"Capella, Hagrid geri dönmüş." Hermione elimden tuttuğu gibi sürüklemeye başladı.
Dördömüzde Hagrid'in kulubesine koşmaya başladık.
"Beni iyi dinle Hagrid bana nereye gittiğini söylemeni emrediyorum." Bu kadının sesinide hiç özlememişim.
"Söyledim ya sağlık nedenleri ile gittim."
"Sağlık mı?"
"Evet, temiz hava almak için."
"Anlıyorum yaptığın işte hiç temiz hava alma fırsatın olmuyor," Bu kadın Hagrid'e laf sokmaya mı çalıştı? "Yerinde olsam buraya çok alışmamaya çalışırdım Hagrid. Yerinde olsam bavulumu bile açmazdım." Umbridge kulübeden çıktı.
"Bu çok gizli değil mi? Dumbledore devlerle konuşmam için gönderdi."
Ne devler mi!
"Devlerle mi?"
"Şşş"
"Onları buldun mu?"
"Doğrusu onları bulmak hiçte zor değil o kadar büyükler ki davaya katılmaları için ikna etmeye çalıştım ama ikna etmeye çalışan sadece ben değildim."
"Ölüm yiyenler." diye fısıldadı Ron.
"Evet, kim olduğunu bilirsin sene katılmasını istiyorlardı."
"Peki katıldılar mı?"
"Dumbledore'un mesajını ilettim bazıları onlara karşı iyi davrandığını unutmamışlar."
"Hagrid bunu onlar mı yaptı?"
"Pek sayılmaz."
Sabah kahvaltıda üstümdeki bakışları hissedebiliyordum.
Azkabandan 10 mahkum kaçmıştı ve bunlardan biri babamın kuzeni Bellatrix Lestrange'di.
Bakan Fudge her zamanki gibi suçu babamın üstüne atmıştı.
Ya benim babam manyak mı sürekli suç işlesin?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black and White/H.P
Fanfic"Hepimizin içinde hem aydınlık hem de karanlık bir taraf vardır. Önemli olan hangisini seçtiğimizdir. Bizi biz yapan budur."