Multiye Tuvana yı koydum. Diğer bölümlerde de diğer önemli karakterleri koyucam. İyi okumalar:)
•••••••••
Doğukan odunu kendinden beklenmicek şekilde davradı.
'Akşam 6 da hazır ol' demişti. Evimin yerini biliyodu sanki. Eğer arayıp evimin yerini sorarsa Tuğba nın evinin adresini verirdim. Çünkü Tuğba yla 1 kere bile konuşmadılar ve baya alay konusu olurdu. Onu geçtim ne giycektim ben? Sanırım ne zaman kıyafet konusunda kararsız kalsam giydiğim kıyafeti giyicektim.
Geçen gün aldığım göbeği açık yarım tişörtü ve altına Tuğba nın doğum günümde aldığı şortu giydim. O egoist beni nereye götücekti bilmiyorum ama umarım gittiğimiz yerde yemek olur. Çıkmadan önce yemek yemeye üşenmiştim. Annem ve babam onlar yokken yaptıklarımı bilseler evden çıkma yasağı falan koyarlar. Anneme tatilde olanları anlatmamıştım. Ve Doğukan ı da anlatmayı düşünmüyodum. En azından bu aralar anlatmicaktım.
Tv seyrederken Doğukan dan mesaj geldi. Dakikası bitti herhalde. Ben olsam mesaj atmaya üşenirdim. Benim numaramı silmemiş miydi ki?
"Gece üşümek istemiyorsan yanına pijama al. Tabi kıyafetlerini ne kadar üstünde tutarım bilmiyorum ama olsun."
GECE ne alaka ya. Onunla nerde ne zamana kadar ne yapıcaktık. O olayı düşünmek bile istemiyodum. Tabiki onunla bir gece geçirmicektim. Farklı odalarda bile olsak kimseye o derece güvenemezdim.
Sapık olabilirdi. Belkide beni bi depoya hapsederdi. Onu tanıyalı 2 ay bile olmamıştı ve bir ay da görüşmemiştik. Ona güvenmek için bi sebebim yoktu demicektim. VARDI. Ama hepsi duygusal şeylere bağlanıyodu. Herhalde katillerin de ona aşık olan sevgilileri vardır. Ve sonuç şu ki kanıtsal olarak sapık olmamasının bir nedeni yoktu. Ama uzun zamandır kanıtlara veya mantıklı şeylere dayanarak hareket etmiyordum. Bir haftadır tanıdığım birini öpmem. Bana motor alması. 'Yanlışlıkla' biriyle öpüşmesi. Ayrılmamız. Melisa yla kavga etmemiz. Can la sözde sevgili olmamız. Doğukan ın gelip herşeyi anlatması. Melisa yla tekrar arkadaş olmamız.....
Hepsi saçmalık ve ergenlik dolu şeylerdi. Bu gelip geçici bir lise aşkıydı. Kim lise aşkıyla evlenirdi ki? Tabi kim lisedeki sevgilisiyle böyle mal şeyler yaşardı? Orası ayrı bi merak konusu.
Ne olur ne olmaz pijama aldım. Onun ne yapıcağı belli olmazdı. Kıyafetlerimi üstümde tutmicakmış. Bi bok yapamazdı. Hele bi bana dokunsun sikerim onu. Bana dokunmasına izin vermiceğimi ifade eden bi cümlede 'sikerim' demek saçmaydı. Ona bunu söylesem memnuniyetle derdi. MANYAK SAPIK!
Sonunda aşağı inmiştim.
"Sen kendini ne sanıyon lan?"
"Ne oldu?"
"Tam olarak nereye gidiyoruz?"
"Süpriz."
"Sikerim süprizini senin jojuk."
Ahh onunla konuşurken bu kelimeyi kullanmamam gerekiyodu!
"Ben varken süpriz daha mı çekici geldi?"
"Kapa çeneni."
"Sen de!"
Bir iki metre ilerdeki motorun yanına giderken sormayı unuttuğum soruyu sordum.
"Evimin adresini nerden biliyosun?"
"Seni birkaç kere takip etmişliğim var."
"Hayvan" diye fısıldayıp uzaktan tam net göremediğim motorun yanına gittik.
"Bu motor senin mi?"
"Hayır. Senin."
"Ayy Doğukaaaaaan" diyip boynuna atladıp. Tabiki ben de kendime motor alabilirdim ama onun alması daha özel. Yanaklarını öperken mızmızlanıp "ne zamandan beri sadece yanağımı öpüyosun?"
"Ya sen nasıl bir insansın her anı bozuyosun."
"Hadi bin"dedi. Hayır iki bin dicektim ama beni o anda bırakır motoru da alır giderdi. Verdiği kaskı takıp arkasına bindim.
Durduğunda karşımızda bir gemi duruyodu. Birsürü şey düşünürken arka fonda 'oha' diye sesler duyuyo gibi hissediyodum. Gemiyi güllerle donatmıştı. Sanırım içerde de romantik bir akşam yemeği yicektik.
Bugün ondan romantik olmamasını istemiştim ama bi geceden bişey çıkmazdı. Romantik akşam yemeği...
--
-Ciddi misin?
-Ne var?
-Yani romantizmin içine bu kadar sıçabilirsin.
-Sen benim bu hallerimi sevmiyodun hani(!)
-Gerçekten mi? Lahmacun yemeyi de beklemiyodum açıkçası.
-Tamam sen yeme ben yerim.
-Peki yaaa.
Dedim ve oturdum. Evet lahmacunu seviyodum ama yani yuh! ÖKÜZDÜ HEM DE EN KALİTELİSİNDEN.
--
Yemek yememiz bitmişti.
"Şimdi eve gidebilir miyim?"
"Hayır!"
"Sana mı sorucam?"
"Az önce zaten bana sordun cevabını da aldın. Bu hafta sonu burdasın."
"Seninle 2 gün geçirmicem!"
"Niye?"
"Ben bakire bi kızım."
Gerçekten saçmalıkta zirveye ulaştım.
"Herşeyin bi ilki vardır."
"İğrençsin pis sapık eve gidicem ben."
"İstesen de gidemezsin. Marmara nın ortasındayız."dedi ve pis pis sırıtıp yaklaşmaya başladı.
"Dokunma bana"diye bağırıp yat mı gemi mi olduğunu bilmediğim şeyin içinde koşarken buldum kendimi. Onun gemi ya da yatında ondan kaçıyodum. Sonunda bi oda buldum ve şans eseri kiliti varmış. İçeri girip kapıyı kitledim. Sanki hiç çıkmicakmış gibi. Denizde de telefon çekmezdi. Kısacası ayvayı yedim.
