Merhaba arkadaşlar bizlere destek olup kitabımızı beğenirseniz çok çok mutlu oluruz.Yorum yapmayı unutmayın.!
Sabahın erken saatiydi güneşin yüzüme vurmasından bunu anladım.Hemen gözlerimi hazalın yatağına çevirdim yatak boştu.Muhtemelen kahvaltı yapmak için mutfağa gitmişti.Bende daha fazla oyalanmadan kalktım.Bugün çok işimiz vardı.
Mutfağa girdiğimde annemle hazalın sohbet halinde olduğunu gördüm."Günaydın,afiyet olsun beni neden kaldırmadınız anne?"dedim.Bir sandalye çekerek bende oturdum.Kahvaltı demeye bin şahit lazımdı çünkü masada sadece bir kaç tane zeytin çok az kurumuş peynir bayat ekmek ve sıcak çay.Bu saydıklarımı bulamayanda vardı yinede Allahıma şükrediyordum.Bu duruma alışmıştık ümidimiz hep vardı.Biz babam olmasada mutluyduk.Annemi çok seviyorduk ve annemde bizi,bunu hissedebiliyorduk.Babamdan hiçbir zaman hissedemedik annem yerini elinden geldiğince dolduruyordu.Babam yine evde yoktu...
"Bizde yeni kalktık kızım kira işini konuşuyorduk nasıl etsek hiç bilemiyorum ama sana güzel bir haberimiz var ."dediğinde merakla annem ile hazal'a baktım çok heyecanlanmıştım ne olabilirdi ki bu beklenen haber.
Hazal;
"Hasret dün gittiğimiz iş vardı ya oradan beni aradılar bugün çağırdılar kahvaltını yapta hemen çıkalım ilk günden geç kalmayayım ayıp olmasın."dedim."Çok sevindim hazal senin ve bizim için çok iyi oldu en azından birimiz anneme destek olmaya başladı.İnşallah bende gönlüme göre bir iş bulurum da destek olurum."diyerek sımsıcak eliyle elimi tuttu.Hemen ardından annem katılarak"Aferin benim güzel kızlarıma ne çabuk büyüdünüzde eve destek olmaya çalışıyorsunuz.Ben isterim ki sizin okumanızı böyle sorunlarla boğuşmamanızı elimden hiçbirşey gelmemesi beni çok üzüyor."Diyerek gözünden akan damla yaşı elinin tersiyle silip bize sarıldı.
"Canım annem Allah seni başımızdan eksik etmesin o bize yeter.Herşey güzel olacak inşallah hadi daha fazla üzmeyelim birbirimizi herkes işinin başına."diyerek gülümsedim.Sofrayı hızlıca kaldırıp evden çıktık.
Hasret;
Hazalın çalışacağı yere gelmiştik.Burası ufak ama insanın içini sımsıcak edecek derecede dizayn edilmiş butik bir kafeydi.Genellikle pembe ve beyaz renk hakimdi.Tatlılarıyla çok meşhurdu bunu uzun kuyruklarından anlayabilirdiniz.Dükkanın önünde biraz duraksadıktan sonra hazal'a doğru döndüm."İş çıkışı adamdan avans istemeyi unutma hazal,o parayla evin bir kısım kirasını verip kalanıyla ev bakacağız unutma."dedim.
"Tamam, inşallah avans verir.Sende kendine dikkat et akşama görüşürüz kardeşim."
Hazal;
Dükkana girdiğimde kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu.Sanki birinci sınıfa başlamış bir öğrenci gibi annemi arıyordu gözlerim.Ne kadar durumumuz kötü olsa da annem hiçbir zaman çalışmamız için bizi sıkıştırmamıştı.Haliyle rahatlığa alışmıştım.Ama şimdi koskoca evin yükü ikizim hasretle bendeydi.Elimden geleni ardıma koymayacaktım mecburdum.
Kirpiklerimin altından usulca etrafa bakarken dükkanın sahibi yanıma geldi."Hoşgeldin hazal bugün işinin ilk günü burada ki arkadaşlar sana yardımcı olacak bir sorun olursa ben buralardayım."dedi.Nasıl avans isteyecektim daha beni tanımıyor du.O kadar heyecanlıydım ki ellerim uyuşuyor bacaklarım titriyordu.O halimden bir sorun olduğunu anlamış olan patronum"Noldu hazal? şimdiden sorun mu var."dedi.Yumuşak gülümsemesiyle.Bu gülümseme biraz olsun içimi rahatlatmıştı."Şşşey hasan bey benim paraya çok ihtiyacım var acaba ön avans alabilir miyim?"oh be sonunda söyleyebildim.Hasan bey gözlerimin içine uzun süre baktıktan sonra iç geçirerek"Ne kadara ihtiyacın var bilmiyorum ama benim sana en fazla vereceğim miktar iki bin tl olur.Eğer kabul edersen bu akşam iş çıkışında yanıma uğrarsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Zaman
Teen Fictionʜᴇʀ ᴀɢ̆ʟᴀʏᴀɴ ɢüçsüᴢ ᴅᴇɢ̆iʟᴅiʀ. ᴛıᴘᴋı ʜᴇʀ ɢüʟᴇɴiɴ ᴍᴜᴛʟᴜ ᴏʟᴍᴀᴅıɢ̆ı ɢiʙi. Hazal ve Hasretin yoksulluk,acı ve ümit dolu hikayesi. Bu hikayede ikiz kardeşler ne yapacaklardı? Nelerden vazgeçecek veya nelere boyun eğeceklerdi.