41 bölüm

87 4 0
                                    

3 Gün sonra.

"Abi bende geliyorum dedim!" Bağırmış tım.

Onlar benim abimi benden çalmıştı.
Ne mi oluyor. Abilerim deniz abimi öldüren insanları öğrenmiş.

27 kişi miş ler.
2 kişi yakalandı. Abilerim de onların yanına yani depoya gidiyorlardı.
Onları duymuştum ve onlar ile gitmek istediğimi söyledim.

Ama onlar beni yanına götürmek istemiyor lar di.

Sonunda bağırarak konuşmaya başladım da kabul etmişlerdi.

" Bir dakika" dedi soğuk sesim ile.
Ve odama gittim. Deniz abim'in bana verdiği silahı aldım.

Aşa indim ve depoya doğru yol aldık.
Oraya vardığımızda içeri girdik.

O iki şerefsiz yere bağlanmış bir şekilde oturuyordu.

İlk konuşan ateş abim oldu" diğerleri nerde?"  Sakın kalmaya çalışıyor gibiydi.

İkisinden de çit çıkmadı.
Etrafıma baktım ve bir bıçak gördüm.
Gidip bıçağı aldım.

Herkes bana bakıyordu.
" Hangisinden başlayalım?" Dedim.
İkisine bakarak. İkisi birbirine baktı.

Diğerleri arkamdan şaşkınca baktığını biliyordum.
" Sen hiç bir şey yapamaz sin. Tehdit etmekten başka" dedi adamlardan biri.

Arkama baktım. Onlar bana merakla bakıyordu.

" Sizce ben hiç bir şey yapamaz mıyım.
Tehdit etmekten başka?" Dedim onlara bakarken.

Onlar hiç bir şey demedi. Biliyordum onlar da öyle düşünüyor du.

" Bak hepimiz biliyoruz hiç bir şey yapmaz sin" dedi kendinden emin bir şekilde.

Yavaşça ona yaklaştım.
" Öyle mi?" Dedim alayla.
" Siz benim abimi öldürdünüz " dedim cümlelerin üstüne basa basa.

Ona yaklaştım daha da yaklaştım.
Bıçağı boynuna doğru tutum.
Ve gezdirdim.

" Gerçekten abimi öldürdük ten sonra sana hiç bir şey yapmaz mıyım ben?" Dedim yine alayla.

Bıçağı boğazından eline doğru ilerlerken bana bakıyordu.
Elini serçe yere koydum.

" Ercan abi gelip de bu pezevenk'in elini tutar mısın?" Dedim ecran abim " tabi ki memnuniyet ile" dedi ve gelip elini tuttu.

Bıçağı parmaklarda geçirdim ve işaret parmağında durdum.

" Doğru ya sen bu parmak ile ateş ediyorsun dimi" dedim ama sormuyor dum aklıma gelmiş gibi söylüyor dum.

" Tamam ozaman" dedim ve sadece saniyeler içinde bıçağı kaldırdım ve indirdim.

Ve çığlıklar. Evet ama hiç açılmıyor dum.
Çünkü ben de böyle çığlık atmıştım abim öldüğünde.

Arkaya doğru adımladım.
" Şimdi diğerleri nerde yoksa bir sonraki kesik boğazında olur" dedim.

" Hayır!" Diye bağırdı.
" Söylemek istemiyorum!" Diye devam etti.

" Abi?" Dedim sorarcasina.
" Güzelim?. Gel bi" dedi ve birlikte diğerlerinden ayrıldık.

" Güzelim bunu sen yapmak zorunda değilsiniz. Biz Deniz'in intikamını alırız " dedi ateş abim.

" Hayır abi ben yapacağım. Lütfen abi lütfen ben kendime ve deniz abime bir söz verdim. Evet o burada değil ama beni duyduğunu biliyorum.
Ona söz verdim. O 27 kişiyi ben öldürürüm. " Dedim gözümden bir kaç yaş düştü.

Hızla ve hırsla sildim.
Ateş abim bana sarıldı.
" Bende sana söz veriyorum. Hepsini tek tek bulup sana getiririm güzelim. Hep birlikte alırız Deniz'in intikamını." Dedi.

Biraz böyle durduk sonra yine diğerlerin yanına döndük.
" Hala bir şey demediler mi?" Dedi ateş abim.

" Hayır" diye cevapladı Mert.
Abime baktım oda bana baktı. Başını bir kez aşa doğru salladı.

Silahımı çıkardım. Deniz abimin bana verdiği silahı. Ve o adamın kafasına dayadım.

" Bu son şansın. Diğerleri nerde!" Dedim.
Daha doğrusu bağırdım.
Hiç bir cevap vermedi.
Bende hiç düşünmeden sıktım kafasına.

Adam saniyesinde yere yığıldı. Arkama döndüm ve diğerlerine baktım.

Herkes bana şaşkınlık ile bakıyordu.
Ateş abimin dışında.

" Sen sende mi söylemek istiyorsun?" Dedim. Adam " söylemek istemiyorum" dedi sadece. " Peki" diyerek ona doğru ateş ettim.

İkisi de yerde yatıyordu. Ölmüşler di.
Umrumda değil. Onlar benim canımdan bir parçayı almışlardı. Bende onlardan intikamı alacağım gerekirse ölürüm bunu yaparken ama yapacağım.

O 27 pardon 25 kişiyi tek tek gözümü bile kırpmadan öldürürüm.


Bittiiiii

Eee sonuçta mafya konusu var bu kitapta .

Okadar şimdilikkkk

Abilerim ile birlikte ( ara verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin