11.

504 19 21
                                    

Araba, Mardin'in kavurucu sıcağında hızla yolda ilerliyordu. Sahra, zavallı kız korkudan konforlu koltuğa iyice sinmiş akıbetinin ne olacağını bilmiyordu. Bu bilinmezlik onu tüketiyordu ona karşı koymak istiyordu ama yapamıyordu. Belli ki kendince ceza verecekti Sahra'ya Arslan Ağa.

"Nereye gidiyoruz?" Sesi titriyordu genç kızın.

"Geldik sayılır sabret." Bunu genç kıza yandan bakarak söylemişti. Bundan keyif aldığı belliydi.

Sonra Sahra'nın hiç beklemediği bir şey oldu. Araba kendi evlerinin olduğu sokağa sapmıştı. Genç kız irileşmiş gözlerle bir yanında oturan cellatına bir de etrafına bakıyordu.

Baba evinin kapısında durdu araç.

"Sana en iyi ders, koca evinden çıkıp baba evine dönmen. Herkesin kınayan bakışları şöyle dursun, dillere düşmen ailen için ne tür felaketleri getirir Sahra?"

Sahra gözlerine hücum eden gözyaşlarını geri göndermeye niyetliydi. Onun bakışlarında merhamet aradı ama bulamadı çünkü bu adam acımasızdı. Bunu çok iyi anlamıştı. Kendisini ıssız bir yere götürüp şiddet bile uygulayacağını düşünmüştü ama böyle bir atağı asla beklemiyordu. Kendisini ailesiyle vurmaya kalkıyordu ve bu çok kötü bir felaketti.

"Böyle bir şeyi yapamazsın. Nujin babaanne de asla izin vermez zaten böyle bir şeye he-"

"Öyle bir yaparım ki. Sen onları dert etme. Keyfine bak tabi ne kadar keyifli olabilirsen. Beni anlıyorsun değil mi? Ne tür bir durumun içinde olduğunun farkında mısın?"

"Farkındayım evet. Peki sen bu sorumluluğu alabilecek misin? Senin de namusuna dil uzatacaklar. Benim için ailemin evinde durmak sorun değil bu durumdan asla utanmam asıl sen kendini düşün."

"Benim namusuma dil uzatamazlar. Her zaman öncelik nedir Sahra? Sanki burada yaşamıyor gibi konuşma. Sen kadınsın ve erkekten önce ilk kadında arayacaklardır kabahati. Acaba ne halt yedi de kocası kapının önüne koydu diye düşüneceklerdir."

Sahra derin bir nefes aldı ama yutkunamadı. Canı yanıyordu. Bu nasıl bir küstahlık ve kalpsizlikti?

"Bu benim için bir ceza değil, bu evde günler sonra ilk defa nefes aldığımı hissedeceğim. Teşekkürler." Başka bir şey demedi asla üzüldüğünü ona göstermek istemiyordu. Onun egosunu okşamak istemiyordu. Ne sanmıştı lütfen beni geri götür diye yalvarmasını mı beklemişti? Hayır asla bunu yapmayacaktı. Biliyordu ailesi bu duruma çok kızacaktı ama bunun da üstesinden gelecekti Sahra.

Aniden bileğinde hissettiği güçlü ellerle duraksadı. Arslan koyulaşmış hareleri ile Sahra'yı süzdü.

"Dışarı adımını atmayacaksın. Peşine birini takmayacaksın gözüm üzerinde olacak. Bunu unutma karıcığım." Sesi kurşun geçirmezdi. Gözleri ise avını parçalamak isteyen akbaba gibi bakıyordu. Özellikle son kelimesini tiksinircesine söylese de içerisinde ki tehdit bariz ortadaydı. Daha kendi elini sürmemişti ona. Kadını yapmamıştı onu ama bu yapmayacağı anlamına gelmiyordu. Sonuçta artık karısıydı ve söz ağızdan bir kez çıkar, bir gelin bir eve gelinlik ile girer kefen ile çıkardı.

"Bırak." Dedi genç kız sadece. Artık gözyaşlarını salmak istiyordu ve direnmekten yorulmuştu. Arslan bunun farkına varıp daha fazla sıkıştırmadı karısını ve bıraktı bileğini.

Sahra ardına bile bakmadan indi lüks araçtan ve kapıya doğru yürüdü. İçinde ki kasvet onu boğuyordu. Şimdi ne açıklama yapacaktı ailesine? Arslan ise daha gitmemiş karısının eve girdiğinden emin olmak için orada bekliyor gözlerini genç kızdan ayırmıyordu. Sahra bunun farkındaydı ama kendinde bu gücü bulamadı. O kapıyı çalmaya eli varmadı. Kendini çok çaresiz hissediyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 07 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SAHRA [TÖRE] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin