SILENCE 2 : THE CURSE

1

"Sevgili Sirius;

Bugün savaşın üzerinden tam bir hafta oldu. Kimseye belli etmesem de sensiz kendimi büyük bir boşluktaymış gibi hissediyorum. Sanırım seni çok özlüyorum. Hiçbir şey eskisi gibi değil. "

***

"Sevgili Sirius;

Olayın üzerinden bir ay geçti. Hala hiçbir şeyi eskisi kadar sevemiyorum. Hiçbir şey yapmak istemiyorum. Hermione geçici olduğunu söylüyor. İnanmak istemiyorum , uğruma ölen bir insanı nasıl unuturum?"

***

"Sevgili Sirius;

Üç ay oldu. Yarın Hogwarts'a dönüyoruz. Bu yaz kendimi o kadar çok gelecek postasında gördüm ki kendi yüzümden midem bulanıyor. Seni özlüyorum. Keşke burada bizimle olsan."

***

"Sevgili Sirius;

Burada her şey yolunda. Alışıyor gibi hissediyorum. Yine de burada olmanı dilerdim..."

***

"Sevgili Sirius..."

"Sevgili Sirius..."

"Sevgili..."

***

"Neden seni hep burada bulduğumu merak ediyorum." Dedi Hermione hayretle.

Yüzüme samimi bir gülümseme yerleştirip gerildim.

"Burayı seviyorum. Hoş bir havası var." Diyip tekrar korkuluklara tutundum.

"Astronomi kulesi...burada hoş anılar biriktirmiş sayılmazsın." Dedi yanıma gelerek.

Alayla güldüm.

"Buraya gelmemin sebebi de bu ya zaten."

Çözmeye çalıştığı bir matematik problemiymişim gibi bir bakış attı.

"Hayatta hala benimle birlikte kalan ve mezara kadar da kalacak kötü duyguların ve anıların olduğunu hatırlamak beni gerçekliğe döndürüyor. Bu yüzden burayı seviyorum."

Tekrar bana baktı. Derin bir iç çekip konuştu;

"Yasak saati başlayacak. Böylesine bir günün ardından bir kelime oyunu daha istemiyorum."

Omzuma elini dokundurup uzun koridor boyunca yürümeye başladı. Kısa sürede gözden kayboldu. Ben de fazla oyalanmadan eşyalarımı sırtalayıp ortak salona ilerledim...

"Merhaba çocuklar." Dedim eşyalarımı ortak salondaki koltuğun üzerine koyarak.

"Nihayet. Bir yerlerde Draco ile birliktesin sandık-" dedi Fred.

"Yüce Merlin..." diye mırıldandı Ginny.

Koltuğa oturdum. Cedric de buradaydı. Onun yanına oturduğumu bile fark edememiştim. Saçlarımı kulağımın arkasına yerleştirdi.

"Size de iyi akşamlar güzel bayan." Dedi.

Gülümseyip kafamı onun kollarının arasına koydum ve saçımla oynamasına izin verdim. Bir süre hiç konuşmadık.