi Pamira. Biraz durdu ne diyecekti yada ne yapacaktı nasıl kurtulacaktı tek başına.
"Yaklaşma bana öldürürüm seni"
"Yaklaşma"
"Yaklaşma diyorum pislik"
Dayanamadım girdim odaya o pisliği elim yorulana kadar dövdüm.
"Ateş Ateş çok çok teşekkür ederim bu pislik bu"
Ne acımasızcaydı insan katiline sarılıyordu.
"Duydum Pamira duydum anlatma gidelim buradan"
Arkadan çocuğun bana "sen" diyince lafını devam ettirmesin diye bir yumruk daha attım,iyice baygınlaştı.Pamirayı aldım neye uğradığını şaşırmıştı sıkıca kucakladım onu,herkes bize bakıyordu umrumda değildi.Arabaya taşıdım Pamirayı arabayı çalıştırıp eve sürdüm.
"Özür dilerim"
"Ne için özürdiliyorsun?" Diye sordu. Her şey için.
"Seni oraya getirmem büyük hataydı"
"Oldu bitti Ateş ben onu orda bitirirdimde anlık şoka girdim"
"Anlıyorum"
"Anlayamazsın"
"Haklısın" ne desen haklısın,ilerde ne dersen haklısın.
Eve geldiğimizde değnekleriyle ona yardım ettim yarından sonra kendini hazır hissederse değnekleri bırakabilirdi.
"Bugün beni kurtardığın için tekrardan teşekkür ederim"
"Etme teşekkür görevim bu benim"
Bir şey demedi. Odasına geçerken "iyi geceler" dedi.
Gecelerim iyi değil Pamira uyuyamıyorum mesela düşünmekten kafamı yiyeceğim mesela bu kafayla sonum ne olur bilemiyorum mesela...
"İyi geceler" dedim.
Bende odama gittim kendimi hiç iyi hissetmiyordum ama bu göreve girdiysem çıkamazdım.Gecelere kadar uyumadım ama en sonunda uyuya kalmıştım.
Pamira
Dünden sonra bugün daha iyiydim hem fiziksel hem ruhsal sağlık olarak.Ayaklarım iyiydi bence artık işime başlayabilirdim.Okul desen kaç gün oldu gitmeyebilir sanırım üniversiteyi donduracaktım evet bence dondurmalıyım.
Hayret Ateş uyanmamıştı,şaşırtıcı dedim içimden uyandırmak ve uyandırmamak arasında kaldım ama uyandırmadım çok masum uyuyordu,kahvaltıyı hazırlayana kadar uyanır diye düşündüm ve kahvaltılıkları masaya taşıdım ocakta karışık bir şeyler pişiriyordum "ne yapıyorsun bakalım" bir anda irkildim ve çok korktum "aniden ne gelip kulağıma yaklaşıyorsun be salak ödüm koptu"
"Ödün kopsun diye yaptım zaten" dalga geçer gibi güldüm."niye uyandırmadın beni?ben uyandırdım seni kaç kere?"diye sordu "Hiç uyumamış gibi uyuyordun uyandırmak istemedim" konuyu değiştirdi. "Yardım edilcek bir şey varmı?" "Tabakları taşımadım onları taşı çatal bıçak koy"
"Emrine amadeyim Pamira hanım"
"Güzel" dedim ve güldüm oda güldü.
Kahvaltı masasına oturduğumuzda yemek yerken söze başladım bence zamanıydı.
"Ben işe başlıyorum bugün"
"Saçmalama"
"Pardon?"
"Kızım daha yeni iyileştin ne işi paramı yok koskoca baban var ben varım"
"Sizin paranıza kalmadım kendim çalışıp paramı kazanırım ve bugün işe başlayacağım nokta." Biraz sert çıkıştım galiba Bir süre bir şey demedi "peki sen nasıl istersen" dedi. "Sen gelecekmisin?" "Mecbur"
"Gelme Ateş" "ya sana bir şey olursa? Ya takip ediliyorsan?" "Kendimi koruyabiliyorum" "gördük nasıl koruduğunu" haklısın sakat kalabilirdim.
"O zaman gelir bir yerlerde oturup takılırsın"
"Öyle zaten"
"İyi"
"İyi"
Masayı beraber topladık ve biraz telefonlarda takıldık -her zamanki gibi meşhur L koltuğumda-
"Hadi kalk" dedim.
"Nereye"
"İşe gidicez ya Ateşcim"
"Hee doğru tamamen unutmuşum"
"Hazırlan bende hazırlanıyım"
Odama geçtiğimde güzelce giyinip güzelde makyaj yaptım kapımı geri açtığımda Ateş çoktan hazırlanmış koltukta yayılıp yatıyordu.
"Hadi kalk ben hazırım" dedim.
"Alt tarafı işe gidiyorsun bu kadar süslenmene ne gerek var"
"Sanane ya sen işine bak"
"İşim sensin, falan diyomuşum şaka tabi"
"Şaka olsun bi zahmet" dedim.
Son kez evi kontrol edip kapıyı kilitledim ve çıktık.
Değneklerim artık yoktu rahatça yürüyebiliyordum.
"Hadi binsene arabaya" diyip bana baktıktan sonra yan koltuğuna baktı.
"Ne arabası" diye yanıtladım.
"Nasıl ne arabası ne ile gideceğiz?"
"Yürüyerek"
"Araba varken ne gerek var?"
"Yakın çünkü"
"Yakın olsun araba varken yürümeye gerek yok hadi atla"
"Keyfin bilir"
"Keyfim bilir tabi"
"Çok havalısın ya"
"Bilmediğim şeyler söyle"
Ya bu kadarda övmezsin be kendini,bir şey demedim arabayı çalıştırdı 15 dakikada varmıştık yürüyerek bi yarım saat ama zaten insan günlük olarak an az yarım saat koşu yapmalı yarım saat te az gerçi, aman kendi kendime neler düşünüyorum kapımı açtığımda kafenin önünde durmuştuk.
"Sen arabadamısın?" Diye sordum.
"Yok geliyim senle sonra geçerim arabaya."
"Tamam ben şimdi müdürün yanına gidiyim geldiğimin haberini veriyim birde çalışma saatlerini alıyım"
"Sen şöyle yap,benim ilk müdürle özel bir şey konuşmam lazım onu konuşuyum sonra sen gel"
"Ne konuşacaksın müdürle?"
"İyiki özel dedim be kızım"
"Bende geliyim bir şey olmaz" dedim. Ne konuşabilirlerdiki ben olmadan benim müdürümle?
"Gelme zaten iki dakikacık"
"İyi tamam bekliyorum"
*
"Gidelim hadi müdürünün yanına"
"Ne konuştunuz bu kadar çabuk"
"Özel özel" dedi ve arkamdan yavaşça iterek müdürün odasına geldik.
"İyileşmişsin güzel kızım çok sevindim güzel güzel çalışırsın inAllah"
Bu müdür benle neden bu kadar güzel konuşuyordu?
"Evet çok teşekkür ederim artık buradayım zaten ama bir şey soracağım"
"Tabiki buyur kızım"
"Çalışma saatleri nedir"
"12.30,'dan 3.30'a kadar"
"Çok az çalışılmıyormu 3 saat çok aşırı az"
"Yok kızım bizde böyle hadi işinin başına"
"Teşekkür ederim" diyip Ateşle odadan çıktık.
"Sencede çok az çalışılmıyormu bu kadar saate bu para"
"Ne güzel işte güzel güzel çalış"
Önlüğümü alıp üstüme giyip arkamdan bağladım.
"Ben şu kenardaki masada oturuyorum bir şey olursa bir şeye ihtiyacın olursa ordayım yani"
"Tamam" dedim.
Masalardan birine siparişini getirdim.Çocuk "numaranızı verseniz konuşsak?" Diye sordu.
"İyimisin kardeşim sen burda numara falan yok defol"
Kovulmassam iyidir..
"Müdürüne şikayet edeceğim seni göreceksin"
"Sen kimi kime şikayet ediyorsun kardeşim?"
Ateş?
"Sanane sen kimsin?"
"Kimsem kimim defol buradan gözüm görmesin seni" çocuklar hızlıca çekip gittiler.
"Ne dediler sana?" Diye sordu.
"Numaramı istedi"
"Beğenmediğin için mi vermedin?"
"Evet" tabiki hayır saçmalıyorsun numaramı kimseye vermem,ama seni gıcık edebilirim.
"Her beğendiğin numaranı isteyenlere numaranımı verirsin?"
"Evet neden bu kadar şaşırdın?" Oh iyice şaşır bu şaka biraz daha devam edebilirdi.
"Hiç"
Geri yerime dönüp siparişleri aldım bu cafenin hem dışı hem içi vardı. Dışına getiriyordum ki Ateşin önlükle sipariş taşıdığını gördüm.
"Ateş ne yapıyorsun?"
"Nasıl büyülediysen bende kendime Ateş ne yapıyorsun?kendine gel diyorum."
"İltifat olarak mı algılayayım?"
"Nasıl algılıyorsan algıla beni böyle biri görmesinde"
"Hadi bakalım naş naş sipariş masasına"
"Hay hay" diyip masaya sipariş getirdi.
Hayır hayır kızla konuşuyordu ben bittim Ateş başladı diye düşündüm kız numarasını istemediyse neyim siparişleri taşıdıktan sonra yollar kesişti.
"Noldu kızı mı beğendin?" Diye sordum.
"Güzel kız numaramı verdim belki konuşurum"
"Konuş konuş güzel kız" iğrenç konuşunca eline ne geçecekse?
Cafede günümüz sorunsuz geçiyordu.
"Bittimi?" Diye sordu Ateş baya yorulmuştu.
"Bitti"
"Oh ne güzel çok yoruldum"
"Belli"
"Sen yorulmadın mı?"
"Alt tarafı 3 saat çalıştık Ateş ben daha fazlasına alışığım"
"Doğru sende haklısın"
"Eve mi gidiyoruz?" Diye sordu.
"Sahile gidebiliriz aslında"
"Olur gidelim"
Arabaya bindiğimizde sahile doğru gidiyorduk.
"Hava çok soğuk ya dondum"
"Dur klimayı açıyım"
"Hayır demem"
Sıcak klima üflediğinde rahatladım ama dışarı çıkınca yine donucaktım.
"Ateş ben üniversiteyi donduruyum diyorum"
"Pamira okumalısın,ama dondur baban seni özele verecek zaten"
"Pardon? Ben neden bunu bilmiyorum?"
"Pot kırdım demekki"
"Gitmem özele falan"
"Babanla biraz konuşsan,biraz baba yerine koysan keşke inan bana baban baba olabilmek için çok uğraşıyor"
"Tavsiyen için teşekkür ederim durum güncellenince bakarım"
"Babana bir şans verebilirsin Pamira."
Bir şey demedim sahile gelmiştik.
"Ben sıcak bir şeyler alıyım geliyim" dedi.
"Olur al gel"
Ateş
İkinci ihanet,bu sefer gerçekleşecek yüzlerce binlerce sonsuzlarcakez özürdilerim Pamira.Olurda bir gün öğrenirsen bana istediğini yap ölüden bir farkım yok zaten
Bankta oturmuş beni ve kahvesini bekliyordu gözlerimin önünde yaşanacaklara göz yumacaktım ona gözükmeden izleyecektim.
Sen buraya ona ihanet etmek için gönderildin Ateş duygusallaşma.Diye düşündüm ve orda olayın yaşanmasını bekledim duygusuzun tekiydim.Pamirayı çok düşünüyordum ama düşünmemem gerekir bu yüzden Pamira konusun da hissizleşmem gerekirdi.
"Bu önceki gibi olmasın onun yanına neden gittiğini unutma önceki gibi durum yaşanırsa ne olur biliyorsun"
"Bu sefer karışmayacağım nasıl istediyseniz öyle olacak zaten kıza zarar gelmeyecek."
"Aferin sana böyle devam"
Telefonu kapatıp cebime koydum Pamira etrafına baktım Ateş nerde diye düşünüyordu kesin saklandım beni görmedi.
Yüzü gözükmeyen maskeli adam Pamiranın çantasını çekiştirdi Pamira bağırdı ama sonrasında güçlü bir tekme atıp adamı yere yığdı ve kaçtı adamda arkasından koştu pamirayı yere itti tekme atıp çantanın içinden bir şeyler alıp gitti.
"Kıza zarar gelmeyecek demiştiniz?"
"Bu seni ne ilgilendirmiyor işin olmayan şeylere burnunu sokma"
"Ben nasıl dediğinizi uyguluyorsam sizde ne dediyseniz onu yapacaksınız artı bir şeyler eklemeyceksiniz yoksa çıkarım burdan"
"Dediklerimizi yapacaksın ve tamam senin dediğin gibi olsun"
Pamiraya önemli bir şey olmamıştı karnına darbe yemişti.Çantasına bakıp etrafına baktı gitmedim yanına, gitme şansım vardı şuan onu alıp eve götürmem lazımdı ama yapmadım acı çekişini izledim çantasını alıp yürüdü arkama  dönüp arabama bindim ve arabayla tur attım,zaman geçsin diye.Artık böyle olacaktı işte. Duygusallık olmayacak.Duygusallığa zaman ve yer yok. Kendime "Ateş ne yapıyorsun?kendine gel." Demeyeceğim neysem o olacağım.

PamiraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin