Opia ~
Bir insanla göz göze bakışmanın verdiği yoğun his.
Eşcinsel bir hikayedir.
İnterex birey içerir.
Eski zamanlardan geçer (tarihi olayları içermez.)
°°
Şafak kendini diğer insanlardan soyutlayıp ufak bir kulübede tek başına yaşarken , günün bir...
Gözlerim dolmaya,kalbim çok hızlı artmaya başladı ,elimi kaldırıp kalbimin üstüne koydum çünkü hissettiğim şeyler artık kalbimi ağrıtıyordu , Hissettiğim korku değildi , hissettiğim tek şey özlemdi bu gözlere neden , niçin özlem duyuyorum bilmiyorum ama bu sıradan bir özlem gibi değildi , bu sevdiğiniz kişiyi görmediğiniz için hissettiğiniz özlem değildi, bu sevdiğiniz kişiyle tekrar kavuşunca hissettiğiniz özlemdi. Başım dönüyordu, gözlerimden nedensizce yaşlar akıyor kalbim özlemle kasılıyordu bunları bana yaşatan bir çift sarı gözdü sadece ve o gözler sanki beni anlıyor gibi bakıyordu. Gözlerim kapanmak istiyordu fakat ben istemiyordum o bir saniyede bile o gözlere bakmak istiyordum . Gözlerime artık direnemiyce kapandı. O bir saniyede sanki milyonlarca anı geçti gözümün önünden hepsinde ben ve sarı gözler vardı, fakat sadece birini tam net bir şekilde gördüm. Koşuyordum , hayır birinden kaçıyordum.Bana benzeyen küçük bir kızdan kahkahalar eşliğinde kaçıyordum. küçük kıza bakmak için kafamı çeviriyordum,fakat hâlâ koşuyordum taki bana sarılan kollar engelleyene kadar. "Yakaladık seni" bir insanın sesi nasıl bu kadar güzel olabilirdi ki, Ellerimi bana sarılan kollara koydum sıcaktı ve güvenliydi teni bana bunları hissettiriyordu ,yüzümü ona dönmeye çalıştım. Gözlerim bana sevgiyle bakan altın sarısı gözlere baktı.
Gözlerim birden açılıp, tekrar sarı gözlerle göz göze gelmeyi bekledim fakat beni karşılayan sadece koca bir boşluktu. Ne ara çöktüğümü bile bilmeden ,yerimden kalktım gözlerimi tekrar göz göze gelme umuduyla etrafta gezdirdim fakat yoktu , gitmişti ya da ben deliriyordum. Ama gözlerim kapalıyken gördüğüm hayal o kadar gerçekçiydi ki sanki yaşamıştım daha önce, son kez gecenin çöktüğü ormana bakıp elimi kalbimden indirip kulübeme doğru gitmeye başladım. Biraz uyusam kendime gelirdim sanırım. Eve yürürken sürekli arkama bakıyordum , merdivenleri çıkıp eski tahta kapıya gelince omzumu kapıya yaslayıp ittim, açılan arayla beraber içeri girdim son kez ormana bakıp kapıyı tekrar itekleyerek kapattım. Kulübe de sadece iki oda,bir banyo , bir de mutfak bulunuyordu,İki odanın birinde ben kalıyordum diğer oda dedemin odası olduğu için oraya hiç dokunmuyordum. İçerisi; avlanmaya çıkmadan önce yaktığım şömine yüzünden hâlâ sıcaktı. Şömineye kalın iki kütük daha atıp üstümdekileri çıkarmak için odama geçtim. Hançerin bulunduğu kemeri çıkartıp eski tahtadan sandalyenin üzerine doğru attım.Ardından giydiğim kalın yünlü yeleği çıkartıp hançerin üstüne doğru attım, giydiğim yünlü kazağı da çıkarmak için havaya kalkan kollarım izlenmişlik hissiyle ürperince kafamı kaldırıp perdesi örtülmemiş pencereye bakıp kollarımı geri indirdim , ardından perdeyi kapatıp üstümü değiştirmeden yatağa girip uyumaya çalıştım. Bugün yaşadığım şeyleri düşünmeyi ancak o zaman bırakırdım.
°°°°° Genç adam , dışarıda onu izleyen bir çift sarı gözden habersiz uykuya dalmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
