Opia (bxb)

6

Genç adam elindeki bulaşıkları tezgaha koyarken bir yandan da kendisine yardım eden adamla konuşuyordu.
"Yani şimdi senin baban sürünün lideri ,ve artık yerine senin geçmen gerekiyor çünkü bazı sürüler size düşman , babanda onlarla mücadele edemeyecek kadar yaşlı, fakat sürünün başına geçmek için bir eş lazım , senin eşin yok o yüzden eşini bulmak için kendini yollara vurdun ve sonuç olarak eşini yani beni buldun ve babana haber gönderirken başıboş bazı kurtadamların saldırısına uğradın . O yüzden seni ilk bulduğum da yaralıydın .Ha bir de unutmamak gerek  Bugün gelenler babandan haber vermek için gelmişti.
Hepsi sanırım bu değil mi ?"

Alaca genç adam uzun ve soluksuz kuruduğu cümleye odaklanmışken birkaç saniye sonra cevap verebilmişti.
"Evet aynen dediğin gibi herşey."

Şafak son tabağı da yerine koyarak yanında duran adama dönüp
"Birkaç bir şey demek  istiyorum .Beni anlayışla karşılayacağını  umuyorum."
Alaca Şafağın devam etmesi için göz kırpınca  , Şafak derin bir nefes alarak Kafasını yere eğip konuşmaya başladı.

"Ben birden seni benimseyemem , az buçuk anladığım kadarıyla buradan beraber gitmek istiyorsun fakat şu anki olayları bile tam olarak algılayabilmiş bile değilim. ki aynısı senin içinde geçerli
Adımdan başka bildiğin birşey yok ,
Dedem öldüğünden belli sıradan bir hayat yaşıyorum ve birden sıradan hayatıma tezat şeylerle karşılaşıyorum."

Şafak çenesinde hissettiği baskıyla beraber başını yerden kaldırdı ve kendisine sıcak bir ifadeyle bakan sarı gözlere baktı.

" Seni anlıyorum ,beni anladığın gibi . Senin için herşey yabancı ben bile ,fakat beni tanıman için elimden gelen her şeyi yaparım ama bize ve bana engel olma "

Alacının kendisine yaklaşmasıyla Şafak gözlerini yumup beklemeye başladı .
Anlında hissettiği dudaklarla yumduğu gözlerini açıp Alacaya baktı.
"Teşekkür ederim"
"Asıl ben teşekkür ederim , iyi ki  benim eşim olduğun için."

Şafak yanaklarının kızardığını hissedince gözlerini kaçırıp
"Benim odun kırmam  gerek  görüşürüz " diyip hızlı bir şekilde mutfaktan çıktı ,
arkasında onu tebessümle izleyen adama bakmadan.

°°°
Şafak elinde baltayla hırsla odunlara vurup iki parçaya ayırırken. Öpücüğü düşünüp kendi kendine utanıyordu .
Şafağın utandığı şey Alacının dudağından öpmesini beklemeseydi .
"Lanet herif"
"Yine ne yaptım acaba"
Şafak  aniden duyduğu sesle beraber ürkerek elindeki kırdığı odun parçasını düşürdü.
"Ödüm koptu"
"Özür dilerim "Alaca Şafağın yanına gelerek yerdeki baltayı göstererek konuştu.
"Yardım edebilir miyim ?"
Şafak kafasını sallayıp onaylayarak düşürdüğü parçayı alıp odunları biriktirdiği yere bıraktı, ardından odun kıran Alacayı izlemeye başladı. Baltayı kaldırınca şişen pazuları, odun parçasına bakan kısık sarı gözleri , rüzgarla beraber dağılan siyah saçlarıyla yakışıklı gözüktüğünü düşündü.
Birden ormandan duyulan kurt ulumasıyla beraber, kafalarını  ormana doğru çevirdiler Alaca kaşlarını çatarak elindeki baltayı yere atıp arkasındaki gence seslendi.
"Eve gir !"
Ulamanın birden ikiye katlanmasıyla .
Alaca Şafağa dönerek tekrar  bağırdı.
"Şafak eve gir hemen!"
Şafak Alacının ilk defa adını kullanmasıyla durumun ciddi olduğunu düşünüp. Alacaya arkasını dönüp eve girerken, Alacaya
"Eğer yaralanıp ölürsen seni diriltir tekrar ben öldürürüm " diye çemkirdi.

Alaca , Şafağın sesindeki gerginliği fark edince onu sakinleştirmek için sırıtıp laf söyledi.
"Sadece öldürürmüsün?"
Şafak ta onun amacını anlayıp mırıldanarak eve girdi.
"Aptal"
Fakat Şafağın içi hiç rahat değildi, onun öylece dışarıda olması onu endişelendiriyordu.
"Lanet herif" diye mırıldandı Şafak  şöminenin önünde yuvarlak çizerek yürürken kulağı dışarıdaydı. Sadece 3 dakika içerisinde altı kez kapıya gidip Alacının yanına gitmeyi düşündü fakat
Alacının sözünden de çıkmak istemiyordu.
"Kurt olan o sonuçta onun akrabaları bana ne canım yesinler birbirlerini" diyip şöminenin önündeki turuna son vererek yere oturdu.Fakat dışarıdan gelen hırlama sesleriyle birlikte yerinden birden kalktı. Hırlama benzeri sesler gittikçe artarken  öylece ortada durmak ona kötü hissettiriyordu.Aklına gelen fikirle odasına gidip  duvara astığı yay ve okları alıp  dış kapıya doğru gitti çıkmadan okunu yaya yerleştirdi, ve kapıyı açınca göreceği şeye kendini hazırlayarak tereddüt dahi  etmeden kapıyı açtı.
Ne kadar Şafak kendini hazırlamış olsa da 4 tane devasa kurdu görünce korkmuştu. Kurtlardan bir tanesini hemen tanımıştı çünkü gri tüyleriyle ve sarı gözleriyle bu Alacayı dı.
Diğer üç tanesine bakınca, üçününde kahverengi tüyleri olduğunu gördü üçü de kitlenmiş gibi Alacaya bakıp dişlerini göstererek hırlıyorlardı.
Alaca da arkasındaki Şafağın farkında olarak tüylerini kabartıyor bir yandanda dişlerini göstererek hırlıyordu. Dikkatleri kendi üzerine çekip Şafağı fark etmemeleri için uğraşıyordu bunlar başıboş kurtadamlardı sürülerinden ayrılarak kendi sürülerini kurmayı amaçlayan üç tane kurtadam.