5 : "Kayıp Kolye"

8 1 1
                                    

Canım Edam'a özel paylaşılmış bölüm.

Defalarca tıklatılan kapı sesiyle gözlerimi araladım. Battaniyeyi üzerimden atıp doğruldum ve komodinime uzanıp telefonumun ekranına baktım. 20:30. Bu saatte kimin gelebileceğini düşünerek kapıya doğru ilerlerken aynadaki yansımamla karşılaştım. Birine gözükebilecek halde değildim. Arkamı dönüp hızlı adımlarla banyoya ilerledim. Yüzüme hızla su vurup saçımı açtım ve tekrar hızlı adımlarla kapıya ilerledim. Kapıyı kendime doğru çektiğimde Kayranın beni süzen gözleriyle karşılaştım.

"Bu seferde akşam uykundan mı uyandırdım?" Gülümsedi.

"Önemi yok. İyi ki uyandırmışsın gece yatamazdım" Dudaklarım kıvrıldı. O da karşılık olarak kafasını sallayarak dudaklarını kıvırdığında ne yapacağımı bilemeyerek yine öylece dikildim. Sanırım bu sefer ben konuşabilirdim.

"Umarım dün akşam güzel zaman geçirebilmişsinizdir. Yağmur yağmış gece." Kafasını hafifçe sallayarak dudaklarını araladı.

"Sen olsaydın daha güzel geçerdi ama." Dediğiyle gözlerim gülümseyerek ona döndüğünde oda dudaklarını kıvırdı. Neler oluyordu? İki gün önce tanışmıştım onunla. Bir şeyler olması gerektiği gibi miydi ki? Fazla üstünde durmayacaktım. Üzerinde durmam gereken başka şeyler vardı. Dün gibi.

"Yağmur severiz ama çok bastırınca annem teyzemlerde kalmamızı istedi. Yeni geldik. Ve güzel geçti ama yine de seninle de bir yemeğe çıkmayı istediğini söyledi annem. Bende aynı şekilde." Yine aynı bakışı yolladığında kafamı çevirdim ne yapacağımı bilemeyerek.

"İlk önce dünü konuşsak ben daha rahat hissedeceğim aslında. Ondan sonra yemeğe çıkarız tabii. Neler olduğunu ögrenirsem yani" Kafasını anlayışla salladı sonra sanki olanlara anlam veremiyor gibi kafasını iki yana salladı hafifçe.

"O kadar karışık şeyler mi söz konusu bu kadar anlatmakta zorluk çekiyorsunuz? Benim hakkımda bir şeyler dönüyor ve ben bilmiyorum."

"Yine seni anlıyorum ama sende beni anla Işıl. Emin ol ki kolay bir şey olsa ben seni bekletmek istemezdim ama.. Böyle işte.." Onu da anlamaya çalıştım. En azından deneyecektim. Üzerine gitmek istemezdim. Kafamı salladım ona bakarak.

"Anlıyorum sorun yok. Sabırsız bir kişiliğim var ama Sultan Teyzemin hatrına sorun yok" Gülümsedim. Küçük bir çocuk gibi hafifçe dudaklarını büzdüğünde bende gülümsememi sildim.

"Kırıldım. Ayıp oldu birazcık" Mahcup bir şekilde dudaklarımı araladım.

"Öyle oldu dimi. Kusura bakma ben şey olunca-" Güldüğünde cümlemi devam ettirmeyip ona baktım.

"Sorun yok Işıl şaka sadece. Böyle dudak büzmem işe yarıyor bazen demek ki. Kullanılır." Bende gülümseyerek karşılık verdim.

"Kullanılır ama benim duygusallığımı kullanmamılısın. Kırıldım. Ayıp birazcık." Gülerek kafasını eğdiğinde onu izledim. Hayır izlememeliyim. İki gün önce tanıştık. İki gün önce. Sultan Teyzenin oğlu.

"Kullanmam Işıl. Tabii ki yine sorun yok." Gülümsedi. Bende gülümsedim. Benle konuşan Kayra ve dün babasıyla konuşan Kayra arasında büyük fark vardı. Bakışlarına kadar.

"Yeni kalkınca böyle kafam dağınık oluyor kusura bakma lütfen. Kapıda kaldın" Aniden kaşlarını çatarak bakışlarını kolunda ki saate çevirdi.

"Ben konuşmaya dalmışım. Bir şey getirmiştim sana." Kafasını iki yana sallayarak elini cebine götürdüğünde onu izledim. Beyaz minik bir paket çıkardığında hafifçe kaşlarımı çattım.

Gözlerini bana çevirip birkaç saniye baktı. Ne diyeceğini bilemedi ya da demek istemedi. Paketi bana uzattı.

Dudağımı büzüp paketi elinden aldım yavaşça. "Nedir bu?"

"İlk önce aç istersen" Kafamı sallayarak paketi açtım. Parmağımla içindeki şeyi alıp avucuma koyduğumda kaybettiğim kolyem olduğunu gördüm. Ağzım kulaklarıma gerçekten varmıştır diye düşünmeden edemedim.

"Şaka yapıyorsun Kayra!" Ağzım açık kaldığında gülmeye başladım. Kafamı kaldırdığımda gülerek beni izlediğini gördüm.

"Ben bunu.." Devam edemedim sevinçten.

"Bir hafta kadar önce kaybetmişsin. Çok ağlamışsın. Senin için anlamını bilmiyorum ama belki konuşacağımız zamana kadar seni mutlu tutar diye senin için aradım ve buldum." Kafamı gülerek salladım.

"Babam ben küçükken benim için yapmıştı. Boynuma astığından beri bir kere bile çıkarmamış gözüm gibi bakmıştım ama bir kaç gün önce düşürmüştüm." Anlık olarak hüzünlensemde kolyemin bulunmasının sevinciyle tekrar gülümsedim. Ne yaptığımı bilmeden sarılmak için hızla bir kaç adım attım ama burnuma gelen kokuyla burnunun dibinde duraksadım.

Yanlış bir pozisyonda duraksamıştım..

Burun burunayken tek düşündüğüm kokunun tanıdıklığıydı. Kafamı kaldırdığımda çok daha yakındık. Yüzümü inceledi. Aklım geçmişe gittiğinde anın yakınlığı kafamı karıştırıyor kokuyu anımsayamıyordum.

"Kokun.." Dedim. "Çok tanıdık." Yutkunduğunda oda başka noktaya bakmıyordu ama sanki yanlış bir şey yapmıştı. Yine de öylece bana bakmaya devam ediyor, geri çekilmiyor, bir şey demiyordu.

"Gerçekten Kayra.." Dedim bir adım geri çekilerek. "Bizim geçmişte ki tanışmışlığımız nedir? Konuşmanın zamanı geldi"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 10, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Diğer YarımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin