Bölüm 14

330 19 6
                                    

Yeni bölümle herkese merhaba! :) Sınavlar yüzünden bölüm biraz geç kaldı kusura bakmayın :) Keyifli okumalar! :D

Kerem

Duyduğum pat sesiyle gözlerimi açıyorum. Arabadan çıkan dumandan pek birşey görmesem de herşeyi unutup önce Zeynebe bakıyorum ve gördüğüm manzarayla kendime gelemiyorum. Aman Allah'ım Zeynep baygındı ve başı kanıyordu. Ona hemen " Zeynep,Zeynep aç gözünü Zeynep beni duyuyor musun? " diye seslensemde yanıt alamadığımda daha fazla deliye dönüyorum. Tam telefonumu çıkarıp ambulansı arayacağım sırada birden heryer bulanıklaşmaya başlıyor. Birden her yerime saplanan ağrıyı hissetmeye başlıyorum. O anda yapabildiğim tek şey Can'a konum atıp "Ambulans" yazmak oluyor. Ve ortalık birden kararıyor.

Can

Telefonuma gelen mesaj sesiyle irkiliyorum ve mesajı okuduktan sonra bir süre kendime gelemesem de sonra hemen 112 yi arıyorum.

(Can-Görevli Konuşma)

Can: Alo, iyi günler ben bir ambulans istiyecektim ama acil lütfen durumu bilmiyorum durumları ciddi olabilir.

Görevli:Beyefendi sakin olun lütfen tamam size yardımcı olacağım şimdi lütfen bana adresi söyleyin.

...

 

Telefonu kapattıktan sonra hemen bizimkilere sesleniyorum ve acele bir şekilde onlara durumu anlatıp mesajı gösterdikten sonra hemen arabaya atlıyoruz. Eda " Hangi hasteneye götüreceklermiş? " diye sorunca ona " Demet Teyze'yle Cihan Amca'nın olduğu hasteneye götüreceklermiş. Bu arada Cihan Amcayla Demet Teyze de trafik kazası geçirmiş. Yani Sevgi Hastanesindeler. " diye cevap verince herkes olaylar şokundan bir süre çıkamadıktan sonra Elif oradan çıkıp "Can peki ne kadar sürede varırız?" diye sorunca bir yandan ona " Böyle gidersek 40 45 dakikaya varırız. "  diye cevap verirken bir yandan da gaza basıyorum.

1 Saat Sonra

Eda

" İşte bu yüzden yani Zeynep Hanım başına aldığı darbe yüzünden kısa zamanlı bir hafıza kaybı yaşayabilir ve şu an bu sonuçlara baktığımızda bunun olma olasılığı çok yüksek. Bu yüzden bu durumu olumsuz karşılamayın bu darbeden sonra normal bir olay. "

" Peki öyle kalma olasılığı yok değil mi? "

Bu soruyu sorarken gözyaşlarıma engel olamadım ben onsuz Zeynepsiz napardım? O benim çocukluktan beri en iyi arkadaşımdı, dostumdu. Peki ya şimdi? Şimdi bize neler oluyordu?

" Bakın Eda hanım endişelenmeyin. Umuyoruz Zeynep Hanım bu süreci atlatacak. Dediğim gibi bu normal bir süreç. Bu süreçte kimseyi hatırlamayabilir, ya da birkaç kişiyi hatırlayabilir. Hatta anne babasını bile unutabilir. Bu yüzden umudunuzu kaybetmeyin lütfen."

" Peki Berna Hanım Cihan Amca ve Demet Teyze'nin durumu nasıl? Yani Cihan ve Demet Yılmaz tabi onlar sizin hastanızsa bir açıklama yapsanız." diye sorunca " Yok onlarla ben ilgilenmedim onlar Sibel Hanım'ın hastaları ama duyduğum ve anladığıma göre galiba hayati tehlikeyi atlatmışlar. Yinede Sibel Hanımla konuşabilirsem size durumu aktarırım. " diye cevap aldığımda Arda da " Peki ya Kerem, Kerem Sayer onun durumu nasıl? O da Zeyneple aynı anda gelişmişti." diye sorunca Berna Hanım'dan da " Hı anladım evet hatırlıyorum. Kerem Bey'im acil bir durumu yok yani hayati bir tehlikesi falan. Sadece vücudunda hafif incilmeler ve sağ kolunda da çatlaklar var. İzin verirseniz şimdi onun yanına gitmem gerekiyor. İyi günler." diye cevap alınca bir yandan rahatlasak da bir yandan da Zeynebi düşünüyoruz. Zeynep yoğun bakımda, Kerem, Demet Teyze, Cihan Amca desen onlar da hasta. Neler oluyor böyle? Allah'ım sen yardım et! diye düşünürken bir anda Elif " Zeynep ! Zeynep gözlerini açtı" diye bağırınca herkes cama yapışıyor ve evet Zeynep gözlerini açtı. Çok şükür, çok! Ben gidip hemen hemşireye sesleniyorum. Hemşire geldiğinde doktorla beraber içeri giriyorlar ve içeri girerken de Berna Hanım bize " Söylediklerim hala geçerli ama Zeynep iyiye gidiyor " ve gülümseyip içeriye giriyor. İçeriye girip Zeynep'i kontrol ettikten sonra ona birşeyler soruyorlar yani biz dışardan böyle anlıyoruz.

Gülüşün Hayata Bedel - ZeyKer-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin