16.

979 52 26
                                    

Helü. Nasılsınız bakalım?
Diğer bölümün sınırı geçmeden bölüm attım artık bir yorumunuzu görelim deee;)

UYARI!

Ficde uygunsuz yani rahatsız ola bileceğiniz bazı yakınlıklar olcak.
Rahatsız olacaksanız okumamanızı tavsiye ederim.

50 okuma 5 yorum istiyorummm...

<3

________

Nefes almakta zorlanıyordum, kalbimin sesi kulaklarımda yankılanıyordu. Karanlık uyuşturucu gibi bedenimi esir almışdı.Koşmak, gitmek istiyordum, ama bedenime yayılan korkudan hareket edemiyordum. Sanki kalbim, koca ve büyük eller tarafından sıkıca kavranıyordu. Havanın soyug olmasına rağmen, ter damlalarının alnımdan yavaşça aşağıya doğru indiğini hissediyordum. Dolu gözlerle - çaresizce- etrafıma baktım, ve nerede olduğumu tahmin etmeye çalıştım, ama düşüncelerim, aklımda tek bir düşünce vardı. Buradan gitmeliydim.
Karanlık en büyük korkumdu.
Korkularımı bir kenara atarak -ve hala başarmış değildim- oturduğum yerden, titrek bir nefes alarak doğruldum.Bağırmak istiyordum, lakin karanlığın zehiri beni boğuyordu, acı çekiyordum. Sanki bedenime üz minlerce görünmez bıçak saplanıyordu.

Gergin bedenimi zorlukla yerden kaldırdım. Hiç bir şey görmek mümkün değildi .Bir yere çarpmamak için dikkatlice ilerliyordum. Her yer sessizdi, sadece ayağımın altında ezilen karın sesi bana eşlik ediyordu. Aklımdaki soruları yanıtlamaya çalışıyordum, neden buradaydım? Neden her yer bu kadar karanlıktı? Taehyungum ve Çocuklarım neredeydi? Yanıtsız sorularım beni geriyodu. Stresden ellerim içi terliyordu.

Ne kadar yürüdüğümü bilmiyordum, ayaklarımın beni götürecek gücü artık kalmamıştı. Soyug bütün bedenimi ele geçirmişti. Düşüncelerime dalmış bir şekilde kafamı, önümde görmediğim bir yere çarpmakla, yere düşmüştüm. Yerde yatıyordum, bedenim kaskatı kesilmişti. Gözlerimin şaşkınlıkla açıldığına emindim, ve bunu kesinlikle beklemiyordum. Çok dalgın olduğumun farkında bile olmamıştım. Düştüğüm yerden doğrulmak istedim, lakin kafama giren ağrıyla, ağzımdan küçük bir inleme kaçtı. Ah Tanrım. Kafamı nasıl bu kadar sert vura bilirdim ki?

Kötü durumdaydım, kafamın ağrısı gittikçe şiddetleniyordu . Yorulmuşdum, eğer bu bir rüyaysa artık kalkmak istiyordum.

Ve yeni bir düşünce daha. Düz yolda karşıma ne çıka bilirdi ki?
Aklıma çocukluğum geldiğinde
kalbim, göğüs kafesimi yırtacak şekilde atıyordu. Yerimden yavaşça doğrulub, elimi öne uzatdım. Önümdeki şeyin ne olduğunu tahmin etmek istiyordum. Sakince oturduğum yerden hareketlenerken, arkamdan başka bir hışırtı sesi gelmişti. Korkudan midem kasılıyordu. Yalnız değilmiydim? Ya arkamda ki bana bir şey yaparsa? Ya kendimi koruyamazsam?

"Jungkook"

Duyduğum sesle, olduğum yerde dona kalmıştım, her bir duyguyu aynı anda yaşıyordum. Artık nefes alamadığımı hissediyordum, ölmek istiyordum. Yerin dibine girmek istiyordum, çünkü lanet olsun ki, onun bana seslenişini çok özlemişdim. Bu benim değer verdiğim kişiden başkası olamazdı.
Benim karanlığımı aydınlatan ateş böceğinden başkası olamazdı.

"A-anne"

Gözlerimden bir yaş firar etmişçesine yanağımdan süzülmüştü. Iki et parçasının arasından fısıltı olarak çıkan cümle için, her şeyimi verirdim. Çünkü, o kadar paha biçilmezdi ki...

Beni Ara | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin