Elimdeki sigaradan uzun bir duman çektim.
"Ee unni aradın mı çocuğu ?"
Dedi Ryujin
"Hayır"
Dedim
"Neden ? Bahsettiğin kadar zengin ve yakışıklıysa neden aramadın ?!"
Dedi
"Ben erkekleri aramam, onlar beni arar"
Dedim ağzımdaki dumanı dışarıya verirken
"Cidden egoistsin"
Dedi Soyeon, gülümseyerek dumanı bir kere daha içime çektim.
"Bu hayatta bencilsen yaşarsın"
Dedim
"Yanlış biliyorsun unni, bencilsen yanlız kalırsan"
Dedi
"Sana bir tavsiye vereyim mi ? Yanlız ölmek bir oda dolusu hain, çıkarcı ve pislik insanlarla ölmekten daha iyidir. Bunu anlamak için çok gençsin ilerde anlayacaksın"
Dedim
"50 yaşında gibi konuşuyorsun"
Arkadan gelen sesle o tarafa döndüm. Yine o adam vardı, bana sigara üzerinde numarısını veren
"Bay Park"
Dedi Ryujin
"Bu adamı tanıyor musun ?"
Dedim ona dönerek
"Unni tanımayan mı var ?! Kore'deki otel zincirlerinin yarısı onlara ait aynı şekilde de bu barda onların"
Dedi sessizce
Sırıtarak ona doğru döndüm,
"Para hiçbirşey öyle mi ?"
Dedim gülerek
"Öyle"
Dedi
"Bende o kadar paranın içinde olsaydım senin gibi düşünürdüm"
Dedim
Gülerken yüzünü inceledim.
"Mütevaziliğimin kusuruna bakma"
Dediğinde kahkaha attım.
"Bakarım"
Diyerek aldığım birayı kafama dikledim.
"En ağırından"
Dedi Soyeon'a doğru
"Hemen Bay Park"
Dedi Soyeon, onlar ortadan kaybolduğunda bana döndü.
"Sürekli burdasın"
Dedi
"Sürekli burda olduğumu fark ettirecek kadar ilgini çekmişim demek ki"
Dedim sırıtarak
"Yarın yokmuş gibi davrandığından ilgimi çektin, evet"
Dedi
"İyi hiç yoktan deli olduğumu düşünmemişsin"
Dedim gülerek
"Orası ayrı konu"
Dediğinde gülümsemem büyüdü.
"Sahi nasıl bu kadar çok içip ayık kalıyorsun ?"
Dedi
"Hiç ayık olmuyorum ki"
Dedim gülerek
"Hadi ordan"
Dedi, Soyeon içkisini önüne koyduğunda teşekkür etti.
"Bu şeyler beni sarhoş edebilecek kadar güçlü değil, ben ne zaman sarhoş olmak istersem o zaman olurum"
Diyerek ona döndüm.
"Dünyadaki en mütevazi insan abim diye düşünürdüm. Daha da mütevaziler varmış"
Dedi, gülümsedim.
"Senin birde üst modelin mi var ?"
Dedim
"Evet 1992 model"
Dedi
"Desene yanlış modelle tanışmışım"
Dedim
"Tanışmış sayılmazsın..."
Diyerek bana dönüp elini uzattı.
"Ben Park Jimin"
Dedi, uzattığı elini tuttuğumda elindeki sıcaklığını hissettim.
"Bende Roseanne Park"
