Selamınaleyküm,nasılsınız??
yaklaşık 1 aydan fazladır yazamadım kusura bakmayın.🤙💕Önceki bölümlerde cıvık yazdım sizi eğlendirmek için ama bundan sonra daha ciddi yazıcam.
Bu hafta içerisinde en az 5 bölüm yazmayı düşünüyorum.💙💫Bu arada Radu'nun küçüklüğü kısmını çabuk geçmeye çalışıcam ve bu hikaye biraz daha gerçekçi olacak.Çoğu kurgu zaten,olayın geneli gerçek olacak çünkü ben gerçekten aralarında nasıl konuşmalar geçtiğini bilemem bu yüzden kendi tahminlerimce yazacağım.💓
İYİ OKUMALAR.
Esma Hatunu arıyordum ama ortalıkta yoktu sanırım kaybolmuştum off keşke şu şehzadeye sorsaydım.Sakin olmaya çalışıp rastgele bir odanın kapısını açtım.Oda çok büyük ve ihtişamlıydı.
Odada koca bir yatak ve yandan sarkan tülleri vardı.Yatak tek kişilikti sultanın odası olmadığı aşikârdı ki sultanın odası olsa girmek bu kadar kolay olur muydu?
Her neyse gitmeliydim buradan ama merakım beni ele geçirmişti sanki.
"Ahh Radu başını belaya mı sokmak istiyorsun??Ya biri gelirse"
iç sesim bunu yapmamamı söylüyordu ama bu fırsat bir daha elime geçmezdi.Yatağın çaprazında bir masa vardı.Hemen masanın çekmecelerini karıştırdım ki sayfaları açık bir defter buldum.Tanrıya şükür bir şey bulmuştum ama bu Arapça yazıları okumam imkansızdı.Ben okuma yazmayı henüz bilmiyordum.
Sayfanın yanında resimler vardı.
Bunlar insan resimleriydi çok gerçekçi değildi elbet ama çizen kişi benzetmek için uğraşmıştı.Resimleri inceledim arka sayfada da resim vardı.
İnsan resmi dışında bir de kuş resmi vardı.Vay be bunları bulmayı hiç beklemiyordum fakat hâlâ kimin odasında olduğumu da bilmiyordum.Adım sesleri gelmeye başladı buradan kaybolmalıydım.Çabucak defteri yerine koydum ve koşarak kapıya gittim.
Kapıyı açmamla karşımda şehzadeyi gördüm.
"Radu sen misin?Ne işin var burada??"
Utançtan kıpkırmızı olmuştum,ne diyeceğimi şaşırdım ki kısık sesle ağzımdan bi kaç kelime çıktı.
Ben kaybolmuştum.
"Demek kayboldun Radu,Niçin bana gelmedin??"
Bilemedim özür dilerim.
"Radu öyle kafana göre bi' odaya giremezsin.Burası bi' saray ve buranın kuralları var.Gerçi vakitlice öğreneceksin lâkin ben seni uyarıyorum."
Utanmam birden geçmişti çünkü bana o kadar kızamamıştı.Çok merak etmiştim acaba bu oda kimindi??
Ama bunu şehzadeye soracak kadar yüzüm yoktu ki muhtemelen onun odasıdır.Şehzade bana baktı bir süre sonra kolumu çekerek beni sürükledi.
"Seni Esma Hatuna götürüyorum çekmezsem kendin yürüyemiyorsun bile."
Başımı salladım.
Zaten kaybolmuştum bir de odada yakalanmıştım hayatımda hiç bu kadar utanmamıştım bu yüzden konuşmasam daha iyiydi.Ah Tanrım umarım şehzade bunu sultana söylemez.
Şehzade Mehmed yalvarıyorum bunu babanıza söylemeyin.
"Radu çok meraklı değilim seni ispiyonlamaya.
Ayrıca o bir baba değil sultan.Zaten seni ve abini çok seviyor hatta kendi oğlundan bile."Şehzade çok üzülmüştü içinden ağlıyordu.Anlamamıştım Sultan nasıl olur da bi' esiri oğlundan çok severdi.
Kardeşinizden mi çok seviyor beni?
"Hayır abilerim öldü.Bir tek ben kaldım.Sultan Murad için değersiz,ezik ben kaldım."
Anlaşılan şehzadenin babasıyla arası pek iyi değildi.Onu için üzüldüm.
Peki anneniz nerede?
"O da vefat etti gerçi onu hatırlamıyorum bile.
Ben üvey annemle büyüdüm,
adı Mara belki tanışırsın."Yine şehzadeyi zayıf yerinden vurmuştum ama bunu istememiştim.
Keşke hiç sual etmeseydim."Senin de canını sıktım bu meselelerle Radu.Boş ver üzülme sen,olan olmuş zaten bana."
Şehzade beni çekiştirmeyi bıraktı.
Sonunda şehzade beni Esma Hatuna teslim etti ardından gitti.Okuduğunuz için teşekkürler oy verirseniz çok sevinirim.En fazla 1-2 bildirim alıyorum bu yüzden oy verenlere ve yorum yapanlara da çok teşekkür ederim.💕💕
Yeni bölümü biraz sonra yazıcam ama gece biter heralde bayy.🧁🍡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dragoşte Otomană
Historical Fiction♡"Osmanlı aşkı"♡ Bir Rumen Prensin oğluydum küçük bir çocukken buldum kendimi bi' Osmanlı Sarayında... Büyüdükçe anladım,küçükken yabancı gelen Saray artık benim evim olmuştu.Ben bile tahmin edemezdim bi' Osmanlı sarayında hayatımın aşkını bulacağım...