Kumar banginho

Ryujin?

Sabah Chan'in kolları arasındaydım. Kolunu yavaşça itip yataktan kalktım ve mutfağa gittim. Ne yapabilirim diye düşünürken aklıma pankek yapmak geldi. Malzemeleri hazırlamaya başladım. Pankek harcı hazır olunca tavaya yeteri kadar yağ koydum ve pankekleri pişirmeye basladim. O sırada arkamdan Chan bana sarıldı. Kafamı arkaya yatirdim ve "günaydın" dedim. "Günaydın güzelim". Bir yandan Chan'la konuşuyor diğer yandan pankekleri pişiriyordum. Dün olanlardan sonra Chan'a kendimi daha yakın hissediyordum. Pankekler pişince sofraya oturduk. Hem sohbet edip hem yemek yiyorduk. Kahvaltimiz bitince sofrayı beraber topladık ve oturma odasına geçtik. Bu sefer fantastik bir film açtık ve gerçekten çok güzeldi. Derken Chan'a bir telefon geldi."Alo...........Hmm..............evet evet.....bekliyorum"Chan'a soran gözlerle baktığımda "Hyunjin'in kardeşi ve sevgilisi gelecekmiş." dedi. "Anladim" hadi giyin dediğinde hala pijamalarla durduğumu fark ettim. Hızla giyinip geri aşağı indim. 10-15 dakika sonra zil çaldı. Hızla kapıya gittiğimde hiç görmek istemediğim bir yüzle karşılaştım. RYUJİN'İN BURDA NE IŞİ VARDI ?!
Olabildiğince bozuntuya vermeden içeri buyurdum sonra da Chan'ın yanına oturdum. Ryujin de bunu beklemiyor olacak ki bana boş boş bakıyordu. İkilinin bizi fark etmemesi için ve Ryujin'le rahatça konuşabilmemiz için çay isteyip istemediklerini sordum herkes istediğini belirtince Ryujin'i bana yardım etmesi için cagirdim. "Evet artık konuşabiliriz" "Seninle konuşacak bir şeyim yok Minho" oh bu kız gerçekten sabrımı zorluyordu ama katlanmalıydım. "Ne işin var o zaman burada" "Bir bakıma aynı nedenden ama ben kumarda kaybedilmedim Minho sadece aşk karşısında kaybettim." Sakin ol Minho sakin ol. "Farkındaysan kaybedilmesi ben seçmedim aksine beni babam bıraktı. Babamın küçük değerli bebeği olmadığım için özür dilerim" diyip dudaklarını buzdüm. "Neyse şimdi bana yardım et." Diyip işe koyuldum. Birbirimizi yakmadan ve pataklamadan çayı halledebildik, sonunda. Sonra içeri götürüp sohbet etmeyw başladık
Gittiklerinde Chanla oturduk. Hiçbir şey yapmadık sadece oturduk. Kafamı Chanın omuzuna koyup gözlerimi kapattım.