10. Bölüm

85 10 16
                                    



Oy sınırı: 5
Yorum sınırı: 20

Kelime sayısı: 2138 kelime

     Görev

    Hepimiz toplanmış yumuşak koltuklara oturmuş bir şekilde Geralt'ı bekliyorduk. Loncasıda etrafımızda toplanmış Geralt'ı bekliyordu. Brogan Black'in anılarını dinlemeyi istediklerini düşünüyordum. Zaten bize geldiğimizden beri ayrı önem gösteriyorlardı. Özellikle bana saygıda kusur etmiyorlardı. Biraz daha zorlasalar bana leydi diyecekleri için korkmuyor değildim.

Geralt elinde içeceklerle girdiğinde gülümsedim. Hepimizin önüne birer tane bırakırken kendine de bir tane aldı. Loncası onlara verilmemesiyle Geralt'a bakmaya başladığında kıkırdadım. Resmen Geralt'tan içecek bekliyorlardı şu an.

Geralt onlara döndüğünde bakışlarını fark etti. " Ne oldu lan? " dedi anlamazlıkla.
  
Bu haline yeniden gülüp " Senden içecek bekliyorlar galiba. " dediğimde Geralt hızla onlara döndü.

Bu hızlı dönüş ile bütün lonca kafalarını eğmişti. Bu otorite çok hoşuma gitmişti.

Geralt'ın konuşmaya başlamasıyla ona döndüm. " Şimdi biz bir gün akademide gizlice dışarı çıktık. Salaklık işte. Ne sikim yaramazlık varsa yapıyorduk. Okuldan kaçmak da dahildi. Muhtemelen Brogan son Black olmasa atmışlardı bizide. Neyse. İşte okulun ilk yılı. Düzgün bir şeyler bilmiyoruz. Tamam ana şeyleri yapıyorduk ama karşımıza bizden güçlü bir şey çıksa geberdik yani. " diyip güldü.

" Akademinin de belli bir sınırdan sonda ormanları tehlikelidir. " diye devam ettiğinde Ast ortaya atlayıp " Niye temizlenmiyor orman? " diye sordu.

Bunu bende merak etmiştim şahsen. " Çünkü orası eğitim sahası bir nevi. Ne kadar eğitim görmekte tecrübe ile öğretmek için can atıyorlar. 3. sınıfta tecrübe olarak sık sık ormana giriyorsunuz. " dedi.

    Sonra durup " Ay aklımı karıştırmayın. Nerede kalmıştım? " diye sordu kendi kendine. Birkaç saniye düşünür gibi yapıp " Heh hatırladım. İşte kaçtık biz. Sonra karşımıza bir irade tutucu çıkmasın mı? " dediğinde yüzümü buruşturdum.

    Geralt'a bakıp " Çıkmasın. " dediğimde Geralt göz devirdi. Diğerleri ise kıkırdamıştı.

     " Tabi biz o zamanlar 7 kişilik bir arkadaş grubuyduk. " dedi üzüntüyle Geralt.

    Neden üzüntü ile dediğini anlamadığım için " O zaman? " diye mırıldandım sorar bir sesle.

    Geralt ise " 1'isi hain çıktı. Hain çıktığı zamanda yanında bir arkadaşımızı götürdü. Brogan'a saldırmıştı ama arkadaşımız Brogan'ın önüne atlayınca... " dedi ve devam edemedi.

    Gözlerini bir süre sıkıca kapatıp bekledi. Ben ise sorduğuma pişman olmuştum. Elimdeki içeceği yavaşça yere bıraktım ve Geralt'a yaklaşıp sımsıkı sarıldım ona.

     Geralt bu satılığımla bana sarılıp gülümsedi. Gözlerini açıp bana bakarak güldü. " Yalnız Brogan sana sarıldığını görse kollarımı keser. " dediğinde güldüm.

     " Kıskanç herif. " dedi kendi kendine Geralt.

    Sonra beni kendinden uzaklaştırıp " İşte şu an 5 kişiyiz. Ben, Brogan ve Celestie lonca açmıştık. Bu loncayı. Beyaz Diş loncası. Neyse işte Benedict ve Emilie ise akademide kalıp profesör oldular. Sonra Brogan ve Celestie kral'ın savaşçı seçimlerine katıldılar. Ben ise loncada kalmak istedim. Brogan'da 1. olunca ilk altına Celestie'yi aldı. Sonra da bir sürü kişi daha seçti. İşte. Neyse. Ben bu konuya bereden geldim ya. Neyse. Konumuza dönelim. " dedi ve oturduğu yerde iyice dikleşip anlatmaya başladı.

WarriorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin