5 voteyi geçtiğinde yb koyucağımı söylemiştim ama geç geldi. Sınavlarım nedeniyle yazmaya pek vakit bulamıyorum. Multi = Doğukan.
•••••••
Doğukan ın manyak fantazisi nedeniyle 2 gün sonradan yat olduğunu öğrendiğim deniz aracının içinde kalmamdan sonra 6 gün geçmişti ve şu anda tüm kızlarla Emine nin evinde oturuyoduk. Kendimi çöp gibi hissediyodum. Uzun zaman sonra yedimiz bir arada toplanmıştık ama birbirimizin yüzüne bile bakmıyoduk. Çağla telefona yiyecekmiş gibi bakıyodu, Melisa baş parmağının tırnağıyla serçe parmağının tırnağındaki ojeyi tırmıklıyodu, Dolunay sıkkın bir şekilde duvara yaslanmış boş boş etrafa bakıyodu, Tuğba da Emine nin masasında bulduğu dergiyi inceliyodu. Ben de yatakta bacaklarımı kendime çekmiş kafamı dirseklerime koymuştum. Emine ve Zehra 7 bardak portakal suyu ve yaş pasta getirmişlerdi. Her toplanmamızda pasta yemeyi adet edinmiştik ve mutfakta değil de toplandığımız kişinin odasında yememiz çok daha eğlenceliydi. Sonunda gülümseyen birini görmenin mutluluğuyla saf saf sırıtmaya başladım.
Pastayı yerken Zehra ve Emine yle havadan sudan konuşmaya başladık.
Pastasına çatal darbeleriyle işkence eden Dolunay ı "nimetle oyun oynanmaz" diye uyardım ve gülümsedim. Ama o yüzüme bile bakmadı. Ne oluyodu bize? Eski arkadaşlığımızdan eser kalmamıştı ve bu durum beni oldukça rahatsız ediyodu. Pasta diliminin son parçası da yemek borumla vedalaşıp mideme oturduktan sonra aklıma gelen sinsi plan nedeniyle gülümsemeye başladım. Ellerimi yıkamak için ayağı kalktığımda Çağla nın elinden telefonu alıp Emine nin odasında bulunan banyoya fırladım ve kapıyı kitledim. "Kapıyı aç!" diye cırlayan Çağla nın sesinin arka fonunda kahkaha atan bir Emine vardı. Sonunda telefon a bakmayı akıl edebilmiştim ama gördüğüm şey hiç iç açıcı değildi. "Yok artık bu ne Çağla?" diye sordum cevap alamicağımı bildiğim soruyu.
Çağla Kıvanç la olan resimlerini +18 fotoshoplamıştı. Ergenlikte zirve yapma gibi bi planı falan vardı sanırım. Götlük amaçlı resmi Kıvanç a yolladım ve mesaj olarak ta 'boş zamanlarda hayallerimi böyle canlandırıyorum.' yazmıştım. Diğer kızlara da göstermek için resmi kendime yolladım.1 dakika sonra Kıvanç tan mesaj geldi. Merakla açıp okudum.'Bugün zaten buluşucaz istersen sonrasında bize gideriz resimleri uygulamak amaçlı." Kıvanç ın bu kadar edepsiz olucağını tahmin etmezdim. Eğer arkadaşıma sapık bişey yaparsa ben yaşayamam. Bu yüzden + bana haber vermediği için gecelerine sıçmak amaçlı 'bu gece Tuvana ve Doğukan ı da çağıralım mı?' yazdım. YAŞASIN KÖTÜLÜK. 'Niye?' diye yeni bi mesaj gelince 'yeni barıştılar ya ondan lütfeen.' yazdım. Gerçekten adiyim. 'Sen nasıl istersen balım' Yesssssssssss. Çağla nın hattını kendiminkine taktım ve ellerimi yıkayıp çıktım. Çağla üstüme uçtu. Mecazen değil gerçekten uçtu. "Ne yaptın telefonuma?" "Resimlere baktım sadece." Dedim ve kahkaha atarak yatakta yatan Zehra nın yanına oturdum. Dolunay hâlâ sessiz sessiz oturuyodu. Yanına gittim.
-Neyin var?
-Yok bişey.
-Her zaman smile face happy girl takılan biriyken şimdi dokunsak ağlican olmayan birşey için mi?
-Önemli değil.
Bu gerçekten sinir bi hal almaya başladı. "Kızlar beni bi dinler misiniz?" dedim ve hepsi aynı anda bana baktı."Bize ne oluyo? Biz ne zamandan beri birbirimizden bişey
saklıyoruz? Tatilde ne değişti? Melisa Çağla sevgilimiz oldu da götümüz mü kalktı lan? Hiçbir şey bizim arkadaşlığımızdan daha önemli değil. Kardeşiz lan biz aramıza erkek mi girdi? Aşk denen o ne olduğu belirsiz şey hayatımızda yer edinebilir ama bizi birbirimizden soğutamaz-" dediğim anda telefonum çaldı. Vay anasını arayan Doğukan dı. Bu konuşmadan sonra da ancak o arayabilirdi zaten.
"Efendim Doğukan."dediğim anda herkes bakışlarını kaçırdı.
"Kıvanç la Çağla yemek yicekmiş bizi de çağırmışlar."
"Evet biliyorum."
"Seni ben aliim mi?"
"Asla olmaz."
"Neden?"
"Annem henüz seni bilmiyo. Görür falan."
"Niye beni söylemedin ki?"
"Bu aralar işleri yoğun vakit bulamadım."
"Peki."
"Tamam görüşürüz."
Dedim ve kapattım.
"Nerde kalmıştık?"
"Sevgilisi olanların bizi etkiliyemeyecinden."
Dedi Zehra.
"Sen de bunu örnekle gösteriyodun."
"Hadi ama Tuğba ben konuşana kadar hepiniz kös kös oturuyodunuz. Eskiden dertleşirdik şimdi Dolunay bu haldeyken yanına bile gitmediniz!"
"Farketmemiştik."
"Emine saçmalama! Aramızda en çok konuşan kişi sustu ve sen bunu farketmedin mi?"
"Tuvana tamam iyiyim ben."
"Bak iyiymiş abartmaya gerek yok."
"Sen de mi Zehra. YUH SİZE YAAA!"
Artık arkadaşlığımız bölünüyodu. Tuğba,Zehra ve Emine yle dördümüzün arasında bir çizgi oluşuyodu. Ve bu somut bir hâl almaya başlamıştı. Bundan hiçbirimiz memnun değildik.
"Gerçekten insana felç geçirtirsiniz siz hepiniz susun."
Dedi Melisa.
Bu kadarı fazlaydı artık Melisa dan sonra barışsak bile bir arkadaşımla küsemezdim. Gidip Dolunay ın yanına oturdum.
"Aşkım senin neyin var?"
"Kayra yla ayrıldık."
Tabiki neden diye sormicaktım. Kayra iyi bi arkadaş ama asla iyi bi sevgili olamaz. Dolunay ona nasıl katlanıyodu bilmiyorum.
"Yine ne hayvanlık yaptı?"
"Birlikte gittiğimiz barda başka bi kızı yedi."
Cevap veremedim. Kayra yı savunamazdım. Üzülme de diyemezdim. Aynı şey dolaylı yollardan benim de başıma gelmişti. Üstelik Kayra bunu hobi olarak yapıyodu. Başını omzuma koydum ve saçlarını okşadım. Melisa da yanımıza geldi.Tuğba Emine veya Zehra nın dikkatini hala çekememiştim.
"Emine ben erken gitsem olur mu kendimi kötü hissediyorum."
Emine "Sorun değil."dedi ve kapıya kadar geçirdi.
Sonrası ise aynen devam.
----
Çağla nın hattından saat kaçta buluşucağımızı sormak için Kıvanç a mesaj attım. 08:00 da Çağla nın şok olmuş sinirli suratını görmek için sabırsızlanıyodum. Beni öldürücekti. Gecesinin içine etmiştim. Kıvanç la Doğukan ın tepkisini de çok merak ediyordum. Doğukan gülerdi ama Kıvanç. Ona o resimleri gönderdikten sonra bu geceden beklentileri değişmişti. Ve bok yoluna beklentileri çöp olmuştu. Gerçekten kötüydüm.
---
Normalde daha uzun yazıcaktım. Ama sizi daha çok bekletmek istemedim.
10 yorum 7 vote = yb
