Çok güzel geçmişti akşam yemeği. Herkes gülüp evlenmişti.
Şuan salonda oturuyorduk ve ateş abim konuşmaya başladı" melek şu Kuzey konusunu konuşalım" dedi başımla onayladım .
" O bizim en yakın arkadaşlarımız dan biri dir... Ve sen alında onu tanıyor sun" kaşlarımı çatım " nasıl?" Dedim hemen.
" Belki hatırlamıyorsun ama 8 yaşında iken benim,abilerin Mert'in,kaan'in,Sinan'in ve kuzeyin ..peşimizden gelip bizim ile oynamak istiyordun" ...
Melek 8 yaşında iken
Şuan abilerim ve diğer abilerim gibi olan 4 kişi ile gidip oynamak istiyordum ama beni almak istemiyor lar di.
Onlara bakım ağlamaya başladım " neden beni istemiyorsunuzzz" dedim ağlamaya devam ederken.
" Prensesim yok öyle bir şey ama biz oyun oynamaya gitmiyoruz " dedi ateş abim " iyi yanlız bırakın beni ozaman " dedim sanki onlara kus olmuşum gibi.
Herkes bir birine bakmaya başladı Kuzey elimden tutu " ağlama ya çok çirkin oluyor sun böyle" dedi ona dil çıkardım
" Çirkin sen sin" dedim herkes güldü.
" Abi hadi onu da alalım" dedi barış abim ona bakınca herkes bana bakıyordu.
Ateş'ten
Barış onu da alalım diyince melek'in gözleri parlamış tı resmen " barış abi sen benim en sevdiğim abim sin" diyerek ona sarıldı kıskanmadım değil.
" Prensesim tamam hadi gel " dedim kollarımı açarak koşarak yanıma geldi ve sarıldı" tamam siz gidin " dedim ve melek ile birlikte Hatice teyze nin yanina gittik .
O meleğimi giydirip onu da aldım ve dışarı çıkarken" seni çok seviyorum abicim " dedi melek ona bakıp " bende seni çok seviyorum prensesim"...
Şimdi ki Zaman
" Bir dakika ya ben Mert'i .. kaan'i ve Sinan'i hatta ve hatta Kuzey'i de tanıyor muşum " dedim " evet " dedi deniz abim
Anladım anlamda kafamı salladım.
Herkes uyumak için odasına gitti bende aynı şekilde.
Yarın okul yoktu o yüzden yarın erken de kalkmama gerek yoktu.
Bunları düşünürken uya kalmışım.....
" Melek kalk hemen kalkmalı sin çabuk " diye beni uyandırmaya çalışan Mert'in sesi di .
" Ne oldu " die sordum cevap vermeden beni kaldırdılar ve arka kapıdan çıktık ne oluyor du anlamıyorum.
Arabaya bindik Mert sürücü koltuğuna oturdu Sinan önde..
ben ve Kaan ise arkada telefonumu alıp saate baktım saat 4:02 .
" Ne oluyor abilerin nerde " dedim yine
" Çatışmada" dedi Kaan Mert ona sert bir bakış attı " ne demek çatışmada " dedim kimseden gik çıkmadı.
" Bak evi bastılar. Bizim büyük bir düşmanımız... Ateş abi de' meleğimi alın gidin' dedi onlar orda hala " dedi sıkıntılı bir sesle Mert.
Hiç tepki vermiyordum.. veremiyordum
" Arabayı çevir ben abilerimin yanına dönmek istiyorum çevir şu lanet olası arabayı!" Dedim sonlarda sesim yüksek çıkmıştı.
" Sakın ol melek " dedi Kaan kollarını bana sardı. Ama ben sakın olamıyordum .
15 dakika sonra kadar büyük bir siyah villa nin önüne geldik, ben ise hala ağlıyor dum..
Kapıyı çaldı Sinan kapı açıldı şaşkınlık ile ona baktım o ise bize ... Bu Kuzey di "geçin" dedi Mert ve Sinan önden sonra ise ben ve Kaan.
