Okuyuculara öpücük yağdırıyorum.😙😙
Sizsiz ben napardıım. Muah!💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋&
Lanet alarmın sesiyle uyanmıştım. Bu cihazı kim çıkardıysa Allah belasını versin ya.
Yine belalar okuyarak bir sabaha da merhaba dedim. Okula geç kalmak üzereydim.Özel KARA Lisesinde okuyordum.
Orayı burslu olarak kazandığım için çok zorbalığa uğruyordum. Ama umursamıyorum. Önceliğim dersleri kazanıp bu şehirden defolup gitmekti.Çünkü bu şehir bana geçmişimi kucaklatıyordu.
Daha fazla geç kalmamak için hemen yataktan kalkıp. Banyoya geçtim. Yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım.
Okul kıyafeti giymemize gerek yoktu çünkü serbest gidebiliyorduk.
Hemen dolabımdan siyah bir sweatshirt çıkardım. Altına ise dizlerimin 2 karış üzsünde bir şort giydim.Sweatshirtüm zaten dizlerimin 1 karış üstünde bittiğinden bunu sorun etmedim.
Üstümü değiştirdikten sonra hemen Kirazlı lipbalmımı sürdüm.
Daha fazla vakit kaybetmek istemiyordum. Parfüm bile sıkamadan çantamı alıp evden çıktım.Converselerimi giyip hemen merdivenleri inmeye başladım. Aşağıya indiğimde hava yeni yeni aydınlanıyordu. Saat 5.30 civarı olmalıydı. Ama kış geldiğinden geceler daha da uzamıştı.
Sabahın bu saatinde sokakta tek tük insan vardı. Hava ise karanlık olduğundan etrafı zar zor seçebiliyordum.
Okula doğru ilerlerken aniden arkamdan gelen çıtırdama sesiyle arkama döndüm. Daha sonra ise kedi falandır diyerek kendimi sakinleştirmeye çalıştım.
Ara sokaklardan birine girdiğimde kulaklığımı kulağıma takmış müzik dinliyordum. Aniden gelen ürperme hissiyle tam arkamı dönecekken güçlü bir el beni duvara itip beni duvarla arasına aldı.
Ani gelen bu harekete hiç tepki gösterememiştim. Şoktan çıkamazken onu incelemiştim.
O... Kusursuz görünüyordu. Usta bir ressamın ellerinden çıkmış milyon dolarlık tablo gibiydi. Koyu kumral saçları ahenkle alnına dökülmüş, masmavi gözleri ise gözlerimden 1 saniye bile ayrılmıyor beni süzüyordu.
Elmacık kemikleri belirgin ve kusursuz gözüküyordu. Hafif karanlık sokakta bile parlayan pembe dudakları beni günaha davet ediyordu.
" N-NE YAPIYORSUN SEN BE ! "
Kulaklıklarım kulağımdan düşmüştü. Telefonumu ise elimde hissedemiyordum. İki yanımdan uzattığı güçlü kolları beni duvarla onun arasında kalmaya zorluyordu.
Kimdi bu sapık...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belalım:#/
Literatura FemininaAra sokağa girdiğim anda onu ilk kez görmüştüm. Ama o asla son görüşüm olmadı...