1445

48 0 2
                                    

{28 Kasım 1445 (Edirne)}

Osmanlıdaki günlerim hızla geçip gidiyordu.Sarayın çoğu yerini öğrenmiştim tabii bazı yerlere hâlâ girme iznim yoktu.Bahçede dolaşmaya gittim küçük bir çocuk olmama rağmen bana verdikleri eğitim çok ağırdı.Biraz dinlenmek istiyordum.

Akşam sıkıldım bahçede dolaşıyım dedim.Türbenin oraya gittim,orası çok güzeldi.
Sultan Murad'ın oğlu Hasan orada yatıyordu geçen yıl ben saraya gelmeden önce vefat etmiş.

Sultan Murad'ın oğlu Hasan orada yatıyordu geçen yıl ben saraya gelmeden önce vefat etmiş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Türbenin içinde biri vardı fakat girmeye tereddüt ettim.İçeride Sultan Murad varmış sanırım evladı için yas tutuyordu.Beni yanına çağırdı gitmekte kararsızdım ama sonuçta o bir sultandı ve ben o benden ne isterse yapmak zorundaydım.

"Radu oğlum,ne işin var bu saatte burada??Gerçi abine bakmaya geldin heralde."

Aslında o yüzden gelmemiştim lâkin aklıma uyduracak başka bir şey de gelmemişti.

Evet sultanım o yüzden.Bir mesele mi oldu beni çağırdınız??

"Yok evladım da çok kederliyim sana diyecek şeylerim var.Allah Hasan'ımı,evladımı aldı benden.Kim bilir belki senin baban da arkandan yas tutuyordur seni bana emanet ettiği için.Baban sanıyor ki ben küçük bir çocuğu öldürecek kadar zalimim.Oğlum sen burada emin ellerdesin aynı Hasan'ım ve Aleaddin'im gibi,evlatlarım sonsuz olan ahirette esenlik içinde olurlar inşallah."

Başınız sağ olsun sultanım.Babam için endişe etmeyin onun beni düşündüğü yok.

Sultan sırtımı sıvazladı.

"Radu,seni evlatlarımdan ayırmam sen de benim evladım sayılırsın bundan sonra hep yanımda büyüyeceksin.Hem burada ben varım ağabeylerin var.Senden sevgilerini esirgemezler elbette.Büyüdüğünde emin ol aileni bile hatırlamayacaksın.Her şey gelip geçer Radu,kalıcı olan tek yüce Allah'tır."

Sultanın bu kadar evlatlarına bağlı ve hoşgörülü olması beni derinden etkilemişti.Boğazımda bir düğüm oluştu sanki de gözlerim doldu.
Kimse beni böyle sevmedi ki sevgisiz büyümüş biri için çok fazlaydı böyle sözler.

"Evladım,ben artık çok yoruldum.Oğullarımın vefatı beni çok yıprattı.Dayanamıyorum artık bu üzüntüye.Bu yüzden tahttı oğlum Mehmed'e bırakacağım.Bunun haberini daha vermedim lâkin tez vereceğim."

Açıkçası bu beni oldukça şaşırtmıştı.Sultandan böyle bir haber almayı hiç beklemiyordum hem de Mehmed'i değersiz bir çocuk olarak görürken fakat her aklımdan geçeni ona söyleyemezdim neticede o bi' sultan.

Sultanım siz daha çok gençsiniz.

"Radu oğlum,yaş olarak genç olabilirim lâkin hayat beni çok yordu."

Artık oradan ayrılmak istiyordum çünkü canım sıkılmıştı.

Sultanım,müsaadenizle ben gideyim.

"Tabii evladım müsaade senindir.Giderken deyiver abin de yanıma bi' uğrasın."

Emredersiniz.

Dedim ve türbeden çıktım.Abim muhtemelen dersteydi onun yaşı daha büyük olduğu için daha fazla ders görüyordu akşam geç saatlerde bile.

Onu bulmak için sınıfına gittim lâkin sınıfta değildiler ben de ahıla gittim.
Abim ve şehzade at biniyorlardı ve başka ailelerden olan soylu insanlar da oradaydı.Abime bağırdım.

Abime bağırdım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Vlaadd!!

"NE VAR BE!!!"

Attan in kenaraa gel!!

"Tamam"

Atı çekerek yanıma geldi.

"Çabuk söyle Ali Hoca bekliyor beni."

Beklesin daha mühim benim diyeceğim.Sultan Murad seni çağırıyor.

"Ne?! Radu latife yapıyorsan kötü olur bilesin.Sultan nerede peki??"

Yanımda gelecek hali yok ya.

"Radu kaşınma da söylee!!"

Hasan'ın türbesinde.

"Peki Hocaya haber verip geliyorum."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 01, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Dragoşte OtomanăHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin