Leiko Minoru

518 59 53
                                    

İyi okumalar ..

Genç kız, İsaac'in ayağına basıp kurtulmaya çalıştı ama nafile genç adam gram etkilenmedi. Rachel'i kolundan biraz daha çekerek kendine yaklaştırdı.

"Rachel, Gardenia Jasminoides aurasına sahipsin. Bu aura sadece Han ailesine özgü bir auradir.O yüzden diğer ebeveynini sordum."

"Aura mı nasıl fark ettin?"

Genç kızın kaşları çatılmıştı.

"Alfayım.."

"Beta olduğunu düşünmüştüm."

"O yüzden sorgu odasına feromonlarını hissettim. Sinirli olduğunu bilmeseydim, beni tahrik etmeye çalıştığını falan düşünebilirdim."

"Saçmalama!"

"Ufak bir şaka sinirlenme."

"Pekala öyle olsun ama anlamadığım bir nokta var, diğer ebeveynim neden seni ilgilendiriyor?"

"Han İsaac tanıştığıma memnun oldum, Lee Rachel."

"Ne yani senin feromonlarin da mı gardenia?"

"Evet ama seninkinden biraz farklı?"

"Nasıl?"

"Boşver."

"Peki.."

"Soruma cevap verecek misin?"

"Kimliğimde Lee Jisung yazıyor.."

"Erkek omega mı?"

"Evet öyleymiş."

"Başka?"

"Büyükbabamin dediğine göre Lee Sangwoo hapse girdikten sonra beni terk etmiş. Sanırım tek başına ebeveynlik yapamayacağını düşünmüş."

"Pekala, teşekkürler."

Genç kız gülümseyerek başını hafifçe eğdi.

"O zaman iyi akşamlar.."

"Nereye?"

"Aslında acıktığım için dışarı çıkmıştım."

"Onu sormadim ama pekala hadi yemek yiyelim."

"Neyi sordun?"

"Han ailesi ile nasıl bir bağlantın var merak etmiyor musun, araştırmayacak mısın?"

Rachel, genç adama dönüp direkt gözlerine bakarak konuşmuştu.

"Açıkçası merak etmiyorum ve araştırmayı da düşünmüyorum."

İsaac, genç kızın biraz alaycı oluduğunu düşündü.
Ailesini merak etmemesi çok saçmaydı. Oysaki genç ,bu küçük kızla nasıl bir akrabalığı var merak ediyordu, hem de delicesine.. Bu işin peşini kolay kolay bırakamazdı.

"Anladım, o zaman ne yemek istersin?"

Rachel elini çenesine koyup düşündü ardından dudaklarını bükerek cevap verdi.

"Kore yemeklerini unutmuşum, bilmiyorum.."

Genç kızın cevabı İsaac'i memnun etti.

"Pekala o zaman bana güven, harika bir yere gidiyoruz!"

Kısa bir süre sonra küçük ve basık olmasına karşın çok lezzetli kokular gelen bir mekana girdiler. Çok kalabalık değildi, en fazla 3 masa doluydu. Rachel içeri değil de dışarıda ki masalardan birine oturmayı tercih etti. Küçük tabureye oturup İsaac'e baktı, genç adam, Rachel'ın aşçı olduğunu düşündüğü kadınla bir sipariş için çok samimi konuştuklarını gördü. "Acaba tanışıyorlar mı?" diye düşününürken kadının kendisini işaret ettiğini gördü. Genç kız anlam veremediği durum karşında kaslarını çattı. O sırada İsaac masaya, Rachel'ın karşısına, oturmuştu bile.

Alpha In Alone || minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin