Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"30 yaşımızda kimseyle evli olmazsak evleneceğiz Axel."
"Black ve Grant'ların servetini birleşirip dünyanın en zengin çifti olabiliriz Capella."
"İşte seni bu yüzden seviyorum Axel."
Kaymak biramdan bir yudum aldım.
"Baksana şu Hufflepuff'tan olduğunu hatırladığım çocuk geldiğimizden beri seni kesiyor." Baktığı yere baktığımda sarışın kahverengi gözlü bir çocuk gördüm ona baktığımda göz kırptı bende gülümsedim.
"Yakışıklı çocukmuş."
"Bari yanımda yapma."
"Senden gizli saklım mı var yakışıklım?"
"Biraz mahremiyet istiyorum en yakın arkadaşımın gözümün önünde başkası ile flörtleşmesini istemiyorum." Onun bu dediğine kıkırdadım.
"Sen ne dersen o olsun patron sensin."
İçeri profesör Slughorn girdi Axel'i gördüğünde selam verdi. "Merhaba bay Grant."
"Merhaba profesör." Gözleri bana kaydı konuşma ihtiyacı duydum.
"Capella Black." Tanımaması normal en son iksir dersine nefret kusuyordum.
"Sirius ve Regulus Black'in neyi oluyorsun?" diye sordu.
"Sirius Black benim babam."
"Ah babanı çok severdim amcanı da öyle çok iyi bir öğrenciydi kaybı için çok üzgünüm."
"Bizde öyle profesör."
"Babana selamımı söyle ben bir köşede takılacağım." Profesör yanımızdan ayrıldığında sandalyelerimize geri oturduk.
Bir kaç dakikanın ardından içeri Harry, Hermione ve Ron üçlüsü girdi.
Onları umursamadan içmeye devam ettim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Eğer sakatlanırsanız sizi öldürürüm," Harry ve Axel'i karşıma almış maçtan önce onları uyarıyordum. "Kardeş kardeş oynayın." İkiside birbirlerine baktılar.
