Multi=Dolunay
---
Okuldan çıkıp giriş kapısına doğru yürümeye başladım. Ve bi anda Kayra iti önümü kesti.
"Selam."
"Çekil şurdan!"
"Dolunay la benim aramda geçen bi şey yüzünden bizim dostluğumuz niye bitiyo?"
"Bi köpekle arkadaş kalıcağımı mı sandın??"
"Hadi arabaya bin bi yere gidelim. Orda konuşuruz."
"Seninle hiçbir yere gelmiyorum."
"Zorluk çıkarma."
"Hayır!"
"Peki."
Dedi ve dirseğimden tutup zorla arabaya oturttu.
"Kayra bırak yoksa bağırırım."
Dedim ama o aksine kolumu daha da sıktı. Ve şöföre gidelim dedi.
Uzun süre sonra bi yerde durduk. Issız bi yerdeydik 200 km uzakta biri vardı. Amacım olmadan korkunun verdiği cesaretle Kayra nın bacağına tekme atıp adamın olduğu yere doğru koşmaya başladım. Tanımadığım adama yaklaşınca hafif tırstım. Adam; yırtık pantolonlu,kirli tişortlü,dağınık saçlı çirkin bi tipti. Ve elinde yarısı boş bi içki şişesi vardı.
"Sizin gibi fıstıklarda gelir miydi buraya?"
Dedi ve bileğimi tuttu. İçki şişesini tekrar kafasına dikleyip şişeyi yere fırlattı. Cam şişe kırılınca küçük bir çığlık attım.
"Bağırma lan sürtük!"
Dedi ama eğilip kırık bi cam parçası alınca daha da çok cırladım. Camla formamın üst kısmını kesti. İçimde spor atleti vardı ama yine de korkudan ağlamaya başladım. Kayra bizim yanımıza doğru koşarken adam ağzıma bi ilaç tuttu. Hemen ardından bayıldım.
----
Kayra itinden
Tuana yı yatağı yatırdım. Ne yaptım ben? Benim yüzümden ölebilirdi. Neyse ki şu anda güvendeydi. Ama bu halde kıyafetleri yırtık halde burda kalamazdı. Yanında sadece benim durmam da olmaz. O yüzden Çağla yı aradım. O kimin gelmesi gerektiğini bilirdi.
"Çağla Tuana yla gittiğimiz bi yerde biri ona tecavüz etmeye çalışırken bayıldı. O yüzden kıyafet al bi de bilmesi gereken arkadaşları varsa ara ama ailesine söyleme." dedim ve suratına kapattım.
-----30 dk sonra-----
Çağla'Dolunay, Doğukan, Melisa, Can, Kıvanç, Zehra ,Tuğba,Emine' rehberinde kimin adı varsa hepsini çağırmış. Ev resmen altın gününe döndü. Doğukan geldiği gibi hesap sormaya başladı. Ben de Tuana uyansın sonra konuşuruz falan dedim. Dördümüz odadan çıkınca 6 kişilik ordu Tuana nın üstünü değiştirdiler. Biz de odaya gidik.
"Tuana yı başka bi yere götüremez miyiz?"
"Bi sorun mu var?"
"Her gün içinde farklı bir kızla yattığın yatakta Tuana nın yatmasından rahatsız oluyorum."
Dedi ve o anda Dolunay öksürüp elini ağzına koydu ve çıktı. Ben de peşinden çıktım. Yerini bildiği lavobaya girdi ve kulozetin içine kustu. Hâlâ içeri girmemiştim. Kapının ucundan izliyordum. Beni görmedi. Aynaya bakıp ağlamaya başladı. Çok güzel çok narin çok tatlıydı. Ve ben onu mahfetmiştim. Ama biz sevgili olamazdık. Benimle o hayal ettiği masum sadık aşkı yaşayamazdı. Onu sevemezdim.
"Çünkü; ben Kayra ÇEKİÇ im. Aciz bir kızın bana olan aşkına zaman ayıramam!"
Yüzünü yıkamaya başlayınca içeri girdim. O da beni görünce dışarı çıkmak için hareket etti.
"Doğukan ın adına özür dilerim."
"Sanki seni affettim de Doğukan adına özür diliyosun."
"Kendimi affettirmem gereken bi durum yok. Ne diim yani sana aşık olmadığım için özür dilerim falan mı?"
"Çekil şurdan piç torbası!"
"Çekilmiyorum."
Dedim ve kapıyı kitledim.
---
Dolunay dan
"Niye kitledin kapıyı? Yaptığın hayvanlıklar yetmedi mi? Ne istiyosun benden?"
Dedim ama o kapıyı açıcağına anahtarı cebine soktu.
"Kayra lütfen arkadaşımın yanına gidicem."
"Yok yaaa."
"Niye burdayız peki?"
"Belki seni özlemişimdir."
Dedi ve bi anda beni öpmeye başladı. Onu itmek için çırpındığımda eliyle başımı kendine bastırdı. Saçlarını çekmeye başladım. Ama durmayınca sert bi şekilde kasıklarına vurdum.
"Aaaahhhh!"
"Ver anahtarı!"
"Farkında mısın ama beni tahrik ediyosun?"
Kolumdan tutup banyo kabinine doğru sürükledi ve küçük bir çığlık attım. Boynumu öpmeye başladı ve daha sonra elini kalçama koydu.
Omuzlarından itip suratının ortasına tokatı bastım. "Sen git barda kollarını açmış seni bekleyen sürtüklere yap bunları it!"
Bi anda biri gelip kapıyı açamadı.
"Dolunay iyi misin?"
"Sakın yanlış bişey söyleme yoksa seninle şu ana kadar çoğu kez yatakta yaptığımız şeyi zorla yapmak zorunda kalıcam."
"Şerefsiz."
Diye fısıldadıktan sonra "iyiyim Melisa sen git!"
"Şimdi çık ve tek kelime etme!"
"Edersem ne yaparsın ha tecavüz mü edersin korkmuyorum senden!"
Dedim ve yukarı çıktım.
İçeri girer girmez herkes bana baktı. Doğukan ayağı kalktı."Dolunay ben-"
Sözünü bitirmesine izin vermeden sol elimi yukarı kaldırıp "yeter!" dedim.
-----
Evet artık bölümleri kısa yazıp sınır koymicam. Yorumlarda böyle yazıyodu. Normalde daha uzun yazıp biraz daha olay çıkarıcaktım ama nerdeyse 20 gündür bölüm yazmıyorum. Bunun nedeni de lanet olası sınavlar. Bu arada geçen bölümde sorduğum soruya 'kitap kaçıncı bölümde bitsin?' sadece iki kişinin cevap vermesi ve ikisinin de cevabının 76 olması gerçekten sinir bozucu. Lütfen o soruya cevap yazın! Neyse byyyyyyyyyyyyyy.
