yeni bir hayat

107 7 6
                                    

şimdi tam burada bir karar vermeliydim ya hwangı bırakıp yaşamıma devam edecektim ya da taehyunga gidecektim...


aklıma gelen ilk şeyle kapıyı kapatıp içeri girdim hwangı aldığım yere geri koydum ve göz yaşlarımla koşarak evden çıktım. nereye gideceğimi kime gideceğimi ve en önemlisi ne yapacağımı bilmiyordum sadece koşuyordum, kendime yeni bir hayat kurmak istiyordum 


aradan belki bir belki iki saat geçmişti, dinlenmek için durmuştum ve karanlıkta bir araba farı gördüm hiç düşünmeden yolun ortasına koştum araba tam çarpacakken durdu ve içeriden genç bir kız çıktı yanıma geldi o daha bir kelime edemeden gözyaşlarımla yalvarmaya başladım kız ise sözümü kesip ,her ne olduğunu bilmiyorum ama istersen bana anlatabilirsin, dedi bana inanmayacağı için bir adam beni kovalıyor dedim ve kız ile birlikte arabaya bindik


arabadayken kız konuşmaya başladı ,bu arada benim adım rose seninki?, diye sordu kekeleyerek ,j-jennie , diye cevap verdim ,adın çok güzelmiş bu arada seni nerede bırakmamı istersin?,şeyy benim aslında bir evim yok daha doğrusu vardıda şimdi yok, peki ailen var mı?, yok ,diye cevap verdim


birkaç dakika sonra rose konuşmaya başladı istersen benim evimde bir süre kalabilirsin dedi gerçekten mi? diye sordum mutlulukla ,evet ama jisoo unnie bu konuya ne der pek bilmiyorum ,o kim, diye sordum, ev arkadaşım liseden beri çok yakın arkadaşız ve aynı evde kalıyoruz, diye cevap verdi, ya da hayır ben size çok yük olurum, hayır tabikide hem ne güzel arkadaş olduk ben seni sevdiysem jisoo unnie de çok sever, teşekkürler deyip gözlerimi bir süreliğine kapattım,


araba durduğunda gözlerimi açtım küçük tatlı bir evin önünde durduk. rose ,geldik hadi in, deyip arabadan indi ve hemen arkasından indim kapının önüne kadar yürüyüp zile bastı bende arkasından geldim kapıyı orta boylarda jisoo diye tahmin ettiğim güzel bir kız açtı. Rose ,ben geldim ve yanımda bir arkadaşımı getirdim bir süre bizimle kalacak ,deyip koşarak kendini koltuğa attı jisoo beni tepeden tırnağa kadar süzdükten sonra, hadi gelsene, deyip içeri geçti.


aradan birkaç saat geçti jisooyla hiç konuşmamıştık sonununda jisoo konuşmaya başladı ,sana misafir odasını ayarladım orada yatarsın, dedi ve ayağa kalktı tam kapıdan çıkarken ,gelmiyormusun?, dedi ,ha.. şey evet, deyip peşinden gittim ve bana misafir odasını gösterdi ve odaya girdim, yatağa uzandım ve çok geçmeden uykuya daldım...


sabah olunca büyük bir gürültüyle uyandım, korkarak odamdan çıktım rose sanırsam 23,24 yaşlarındaki bir çocukla kavga ediyordu fakat çocuk onu dinlemeyip koltukta oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. onlara doğru gelirken rose bağırarak ,şimdi babamıza ne diyeceğiz ha aptal şey!, dedi karşısındaki çocuk ise umursamaz bir tavırla ,söyleyelim olsun bitsin dedi, ne kadar rahatsın yaa şimdi babamızın karşısına geçerek baba jimin şirketin tüm parasını alıp sevgilisine mi verdi diyelim-, rosenin sözünü kesip içeriye girdim ve ,günaydın, dedim rosede karşılığında günaydın deyip ,bak jennie bu benim kardeşim jimin , dedi bende karşılığında jimine baktım ve bana baktığını gördüm.


 gülümseyip mutfağa girdim ve jisooyu gördüm su içiyordu ve sanırım dışarı çıkacaktı ,günaydın ben dışarı çıkacağım acıkırsan buzdolabında yemek var ordan bir şeyler atıştırırsın dedi. bende tamam dedim ve jisoo ile sohbet ettik. Bir süre sonra rose ile jisoo evden çıktılar ve sandığım kadarıyla evde yanlız kaldım tabi rosenin kardeşide onlarla gittiyse 


buzdolabını açtım ve içinden bir şeyler çıkarıp hazırlamaya başladım. tam arkamı döndüğümde jimini kapıya yaslanmış gülümseyerek beni izlerken gördüm ...


öncelikle herkese merhaba uzun bir süredir hikayeyi yazmıyordum bu yüzden arada kaçırdığım yerler olduysa kusura bakmayın kendinize iyi bakın diğer bölümde görüşürüzzz







Bir şaytanın aşkı #taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin