5.1 Bölüm

770 51 21
                                    



Hayat bazen bizi hayatta hiç istemediğimiz şeylerle sınardı. Bazılarını paraları, bazılarını öfkeleri, bazılarını güçleri ve bazılarını da hastalıklarla, bunun gibi daha çok neden vardı. Peki, beni neden böyle ufak şeylerle değil de ailem ile sınıyordu.


Keşke parayla sınasaydı. Ya da hastalıkla. Bunlar benim için çok basit nedenlerdi. Param olmadığı zaman bile ailem yanımda olurdu. Ya da hastalandığım da yanımda yine ailem olurdu. Ama aile ile sınanmak çok zordu. Bir de nedeni bilmiyorsan. Neden sana böyle davrandıklarını düşünüp sabaha kadar kafa patlatıyorsan ve her gece uykusuz kalıp bunlar geçecek mi diye düşünüyorsan. Kafayı gibi yiyecek gibi oluyorsun ve üzüntüden ölüp, geberiyorsun ama değişen bir şey olmuyordu.


Ben hep ailemin beni sevdiğini inanmaya çalıştım. Ablam sevmese bile annemin, ağabeyimin, Gökhan'ın ve babamın beni sevdiğini düşünmek istedim.


Ağabeyim beni bıraktı, babamın ise artık beni sevdiğini bile düşünmüyordum. Çünkü görüyordum, duyuyordum ve hissediyordum.


Gökhan ve ablama baktığında gözlerine kadar ulaşan gülümsemeden, onlara kızım ve oğlum derken ki ses tonundan, onların isteklerini yerine getirememe kokmasından anlıyordum sevgisini ama bana baktığında böyle olmuyordu.


Gözlerine kadar ulaşmıyordu gülümsemesi, ses tonu değişmiyordu ve isteklerime önem vermiyordu.


Görüyordum çünkü o ablam suçluyken bile onu görmeyip beni suçlu yapan biriydi. Ona vurmayıp bana vuran bir babaydı. Büyük kızına kıyamayan ama küçüğüne istediğini yapandı.


O gece babamdan ilk defa kemer darbesi yememiştim. Daha önce annemin önüne atlamıştım. Ama canım hiç o gece ki gibi acımamıştı. Sanki babam bana nefretini, kızgınlığını kusarmış gibi acımdan vuruyordu.


O gece kendimi ilk kez aciz hissettim, ilk kez kendimden nefret ettim ve ilk kez ölmeyi diledim. Babamın bana vurması yüzünden değildi acizliğim, yerimden kalkıp onu dövmek, ona vurmak ve tıpkı ona artık olmayan duygularımı kusmak istediğimdendi.


İlk kez içimde o kadar büyük bir öfke hissettim ve o öfkenin beni ele geçirip, bana komut vermesinden korktum. Hem de çok fazla korktum. Ama öfke damarlarımda tıpkı eroin gibi yayılmıştı. Onu akıtmak mümkün değildi. Ve ben halen ona vurmak istemiştim.


Hangi evlat babasına vurmak isterdi ki? Bu, o evladı acımasız, gaddar ve kötü biri yapardı. Sonuçta o benim babamdı, büyüğümdü. Sadece istedim hem de çok fazla ama yapamadım sonuçta o benim babamdı.

Babamdı.


Ama o neden evladına karşı bu kadar acımasızdı? Ona neden diğer evlatlarına olduğu gibi sevgisini göstermiyordu? O neden böyle kördü? Beni nasıl bitirdiğini görmüyordu? Bana vururken hiç mi canı yanmıyordu? Hiç mi düşünmüyordu canımın yandığını?


Her kemer darbesi vücudumla etkileşime girdiğinde öldüğümü hissediyordum. Ciğerlerime sanki hava girmiyormuş ya da tonlarca tuğlanın altın da kalmış gibi hissediyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 11, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HAZANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin