-"Bay Bieber toplantıda." Kapıya gelen herkesi bu yalanla kovarken içten içe kendimi özel hissediyordum.
Sırf benimle daha fazla vakit geçirmek için ,görüşmelerini bile iptal ediyordu.
Siyah kalem eteğimin içinde kıpırdandım.
Bay Bieber'ın rahat koltuğunda bacak bacak üstüne atıp ,yerde duran beyaz gömleğime baktım ve bu nedensizce kıkırdamama neden oldu.Sanırım düştüğümüz bu duruma aylar geçse bile inanmıyordum.
Bay Bieber gömleğini iliklerken dağınık saçlarını inceledim.
Kahverenginin binbir tonunu kapsayan gözleriyle beni süzdü.
-"Şu anki programım ne?"
-"Bir saat sonra Bay Wilton'la toplantınız var."
-"Seni kaç saat sonra tekrar görebileceğim."Kalbim heyecanla göğüs kafesimde çırpınırken kızaran yüzümle cevap verdim.
-"İstediğiniz zaman."
Alt dudağımı istemsizce ısırdım.
Bay Bieber elini uzatarak tutmamı bekledi.Elini tutup rahat koltuktan kalktım.
Parmak ucunda beni döndürürken gözlerimi kapatmış sevdiğim adamın kollarına düşmeyi bekledim.
Arkadan Alicia Keys'in müthiş sesi yankılandı.-"Bu şarkıya bayılıyorum."
-"Bunu biliyorum."Belimden tutarak beni kendine yasladı.
Erkeksi kokusu tamamen üstüme yapışmış beni baştan çıkarmaya yetmişti.Parmaklarımın arasından ipeksi,dağınık saçlarından geçirdim.
Sıcak dudaklarını dudaklarıma bastırdı.Aynı zamanda Blackberry'im titredi.
"Açma" dedi gözlerini dudaklarımdan ayırmıyordu.
"Zorundayım" dedim dudağımı büzerek.Belime doladığı parmakları arasından üzülerekte olsa kurtuldum.
Tireyen telefonu masadan alıp ekrandaki ismi okudum ve bu milyonlarca kez göz devirmeme neden oldu.
-"Kimden?" Justin'in sesi ciddileşmişti.
-"Sevgilinizden Bay Bieber sizinle konuşmak istiyor, sevgiliniz Bayan Gomez."