4.

1.9K 125 9
                                    

Taehyung~

Şehrin neredeyse sınırında olan iki katlı, kafenin önüne vardığımda dudaklarımı büzüp ıslık çaldım. Vay canına!  İlk defa böyle büyük bir kafeye giriş yapacaktım.

Buraya iş görüşmesi için gelmiştim. Şayet işe alınırsam Bay Jeonun çocuklarına bakıcılık görevlisi olarak çalışacaktım.

Annemin ve babamın vefatından sonra yaşadığımız ev otomatik olarak bana devredilmişti. O ev benimdi, ama kim söyleye bilirdi ki ömrümün sonuda kadar o evde yaşamalıydım? Hiç kimse! Çünkü o lanet evde hiç kimse yaşayamazdı. Tavanda asılan loş ışık, kapıların cığırtısı, mutfakta damlayan su sesi. Oh siktir! Bunun düşüncesi bile oldukça canımı sıkıyordu.

Jiminin bana sunduğu iş çok kolaydı ve maaşıda yeni bir ev satın almak için çok uyğundu. Bu işi gerçekten çok istiyordum. Bay Jeonun gözüne iyi bir bakıcı görünmek için, elimden geldiğini yapacaktım.

Düşüncelerimden sıyrılıp cebime sıkıştırdığım telefonu çıkardım. Telefonun kenarında kalan küçük noktaya bastığımda karşılaştığım şeyle kafama vazoyla vurulmuş gibi sarsıldım.

Aman Tanrım!

Bay Jeonun  uyarısı üzerine geç kalmamalıydım. Lakin, saat dördü
geçiyordu ve ben geç kalmıştım.

Telefonumu çıkarttığım cebimden telaşla geri yerleştirdiğimde kafamı etrafımı kontrol etmek için göz gezdirdim. Lakin kimse yoktu, ıssız bir ada gibiydi burası.

Saçlarım rüzgar yüzünden, bir yaprak misali yüzüme siper oluşunu ve ayaklarımın bedinimin altında lâstik gibi titrediğini umursamadan kafenin girişine doğru koşar addımlarla yürüdüm. Ayakkabımın topuğu zeminin yüzeyiyle temas ettiğinde çıkan sert ses kulağımda uğulduyordu. Kanım fokur fokur kaynıyordu.

Ağır kapıyı iki elimle zorla itekleyip içeri girdiğimde ağzım şokla aralandı.
Midemde heyecandan dolayı oluşan sızı aniden ortadan kaybolduğunda, kaşlarım havalandı.  Bakışlarımı telaşla etrafa gezdirdim. Lâkin kafede hiç kimse yoktu, etraf sanki sessizliğe yenik düşmüştü.

Duvarda rengi solmuş tablolar, yırtılmış duvar kağıtları ve boş masalar. Bunlar her şeyin kanıtıydı, ya Bay Jeon bana adresi yalnış yollamıştı yada ben yalnış gelmiştim. Başka bir sebebi yok-

"Geç kaldın, Kim!".Arkamdan duyduğum sert ses kulaklarımda uğuldarken, yüzüme tokat yemişim gibi sarsıldım.

Ses çok erkeksiydi...

Gerginlikten midem kasılıyordu, bedenim alev alev yanıyordu. Yüzünü görmüyordum, lakin sesinin tonu sert ve bir o kadarda sinirli çıkmıştı.

Gergince yutkundum ve orada dikilmeye son verip kafamı korkarak arkama çevirdim.

"Merhaba Bay Jeon".  Bakışlarımı çevirdiğim yön çok farklıydı. Oturduğu yer çalışma odasına benziyordu. Boydan boya odanın sağından soluna doğru uzanan ahşap kitaplığın raflarında tonlarca kitap sıralanmıştı. Burası kafeden çok kütüphaneyi  andırıyordu.

Masanın hemen arkasında deri koltukta oturan Jeon Jungkook, özenle taranmış ve şekillendirilmiş parlak saçlarıyla beni umursamadan dosyalarla ilgileniyordu.

"Kapını kapat!". Bana cevap vermek yerine, bu şekilde yükselişi tüylerimi diken diken etti. Yanağımın içini kemirerek, kapıyı kapattım ve tekrar onun tarafa döndüğümde çakmak gibi parlayan kahverengi irisleriyle karşılaştığımda nefesim tekledi. Siktir. Gerçeklikte daha yakışıklıydı.

Yüz hatlari gergin, kaşları hafifçe çatık olan beyaz tenli adam fazla güzeldi. Burnunun ucunda sabit duran, çerçevesi siyah rengi olan retro yuvarlık gözlüğünün ardından bana baktı.

Tanrım... Gerçekten ten rengi çok etkileyiciydi. Elmasdan parlak olan kahverengi irislerine bakınca midem kasılıyordu. Çok heybetli görünüyordu, fazla karizmatik ve bir o kadarda dominant...

Ona alık bakışlar yollarken, sıktığı çenesini hafifçe sağa sola kaydırdı. Ardından elini masaya çokda kibar olmayacak şekilde çarptı.

"Otur!"

///

///

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm sonu*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm sonu*

Hayy. Nasılsınız bakalım?

Bölüm nasıl ilerliyor? Kötü mü? Yoksa iyi mı? Lütfen yorumlayın

Veee bazı sağlıq sorunlarım olduğundan dolayı bölümü geciktirdim, ve kısa oldu özür dilerim.

Düz yazım çok kötü ama bir şeyler yapmaya denedim:)


Beni Ara | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin