Douma: Teşekkür ederim. Bu arada marechi olmaya yakın bir kanın var. Tadı çok güzel.
Gülümseyip beni bıraktı. Geri çekildi ve gitti.
Boynumu tuttum. İçimden "Çok acıdı yaaaa.!" Daha iyi bir yerden ısırsaydı bari. Boynumdan huylanıyorum." Diye geçirdim. Ama hala açtım ve halim kalmadı. Kesin 1 litre kanım gitti.
Yürümeye çalıştım. Biraz gittikten sonra arkadan bir ses geldi birisi bu tarafa geliyordu. İblis keserler olabilirdi. Akaza olabilirdi. Akaza dışında bir iblis olabilirdi yada vahşi bir hayvan olabilirdi.
Bu ihtimallerden biri olabilir ama başka şeyler de olabilir. Kendimi korumak amacıyla koşmaya başladım. O kadar kafam gitmiş ki meyve ağaçlarının yanından geçtiğimu fark bile etmemişim.
Sonradan fark edip durdum elime bir elma aldım sonra arkama baktım. Nereye geldiğimi bilmiyordum. Sadece ileriden bir su sesi geldiğini duyuyordum. Bir nehir olduğu ihtimaliyle elimdeki elmayla oraya doğru yürüdüm.
Nefes nefese kalmıştım. Ama nehiri görünce heycanlanıp bir daha koştum. Önce elmayı sonra da boynumu yıkadım. Elmayı yerken aklıma Akaza geldi, napıyo acaba. Akşam da oldu ama ses yok. Ölmüş olamaz.. değil mi? Yok yaaa. Aklıma öyle şeyler getirmiyim.
Aklıma "Elmam bitti. Doyurmadı ama aç bırakmadı da. Elmalar güzeldir." gibi şeyler geçirirken 1 metre ötemde Akaza'yı gördüm.
Akaza: Vay anam, yaşıyomuşsun hala. dedi ve gelip sarıldık sonra uzaklaşınca bende konuşmaya başladım
Keiko: Evet yaşıyorum hala.. bir şey sorucam.
Akaza: Sor bakalım.
Keiko: Ihmm. Rengoku abiyi hanginiz öldürdü?
Akaza: O mu..? ("Daha güzel bir şey soramaz mıydı!") Onu ben öldürdüm.
Keiko: ..Peki. Bir şey diyemiycem.
Akaza: Üzüntünü anlıyorum. Ama savaşıyorduk yani ne yapabilirim ki başka..
Boynumdaki ısırık izini gördü. Yaklaştı ve kafamı kaldırıp bana sordu.
Akaza: Bunu kim yaptı!?
Keiko: Douma..
Akaza: Gerizekalı! Beyni varsa bile ters çalışıyordur eminim!.. Kusura bakma seni koruyamadım.
Keiko: Şaka mısın sen? Hashiralardan korudun beni. Ölüyordum siz olmasaydınız.
Akaza: Sen ne olduğunun farkında mısın? Douma senin boynunu ısırdı ve sen bir tepki vermiyorsun daha kötü şeyler de olabilirdi bunu biliyorsun değil mi? Kansızlıktan mantık yürütemiyorsun galiba!?
Keiko: Eh- şey sadece açım.
Akaza: Peki şimdi gidip sana bir şeyler alıcam.. Gelcek misin?
Yürüyerek uzaklaşmaya başladık. Yürürken gözünün hep boynumda olduğunu hissedebiliyordum. Ona baktım ve elimi boynuma götürdüm.
Keiko: Geçer birkaç güne, merak etme.
Akaza: İz kalıcak büyük ihtimalle. Kahretsin! O Douma'yi bir gün elden geçirip öyle güzel pataklıycam ki onun yerini almaya bile hak kazanıcam!
Keiko: Tamam sakin. Olan bana oldu
Akaza durdu
Akaza: SAKİN Mİ OLAYIM! BEN SENİ KORUMAK İÇİN O KADAR AKŞAMDAN SABAHA KADAR DÖVÜŞTÜM BEN VE SONUÇ OLARAK NE ALDIM Bİ İLERİ ZEKANIN KORUDUĞUMUZ O KİŞİYİ ISIRMASI.
Keiko: Sadece kendimi koruyamadım! Senlik bir şey yok Akaza!
Bu şekilde konuşurken uzunluğu 2 metrelik olan bir yokuştan çıkmaya çalışıyordum ta ki ayağım kayıp düşene kadar.
Keiko:Akaza tamam yeter ya susalım ikimizdEĞH-
Kafamda büyük bir acı hissettim ve gözlerimi kapattım.
~////////// Sabahleyin //////////~
Uyandığımda nerde olduğumu hatırlamaya çalışıyordum yavaşca doğruldum. Kafam zonkluyordu. Etrafıma bakınca neden burda olduğumu hatırladım.
Yanımda bir kılıç vardı onu elime aldım iyice inceledim bu kimindi acaba çok tanıdık geliyor ama kestiremiyorum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Güzel gözüküyor onu yanıma alma kararı aldım. Tek sorun vardı ben nerdeyim ve nasıl geldim
Şey evet yine ben ehehe-
Okul açılınca biraz sıkıntı olmaya başladı bir yığın ödev+dersanedeki bir yığın ödev birleştiler ama yazmaya çalışacağım.
( '^v^)/ --(-'^')!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
